Geçtiğimiz hafta, dünyanın dört bir yanındaki 30´dan fazla Yahudi medya kuruluşu İsrail karşıtı protestolar ve antisemit saldırılar artarken İsrail´deki mevcut durum ve bu durumun dünyadaki Yahudiler üzerindeki etkisi hakkında açık bir mektup yayınladı.
Londra’da yayınlanan Jewish News tarafından başlatılan proje, yedi ülkeden 30’dan fazla medya kuruluşu tarafından desteklendi.
“Antisemitizmi sürekli gelişen bir virüse benzeten” İngiliz eski Baş Hahamı Rav Lord Jonathan Sacks’ın sözlerinden alıntı yapan yazarlar, Yahudi nefretinin nasıl “kökleşmiş, toplumun yüzeyinin altında sürekli duran bir kötülük” olduğuna dikkat çekti. Yazarlar durumla ilgili endişelerini mektupta şu şekilde dile getiriyor: “Önyargılarını 'İsrail karşıtı' olma kisvesi altında gizleyerek nefret propagandası yapanlardan bazıları, artık kötülüklerini gizlemeyi gerekli görmüyor. Dünyanın dört bir yanında, birçok şehirde Yahudilere karşı saf nefrete tanık oluyoruz… Ancak şimdiye kadar gördüklerimiz en büyük korkumuz bile değil. En ciddi endişelerimiz geleceğin neler getirebileceği hakkında."
Mektup dünyanın geniş kesiminden gelen tepkileri de sorguluyor. "Teröristlerin amigoları, destekçileri Holokost’tan bu yana dindaşlarımıza yönelik gerçekleşen bu en vahşi katliamı üniversite kampüslerinde, iş yerlerinde ve evlerinde Yahudileri hedef almak için ikinci bir küresel cephe açmak için uygun bir fırsat olarak kullanmaya karar vermişken, neden bunca iyi insan hala sessiz kalıyor?”
“Şüphesiz ki, Filistin bayrağı altında yürüyen herkes bizim ölümümüz ya da dünyanın tek Yahudi devletinin yok edilmesiyle ilgili fanteziler kurmuyor… Ancak lütfen anlamaya çalışın; ister bir kişi, ister 100 kişi, ister 10.000 kişi olsun, bu kadar çok insanın nefret dolu tezahüratlarının yankılandığını ve bu tezahüratların mazur görüldüğünü görmenin derin ve dehşet verici bir etkisi oluyor.”
“Yine de, bu son derece gerçek zorluklara karşın, okuyucularımızın yaşadığı korkunun düzeyi, daha önce yaşadıklarına hiç benzemiyor. Ancak lütfen bu artan korkunun vatandaşları olarak yaşadığımız ülkelerde hak ettiğimiz destek ve koruma için savaşma kararlığımızı azalttığını düşünmeyin ya da toplam dünya nüfusu yalnızca 16 milyon olan Yahudilerin birlik ve dayanışmalarından da şüphe etmeyin. Aksine, hiç bu kadar kararlı, bu kadar enerjik, bu kadar birlik içinde ve bu kadar gururlu olmamıştık… Bu birlik, karanlığa ışık oldu.”
Mektup şu cümleyle sonlanıyor: “Dünyaya bizi dinlemesi ve bize kendisine davranılmasını istediği gibi davranması için çağrıda bulunuyoruz. Bu çok da büyük bir istek olmasa gerek.”
