Göçmenlere ve Avrupa Birliği´ne karşı olmasıyla tanınan ve Kasım ayında Hollanda Başbakanlık seçimlerini ilk sırada bitiren aşırı sağcı Geert Wilders, İsrail´e destek veriyor.
Wilders'ın Özgürlük Partisi (PVV) Kasım ayındaki seçimlerde parlamentodaki 150 sandalyenin 37'sini (oyların yüzde 23,6'sını) kazandı ve 2. sıradaki İşçi-Yeşil ittifakını büyük farkla bıraktı. Wilders, Hollanda'nın bir sonraki başbakanı olmak için koalisyon görüşmelerine başladı.
‘Önce Hollanda’ sloganı ve sarı kabarık saçları nedeniyle Donald Trump'a benzetilen politikacı, uzun zamandır İslam karşıtı politikaları gündeminin en önemli parçası haline getirdi. Wilders, ülkeye sığınmacı alınmasına karşı çıkmasının yanı sıra İslami okulların ve camilerin kapatılması çağrısında bulunmuştu.
Eski Başbakan Mark Rutte yönetimindeki 13 yıllık bir merkez sağ hükümetin ardından, Wilders'ın zaferi, II. Dünya Savaşı'ndan bu yana ülkenin en büyük siyasi sıkıntılarından biri olarak adlandırılıyor.
Nieuw Israelietisch Weekblad'ın (Haftalık Yahudi Hollanda gazetesi) Genel Yayın Yönetmeni Esther Voet'in Yahudi Telgraf Ajansına verdiği demeçte, ‘‘Wilders’ın önceden sadece 13 ila 17 sandalyesi vardı. İsrail-Hamas çatışmasından sonra Wilders’ın oyları arttı. Wilders'ın Hollanda'daki Yahudilere karşı artan önyargıdan yararlandığına inanıyorum’’ ifadelerini kullandı.
Yahudi olmamasına rağmen, Wilders gençlik zamanında İsrailli bir kibbutzta gönüllü olmuştu. Macar-Yahudi eski bir diplomatla evli olan Wilders ayrıca, İsrail'in Batı Şeria'daki yerleşimlerini savunuyor ve tüm Filistinlilerin Ürdün'e taşınması gerektiğini düşünüyor.
