https://www.youtube.com/watch?v=n4RjJKxsamQ
Ocak 2020’de bir öğleden sonra Amerikalı gazeteci Patrick Radden Keefe, Hanover’deki Kokenhof Otelinin konferans salonunda ünlü Alman rock grubu Scorpions’un solisti Klaus Meine’yi bekliyordu. Keefe, on yıl önce başlayan esrarengiz bir hikayenin belki de aydınlığa kavuşması ümidiyle ünlü solistle röportaj ayarlamıştı. Çok samimi bir havada başlayan görüşmede Klaus Meine, Keefe’in sadece bu röportaj için kalkıp New York’tan Hanover’e gelmesine ve Kiev’de verdikleri konseri de izlemiş olmasına oldukça şaşırmıştı. Soğuk Savaş öncesi rock müziği konusunda bir araştırma yaptığını söyleyen Keefe, konuyu grubun imza şarkısı Wind of Change’e getirince Meine, şarkının hikayesini çocukluk ve gençlik anılarına kadar dönerek samimi bir şekilde ve önceki röportajlarda anlattıklarına yeni detaylar ekleyerek anlatmıştı.
Keefe, söyleşinin ortasında nihayet cesaretini toplayacak ve baklayı ağzından çıkaracaktı. “Bazı söylentiler var” diyerek konuya girdi ve on yıldır kafasını kurcalayan soruyu sordu: “Wind of Change’in yazılmasında CIA’nin parmağı var mıydı?”
New Yorklu gazeteci, 2010 yılında CIA’deki bir kaynaktan böyle bir söylentiyi duymuş ama yaptığı araştırma sonucunda CIA bilgiyi ne doğrulamış ne de yalanlamıştı.
Klaus Meine, soru karşısındaki şaşkınlığını gizlemeyecek ve sonrasında gülerek “Herhalde şaka yapıyorsunuz” diyerek birden soğuyan havayı yumuşatacaktı. Aslında böylesi cüretkar bir soruya karşı sakin kalması büyük bir olgunluktu ve akıllıca bir cevapla konuya kendi açısından noktayı koydu: “Büyüleyici ve çok eğlenceli bir hikaye, bundan güzel bir film olur” dedi ve ilave etti “Bunun düşünülmesi bile müziğin ne kadar güçlü olduğunu ve bir şeyleri değiştirebileceğini gösteriyor.”
Keefe aslında bu cevabı bekliyordu ama bir poligraf gibi Meine’in tepkilerinden ve vücut dilinden bir sonuç çıkarmayı planlamıştı. Söyleşiyi takip eden mayıs ayında Keefe, 11 bölümlük ‘Wind of Change’ adlı Podcast’inin 8. bölümünde bu röportajı yayınladı ve şarkıcının cevaplarını samimi bulduğunu itiraf etti.
Wind of Change’in neden bu kadar önemli bir şarkı olduğunu ve CIA’nin dahi burnunu sokabileceği bir komplo teorisine konu olabilmesini anlamak için o yıllarda devam eden Soğuk Savaşa biraz değinmek gerekiyor.
Tarih sayfalarında kısa bir gezinti yaparsak, 1917’de Çarlık Rusyası sona ermiş, 1922’de Transkafkasya Federasyonu, Ukrayna ve Belarus Cumhuriyetleri Rusya ile birleşerek Sovyetler Birliği’ni meydana getirmişti. Almanlara karşı II. Dünya Savaşının galipleri arasında olan Stalin yönetimindeki Sovyetler Birliği, savaş sonrasında Baltık ülkeleri ve Balkanlardaki müttefikleriyle NATO’ya karşı Varşova Paktını oluşturmuş ve Soğuk Savaş dönemi başlamıştı. 1961’de a Sovyetlerin kontrolündeki Doğu Berlin ile Batı arasına meşhur Berlin Duvarı yapılmış ve Doğu Alman vatandaşlarının batıyaSkaçışı engellenmeye çalışılmıştı.
Soğuk Savaş döneminde CIA, Sovyetler’deki rejimi zayıflatmak için rejim karşıtı tüm hareket ve sanatsal aktiviteleri destekliyor, gerekirse finanse ediyordu. Sovyet yazar Boris Pasternak tarafından yazılan, Sovyetler rejiminin resmi görüşüne uygun olmadığı için yasaklanan Dr.Zhivago adlı kitabın binlerce kopyasını el altından Sovyetler’de dağıtmaları buna bir örnekti. 1961’de ünlü şarkıcı Nina Simone’un Nijerya’ya konsere gitmesinde de CIA’in parmağı vardı ama sanatçının bundan hiç haberi olmamıştı.
Acaba Sovyetler’deki gençliğin değişim taleplerini tetiklemek için CIA, ‘Scorpions’un müziğini kullanmış olabilir miydi?
Berlin Duvarı inşa edildiği yıllarda müziğe yeni başlayan bir genç olan Klaus Meine, 1965 yılında Rudolph Schenker tarafından kurulan Scorpions grubuna dört yıl sonra katılmıştı. Hard Rock ve Heavy Metal türünde müzik yapan, şarkılarını İngilizce söyleyen grup, 1978’den sonra Almanya dışında da ünlendi. 1984’te çıkardıkları ‘Still Loving You adlı baladları grubun soft rock tarzındaki ilk örneklerinden biriydi; şarkı, Fransa’da liste başı olduğu döneme denk gelen ‘Baby Boom’un nedeni olarak gösterilmişti.
Grup 1988’de Sovyetler Birliği’ne turneye gitti fakat Leningrad’dan sonra Moskova’daki konserleri son anda güvenlik gerekçesiyle iptal edildi. Meine söyleşisinde “Rock and Roll özgürlüğün sesiydi ve Kızıl Meydan’da bu kadar rock and roll iyi bir fikir değil diye düşünmüş olacaklardı. Müzik onlara göre bir tehditti ve yeni jenerasyon batıdan gelen bu zehre çok açıktı” diye yorum yapmıştı.
Bir yıl sonrasında Scorpions grubunun menajeri Doc McGhee, Moskova’da Müzik Barış Festivali adı altında iki günlük bir rock festivali için izin almayı başardı. Bon Jovi, Ozzy Osborne ve Scorpions’un katıldığı bu festivali ve ‘Wind Of Change’in doğuş hikayesini birinci ağızdan dinlemek için Klaus Meine’in 2020’deki söyleşisine dönelim.
“Bizim için çok heyecanlı bir deneyimdi. Bir Alman olarak bakınca belki de amcam Stalingrad’a tankla gelmişti, biz ise müzik için buradaydık. Sonra Moskova nehrinde tekne gezisine çıktık. Gemide tüm ülkelerden müzik grupları vardı, Kızıl Ordu askerleri vardı, müzik hepimizi birleştiriyordu. Bir sene önce burada konser verememiştik. İşte o iki gün Wind of Change’e ilham kaynağı olmuştu. Dünya benim gözlerimin önünde, tam da o anda değişiyordu.”
Klaus Meine, ağustos ayındaki turneden sonra şarkıyı 3 Eylül 1989 günü Hanover’deki evinde yeni aldığı Yamaha sytnthesizer’ında besteledi. Tarihi çok net hatırlıyordu çünkü el yazısıyla şarkının sözlerini yazdığı kağıda günün tarihine de atmıştı. Gitar çalmadığı ve evde başka bir enstrüman olmadığı için şarkının giriş müziğini ıslığıyla bestelemişti. Konserlerinde binlerce dinleyicinin ışık yakarak toplu halde çaldıkları o ünlü ıslık böyle ortaya çıkmıştı.
Moskva’da ilerliyorum / Gorki Park’a doğru / Değişim rüzgarını dinleyerek
Şarkının yazılmasından sadece iki ay sonra Kasım 1989’da Berlin Duvarı yıkıldı. 1990’ın ocak ayında yayınlanan ‘Wind of Change’, dünya çapında 14 milyon kopya satarak tüm zamanların en çok satan single’ları arasına girdi. Yıkılan Berlin Duvarının ve tüm dünyadaki özgürlük mücadelelerinin görüntülerinin olduğu video klipleri, YouTube’da bugüne kadar 900 Milyon kere izlendi. Soğuk Savaş’ın sona ermesinin sembol şarkısı olarak kabul edilen ‘Wind of Change’, Scorpions tarafından duvarın yıkışının 10. yıldönümünde Brandenburg Kapısında seslendirildi. 2005’te Alman ZDF televizyonu izleyicileri şarkıyı yüzyılın şarkısı seçtiler. Sovyetler Birliği’nin resmi olarak dağılmasından sadece on gün sonra dönemin lideri Mikhail Gorbaçov tarafında Kremlin’e davet edilen grup çocuk hastanesi yapımında kullanılmak üzere şarkı haklarından kazandıkları 70 bin dolarlık çeki Gorbaçov’a takdim ettiler.
Patrick Keefe’in fantastik podcast’inin televizyon dizisine uyarlanacağı söyleniyor. Klaus Meine’in de şaka ile karışık söylediği gibi, bu komplo teorisinden Soğuk Savaşı anlatan güzel bir dönem dizisi çıkabilir.
Kaynakça:
Giles J.,Scorpions share the story behind “Wind of Change”,ultimateclassicrock.com ,September 2015,
Words in Bucket,Wind Of Change -Scorpions,October 2015
Chick S.,Wind of Change: did the CIA write the cold war’s biggest anthem ? The Guardian, 15 May 2020,
Wind Of Change, Scorpions, Wikipedia
Wind Of Change Podcast, Spotify