Günümüz dünyasında biraz zor bir ihtimal olmakla birlikte muhtemelen hepimizin evlerinde bir adet mum bulunur. Nadir olan elektrik kesintilerinde evde bir mum arama telaşı başlar. Pek nadir kullanılan o mumlar el birliği ile bulunduktan sonra evde herkes onun ışığına muhtaç bir şekilde hareket etmeye başlar. O mum ki yol göstericidir o mum ki karanlık anları aydınlatır. Tam karanlıkta kaldım eyvah dediğimiz anda bir umut olup çıka gelir.
İşte bizim ulusumuzun en karanlık anlarında da bir mum yandı tüm gönüllere. Bir mum bir halkın mucizesi oldu. Umutları ile can buldu. Nesillerdir kutladığımız Hanuka’nın bir yenisi daha geçirdiğimiz zor dönemde evlerimizi aydınlatmak için geldi çattı.
Bir inanışa göre insan sevdiği birini kaybettiğinde yüreğinde 40 mum yanarmış. Her geçen gün bir mum sönermiş. 40. gün ise tek bir mum kalırmış ve o mumum ateşi sonsuza dek yanarmış. Bir süredir insanlık olarak geçirdiğimiz zorlu şartlar nedeni ile içimizde yanmak zorunda kalan nice bir mumlar var. Şimdi o mumlar adına da Hanukiya başına geçme zamanı.
Hatikva kelimesini kelime olmaktan çıkarıp bir bayramla hemhal etmenin vaktidir dostlar. Bu bayram daha buruk olacak belki ama unutmayın bir mumu 8 gün yaktıran mucizenin bizler için daha ne mucizeleri vardır elbet.
Çocukken Hanuka’nın en sevdiğim yanı ilk gece mumunu yakmam için bana vermeleriydi. Kültür ve dini devam ettirecek olan sizlersiniz diye düşünen ailem olmasa belki de bu kadar geldiği ve ait olduğu değerlere bağlı olmayacaktım. Onların mumlarının ışığında büyüyüp onların aydınlattığı ışığı takip etmenin gururunu yaşıyorum bu Hanuka’da da. Çünkü ne kadar bazen unutsak da biz bu topluma ait birer parçayız. Bu mucize de bizim mucizemiz. İnansak da inanmasak da mucizeler olur. Ama insan inanan bir canlı eğer inanan bir canlı olmasa Edison defalarca deneyip ampulü bulamazdı.
Bu yazıyı yazarken edindiğim bir bilgiyi de sizinle paylaşmak isterim. Aslına bakarsanız mumların bayramını aydınlanmayı ve mucizeyi bu denli kutlayan başka toplumlarda mevcut. Örneğin Hinduların Diwali adını verdikleri festivallerinin de Hanuka’dan pek farklı olduğu söylenemez. Onların da ışık bayramı dedikleri Diwali festivali, kötü karşısında iyinin, cehalet karşısında bilginin ve karanlık karşısında ışığın, zaferini temsil eder. Aynı bizim savaştan sağ çıkıp tekrar mumlarımızı yakma özgürlüğümüze kavuştuğumuz ve az sayımızla bir ordu yendiğimiz gibi.
Görünen o ki toplumun ismi ne olursa olsun, zaman hangi yüzyılda akarsa aksın dünya kötü ve iyi arasındaki savaşın mucize ile sonuçlanmasından ibaret kalacak. Bizlerin ise görevi iyi tarafta kalmak ve mucizelere inanmaya devam etmek.
Şalom ArtıOnsekiz ekibi adına hepinize sağlıklı, mutlu ve bol mucizeli bayramlar dilerim.
Hag Hanuka Sameah
