Bildiklerinizi unutun! Bize bugüne kadar öğretilmiş tüm bilgiler artık tepetaklak olmaya başladı. Devir değişti dostlar…
Nereye baksak büyük bir değişim var. Ve bu son hız gerçekleşiyor
Çok büyük olayların bile iki güne haber değeri kalmıyor çünkü anında yerine yenileri geliyor.
Artık ne bildiğimiz ilişkiler kaldı, ne bildik meslekler, ne etik kurallar, doğru bildiklerimiz yanlış oldu sanki…
Ama zamana ayak uydurmak lazım. Değişimi kabullenmek hepimizin hayrına bu dönem.
Astrolojide ağır hareket eden gezegenlerin yer değiştirmeleri ve kavuşumları bu tip büyük değişimlerin habercisidir.
2020’de başlayan Plüton-Satürn-Mars kavuşumu, ardından 2021 yılında gerçekleşen Jüpiter-Satürn kavuşumu ve son olarak 2023’teki Plüton Kova ile eş zamanlı Satürn Balık geçişleri önceden incelendiğinde; 2020 yaklaşırken; astrologlara ‘artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ dedirtmişti.
Tarihe baktığımızda benzer döngülerin benzer etkiler yarattığını görebiliriz.
2020’deki gezegen geçişleri tarihte veba salgınını işaret ederek bize pandemi ipuçlarını verdi.
Ardından dünyadaki savaş atmosferi için gökyüzü bilgilerine baktığımızda; zamanın dünya savaşları ile benzerlikleri görmek mümkün oldu.
Plüton’un Kova’da, Satürn’ün Balık’ta olduğu bir önceki dönem Fransız İhtilalini, ardından gelen Sanayi Devrimini, ekonomik açıdan baktığımızda astrolojik benzer etkilerin 1929 yılı Büyük Buhran zamanını işaret etti.
En önemli kriterin para olduğu bilgisini bize dayatan ama şimdilerde çürümeye başlayan kapitalist sistemin çökmesiyle bir süre sonra bir devrin kapanışına şahit olacağımızın göstergeleri bunlar.
Plüton işin içinde olunca hafif geçişler söz konusu olamaz, bir yıkım ardından yeni düzen kurulur.
Bir dönemin bitişine şahit olurken, yeni sistem oturana kadar doğum sancıları çekmemiz de doğaldır.
Plüton Kova etkisiyle; birbiri ile savaşan, doğaya ve diğer canlılara zarar veren insan sanki kendi mükemmele ulaşmış gibi kendi eliyle robot insanı yaratarak ve yapay zeka sistemine geçerek yeni dönemi adeta ilan etmiş oldu.
Uçan arabalar, yapay zekalar, yapay etler derken bir de bakmışız ki bambaşka bir aleme doğru gidiyoruz.
Bir Netflix bilim kurgu dizisi kıvamına gelen hayatımız, bunca teknoloji ve değişime şahit olurken bir yandan da insan sağlığının gün geçtikçe kötüye gittiğini izliyoruz.
Kova dönemi ile hümanizm geleceğini biliyoruz ama biz insanlar arası ötekileştirme, kavga savaş bitmiyor ki..
İşte şimdi tam o noktadayız.
Dibi görmemiz gereken, yozlaşmanın pik yaptığı, tam da umudu kaybetmek üzere olduğumuz zamana geldik.
Sağlık sorunları, ekonomik dertler, zorlu koşullar derken, hep kabullenen insan çıkış yolu arayıp bulamazsa Koç’taki tutulmalarla bu sene daha gözü kara olur ve isyan eder,
Devrim olur, dünya döner devran değişir…
Hayat bu, hep iyi veya hep kötü olamaz…
Bu bir denge…
Acı tatlı değil mi yaşam?
Tatlı zamanlar için az sabır…
Hepsi olacak…
Sevgiyle kalın…