2024´ün ilk Major turnuvası Avustralya Açık ana tablosu bu hafta başladı. Turnuvada tek Türk tenisçi 21 yaşındaki Zeynep Sönmez eleme son turda 22 yaşındaki Yeni Zelanda asıllı İsviçreli Lulu Sun´a mağlup oldu ve elendi. Zeynep Sönmez ilk defa Avustralya Açık oynadı, kendisi adına eleme oynamak başarı mıdır? Zeynep´in kapasitesini düşününce bana göre başarı değildir. Ana tabloya çıkabilmeliydi, hatta bir tur geçebilmeliydi. Mutlaka nedenleri vardır, sakatlık ya da iklim şartları gibi. Zeynep eleme son turu oynadığı için Türk tenisi şahlanmış mıdır? Bakalım öyle mi…
1979 doğumlu İpek Şenoğlu. Amerika’da Pepperdine Üniversitesi mezunu. Okuldan sonra profesyonel hayatta 2004 çiftlerde Wimbledon elemelerine katılıyor ve bir Grand Slam’de korta çıkan ilk Türk kadın tenisçisi oluyor. Çiftlerde US Open 2004 üçüncü tur oynuyor. 2005 AO ikinci tur, 2009 ve 2010 RG ilk tur, 2009 Wimbledon üçüncü tur oynuyor. WTA çiftler klasmanında 2009 yılında 53 numara oluyor. Bu klasmana gelebilen bir Türk tenisçisi henüz yok.
1989 doğumlu Çağla Büyükakçay. Bir Grand Slam turnuvasında teklerde korta çıkan ilk Türk kadın tenisçidir. US Open 2010 elemelerine katılmış fakat ilk turda elenmişti. Bu sırada 21 yaşındaydı. Ertesi yılın başında 2011 AO elemelerinde ikinci tur oynamış ve yılın devamında bütün Grand Slam elemelerine katılma hakkı bulmuştu. 2013 AO elemelerinde final turunda elenen Çağla bundan sonra bütün Grand Slam’lerde boy gösterecektir. Elemeden ana tabloya çıktığı ilk turnuva 2016 Roland Garros. Bu turnuvada ikinci tur oynamıştı. 2021 yılı Çağla’nın son Grand Slam turnuvalarıydı. 2016 yılında 27 yaşında ilk 100 içine girip 60 numaraya kadar yükselmişti ve 2016 Rio Olimpiyatlarında ülkemizi temsil etmişti. Çağla bu klasman ve olimpik sporculuk ünvanıyla hala Türk tenisinde, erkek ya da kadın farketmeksizin ilk ve tek sporcudur.
1993 doğumlu Melis Sezer. Dünya junior klasmanında ilk 100 içine giren ve ilk Grand Slam Junior oynayan kadın tenisçimizdir. Dünyanın en iyi ilk 100 Junior oyuncusu arasına girdiğinde Melis 16 yaşındaydı. 2009 Wimbledon Junior elemelerine katıldığında 16 yaşındadır. 2010 AO JR ana tablosuna doğrudan katılmış fakat ilk turda mağlup olmuştu. Aynı yıl Wimbledon ve US Open JR elemelerinde de korta çıkmıştı. Maalesef başarılı bir junior olan Melis aynı performansı profesyonel turda gösterememişti.
1994 doğumlu Başak Eraydın. Melis Sezer’in ardından dünya Junior klasmanında ilk 100 içine giren ikinci kadın tenisçimizdir, 17 yaşında 93 numara olmuştu. 2011 US Open Junior elemelerinden çıkmış fakat ana tablo ilk turda mağlup olmuştu. Başak’ın junior kariyerindeki en göz alıcı başarısı her yıl İsviçre’nin Klosters kasabasında yapılan Avrupa Gençler Şampiyonası finalidir. Avrupa’nın en gözde genç sporcularının katılabildiği turnuvada Başak’ın yarı finalde mağlup ettiği sporcunun da Belinda Bencic olduğunu not etmek lazım. O günün federasyon başkanı aynı anda başka bir ülkede plaj voleybolu izlediği için Başak Eraydın’ın bu başarısını maalesef ıskalamıştı! Başarılı bir junior olarak profesyonel kariyerine devam eden Başak 2017 yılında Roland Garros, Wimbledon ve US Open elemelerine katıldı, Wimbledon dışında eleme ikinci tur oynadı. 2019 yılında da bu üç turnuva elemelerine katıldı ama ana tablo şansı bulamadı. Başak Eraydın’ın kariyerindeki en yüksek klasmanı 2018 yılında 24 yaşındayken 156 numara.
1996 doğumlu İpek Soylu. Herhalde Türk tenisinde en başarılı junior oyuncumuz İpek Soylu’dur. 17 yaşında dünya junior klasmanında 13 numara olmuş, 2012 yılında ilk defa katıldığı Grand Slam Junior turnuvalarından Wimbledon elemelerinden çıkıp üçüncü tur oynamış, aynı yıl US Open JR ana tabloya doğrudan katılıp yine üçüncü tur görmüştü. 2014 US Open JR turnuvasında çiftlerde şampiyona olmuştu. İpek Soylu Türk tenisinin ilk ve tek Grand Slam Şampiyonudur dersek yanlış olmaz. Çok başarılı bir Junior dönemi geçiren İpek Soylu profesyonel hayatında da dikkat çekici notlara sahip. İlk Grand Slam turnuvası 2015 US Open elemeleri ve ikinci turda mağlup oluyor. 2016 Roland Garros elemelerinde üç tur geçip ana tabloda Razzano’ya takılıyor. Bu sırada 20 yaşında olduğuna dikkat ediniz. 2017 US Open yine elemelerde üç tur geçip ana tabloda Navarro’ya mağlup oluyor. Son major turnuvası 2018 AO elemeleri ve yılın sonunda talihsiz bir sakatlık yaşayıp tenis hayatını sonlandırıyordu genç sporcumuz. 156 numara olduğunda 19 yaşındaydı!
Yukarıdaki başarılı sporcuların doğum tarihlerine dikkat ettiniz herhalde. İpek Şenoğlu ile Çağla Büyükakçay arasındaki on yaş dışında hepsinin aşağı yukarı aynı zaman diliminde yarıştıklarını göreceksiniz. Hepsi Türk A Milli Takımında görev yapmış, birbirlerine rakip ve takım arkadaşı olmuş, birbirlerini hep yukarı doğru çekmiş.
İpek Soylu ile birlikte bir kopma olduğu açıkça görülüyor.
1999 doğumlu Berfu Cengiz. Bir Grand Slam Junior kortuna ilk defa 2015 Wimbledon JR ile çıkıp elemelerde ikinci turda mağlup oluyor, 16 yaşında. 2016 AO JR eana tabloya doğrudan katılıyor ama yine ilk tur. Ardından Roland Garros ve Wimbledon JR elemeleri ama yine ana tablo göremiyor. Halbuki çok iyi bir junior. 16 yaşında ilk 50 içine giriyor, 17 yaşında 39 numara oluyor. Profesyonel hayatında henüz bir major görmedi.
Berfu ile Türk tenisinde junior kariyerli kadın profesyonel tenisçiler dönemi kapanıyor, şimdilik diyoruz tabii.
Erkeklerde durum daha kötü.
Erkek tenisçiler
1987 doğumlu Marsel İlhan. Türk tenis tarihindeki en iyi profesyonel erkek tenisçimiz. Kariyerinde bir Grand Slam kortuna ancak 21 yaşında 2008 Wimbledon ve US Open elemeleri ile çıktı. 2009 US Open elemelerinden ana tabloya çıktı, ikinci turda John Isner’e mağlup oluyordu. Kariyerini uzun uzun yazmaya gerek yok herkes detayları biliyor. 2008-2016 arasında her yıl bütün Grand Slamlerde ülkemizi temsil etti. 2010 yılında 23 yaşında ilk 100 içine girdiğinde Türk tenisinde bir ilki başardı ve o günden bugüne 14 yıldır ilk 100 içine girebilen tek bir erkek tenisçimiz yok! 2011 yılında ATP 87 olduğunda 24, 2015 yılında 77 numara olduğunda ise 28 yaşındaydı. Bugün turdaki erkek tenisçilerimiz:
28 yaşında Cem İlkel 277, 27 yaşında Altuğ Çelikbilek 309, 23 yaşında Yankı Erel 325 ve 24 yaşında Ergi Kırkın 340. sırada yer alıyor. Junior kariyerlerinde başarılar olsa da profesyonel hayatta maalesef henüz Marsel’in yakınında bile değil bu sporcular.
Şimdi bu bilgilerin ışığında duruma bakarsak ne görüyoruz?
Profesyonel turda devam eden Çağla Büyükakçay ile Pemra Özgen artık kariyerlerinin sonuna yaklaşıyorlar. İpek Öz, Berfu Cengiz ve Zeynep Sönmez devam ediyor. Zeynep ilk 200 diğerleri ilk 300 içinde. Görünen en başarılı Zeynep Sönmez. Junior kariyeri yok, profesyonel kariyeri henüz iki hatta yoğun turnuva oynadığı 2023 ile sınırlı. Buna rağmen yukarı doğru bir eğrisi olduğu ve çok daha iyi olacağı gerçek.
Erkek tenisinin hala 36 yaşındaki Novak Djokovic kontrolunda olduğu gerçeğini bir yana bırakırsak kadın tenisi tam anlamıyla gençlerin egemenliğinde. 16 yaşındaki 47 numara Mirra Andreeva ile 107 numara Brenda Fruhvirtova, 18 yaşında 84 numara Linda Fruhvirtova ile 173 numara Ella Seidel, 19 yaşında 76 numara Ashlyn Krueger ile 92 numara Diana Shnaider ve elbette 4 numara Coco Gauff 20 yaş altında ilk 100 içinde/yakınında çok zorlu sporcular.
Mesela Avustralya elemelerinden çıkan Alman 173 numara Ella Seidel ana tablo ilk tur maçında 2 numara Aryna Sabalenka’ya 60 61 mağlup oluyordu. Fakat maçın CC 6.3 olarak kayıtlara geçiyordu yani skordan bağımsız başa baş iyi bir mücadele vardı.
Halbuki aynı Ella Seidel geçen yılın sonunda Andorra turnuvası ilk turunda Zeynep Sönmez’i aynı skorla 60 61 mağlup ederken CC 5.69 olarak görülüyordu yani ortada bir mücadele falan yoktu. Aynı turnuvanın çeyrek finalinde 18 yaşındaki Seidel ile 19 yaşındaki Erika Andreeva karşılıyor ve maçı Erika 64 75 kazanırken CC 6.36 oluyordu yani ciddi bir mücadele vardı. Zaten Erika Andreeva turnuvada final oynadı.
Bu kadar yazdıktan sonra şunu ilave etmem lazım.
Gelişme hep yukarı doğru olmalıdır. Başak Eraydın ve İpek Soylu gibi başarılı juniorlar, Grand Slamlerde çıtayı bir yere kadar yükseltmiş oyuncular, Çağla Büyükakçay gibi WTA 60 olmuş ve olimpiyat görmüş sporcular yanında Zeynep Sönmez, İpek Öz ve Berfu Cengiz’in çok daha iyisini yapmaları beklenir. Elbette jenerasyon farkları vardır, elbette bugünkü ekonomik şartlarda imkanlar kısıtlıdır fakat eline geçen ilk fırsatta sporcu eşiği atlamak zorundadır.
Kızlarımızın aşmaları gereken bir İpek Şenoğlu, Çağla Büyükakçay, İpek Soylu ve Başak Eraydın eşikleri var hala.
Bizim kronolojik sırada tarih okuma ile nerede durduğumuzu anlama pratiğimiz olmadığı için her gün ayrı bir tarih yazabiliyoruz. Eh tenis kamuoyu da malum ölçülerde olunca en yüksek perdeden hamaset pompalanıp her başarıyı abartmak siyasete malzeme haline geliyor.
Son olarak Alman sporcu Ella Seidel ana tablo ilk tur maçını Sabalenka ile oynarken dikkatimi çekti, kolunda DTB arması vardı. DTB Almanya Tenis Federasyonu işaretidir yani Deutscher Tennis Bund. Tribünde de Seidel’in DTB antrenörü oturuyordu. Seidel eleme oynamıştı yani bizi kıskanan Almanya oyuncusunu özel federasyon antrenörüyle oraya göndermişti.
Biz ise başka işlerle meşgulüz ve futbol varken Avustralya Açık henüz gündemimizde yer almıyor.