Günümüzde gençler, okul, aile, sınavlar, gelecek kaygısı arasında sıkışmış gibi. Ailelerin, öğretmenlerin, sistemin gençlerden beklentisi çok yüksek. Aileler, okul ve öğretmenler akademik anlamda başarılı ve sorumluluk sahibi gençler istiyorlar ve neyi nasıl ve ne zaman yapmaları gerektiğini sürekli hatırlatan gerek sosyolojik gerekse ekonomik bir sistem var. Gençler bu sistem içinde kendilerine yer açmaya çalışıyor. Koçluk kendinde değişim yaratmak isteyen, kendi yolunu çizmek isteyen, kendi kararlarını uygulamak ve kendi geleceğini yaratmak isteyen gençlere destek olan bir sistem. Bu sistemi ve öğrencilere olan faydalarını İz Koçluk Eğitim ve Danışmanlık´tan Elgiz Henden ile konuştuk.
Öğrenci koçluğu nedir?
Eğitim ve öğrenci koçluğu gençlerin hedefleri için yapmak istediklerine odaklanan ve elde ettikleri farkındalıkları hayata aktardıkları interaktif bir süreç. Bu süreci koçla öğrenci birlikte planlar ve iş birliği içinde hareket ederler.
Koçluk sürecinde genç kararları kendi alır, aldığı kararları uygular ve sonuçlar için sorumluluk alır. Süreçte yapmak istemediği hiçbir şeyi yapmaz, tavsiye almaz ve hiçbir şey için zorlanmaz. Son derece özgür, açık iletişimin olduğu net bir süreçtir koçluk. Bu süreçte koç genci yapmak istedikleri için cesaretlendirip, güçlendirir. Öğrenci koçluğu profesyonel koçluğunun ideallerini ve yetkinliklerini kapsar. Öğrenciyi akademik performansı ve yaşamının diğer alanlarıyla birlikte bütün olarak ele alır.
Öğrenci koçluğu kavramını ülkemize ilk defa getirenlerdensiniz, nasıl bu alana yöneldiniz? Hangi zorluklarla karşılaştınız?
İlk koçluk eğitimine 2004 yılında katılmıştım. Bu eğitimleri araştırmam ve katılmam da bir öğrencim sayesinde oldu. Öğrencim diyorum çünkü eskiden öğretmenlik yapıyordum. Öğretmenlik yaptığım dönemde sınavlara giren öğrencilerle çalışıyor, coğrafya dersi veriyordum. Bir gün öğle arasında masada tek başına oturan ve oldukça üzgün olduğunu düşündüğüm öğrenciyi gördüm ve “yanına oturabilir miyim?” diye sordum. O da ‘tabi’ dedi. Sohbet etmeye başlayalı çok kısa süre olmuştu ki o minicik gözleri ıslanmaya, gözyaşları damla damla dolmaya, akmaya başladı. Hem ağlıyor hem anlatıyordu; ben de tam olarak ne yapacağımı bilemeden onun yanında oturuyor sadece dinliyordum. Bir an durur gibi olunca sordum “Bütün bu anlattıklarını şuraya bir kenara koysak sen ne isterdin?” Başını döndürüp bana asla unutmayacağım şekilde baktı. Şöyle dedi “Bana herkesin ne yapacağımı, ne zaman ders çalışacağımı ne kadar ders çalışacağımı, ne yiyeceğimi, ne zaman uyuyacağımı, ne zaman kiminle görüşeceğimi söyledikleri bir zamanda bunu neden soruyorsunuz?” dedi. Çok haklıydı ve içimden düşündüm “Bu gençlere destek olmanın bir yolu olmalı, onları böyle bırakmamalıyım” dedim. O akşam araştırma yapmaya başladım ve koçluk ile tanıştım. Koçluk eğitimlerine başlarken bile amacım hep gençlerle çalışmaktı. İlk önce tanışma eğitimleri, ardından uzun soluklu eğitimlere katıldım. İlk Eğitim ve Öğrenci Koçluğu Eğitimi’ni 2009 yılında açtım. 2010’da da ICF (Uluslararası koçluk federasyonu) akreditasyonunu aldım o günden beri gelişmeye devam ediyoruz.
Öğrenci koçluğunu insanlara anlatmak nasıldı?
Başlangıçta insanlara koçluğun faydasını anlatmak kolay olmadı çünkü önemli olan deneyimlemekti. Deneyimleyen öğrenciler fark yaratmaya başlayınca daha anlaşılır oldu. Önemli zorluklardan biri de ilk olmaktı çünkü daha çok anlatmanız, daha çok paylaşmanız ve dirençlere karşı dayanıklı olmanız gerekiyor. Koçluğun bir beceri ve meslek olduğunu, bu mesleği gerçekten etik kuralları ve yetkinlikleri ile yaptığınızda kimseye zarar vermenizin mümkün olmadığını anlatmak önemli zorluklardandı. Başlangıçtaki önyargıları kırmak ve bu önyargılara rağmen devam etmek için gücü gençlerden aldığımızı söylemek hiç de yanlış olmaz.
Gençlerin bizlere ihtiyacı varken engellere takılıp kalamazdık diye düşünüyorum. Ülke nüfusunun 1/3’ü gençken kimse yerinde durmamalı. ‘Bilenin sorumluluğudur yapmak’ ve gençlere destek olmak için üzerime düşen sorumluluk neyse onu yapmaya devam edeceğim. Bu arada bugün sahip olduğum mesleğe adım atmamı sağlayan o öğrencime de teşekkür ediyorum.
Öğrenci koçuyla çalışan bir çocuk nasıl avantajlara sahip olur?
Gençlerle yapılan koçluğun odak noktası ‘başkaları ne düşünür’, ‘başkaları ne der’ değil, ‘benim için önemli olan şey nedir’dir. Bu, öğrenci koçluğunu inanılmaz derecede etkili kılar ve olumlu sonuçları gençlerde hemen görmek mümkün olur.
Bir koçla çalışan gençler; daha iyi ders çalışma becerileri geliştirerek, öğrenme biçimlerine uygun çalışma becerileri öğrenirler. Herhangi bir konuda takılıp kalmak yerine yollarına nasıl devam edebileceklerini öğrenirler, akademik başarı anlamında muhakkak yükselme yaşarlar, sınav stresini yönetmeyi öğrenirler, gelecek planı yaparken stratejik olmayı öğrenirler, organize olma becerileri geliştirirler, atılgan olmayı öğrenirler, nasıl motive olacaklarını fark ederler, kendilerine güven geliştirirler.
Çocuklar kaç yaşında öğrenci koçuyla çalışmaya başlayabilir?
Koçluk karar vermek ve bu kararları uygulamakla ilgilidir. Koçluk sürecinde biyolojik, psikolojik ve bilişsel gelişme önemlidir. Çocuklar 12 yaşına kadar onaylanma ihtiyaçları doğrultusunda karar verirken anne-babalarının beyinlerini kullanır. 12 yaş civarında ise eleştirel düşünmenin gelişmesi, bağımsız olmanın ihtiyacı ve ‘kendi seçimlerini yapmayı’ tercih etmeleri nedeniyle 12 yaş üstü için uygun bir yaklaşımdır.
Psikoterapi ile arasındaki fark nedir?
Koçluk terapiden farklıdır. Psikoterapi ruhsal rahatsızlıkları olan kişilere yardımcı olur, psikolojik sorunları olan kişilere koçluk seansı yardımcı olmaz ancak hem psikoterapi seansı alıp hem de koçluk seansından yararlanılabilir. Psikoterapi çalışmaları kişinin geçmişiyle ilgili birtakım nedenleri araştırırken koçlukta geçmiş yoktur. Geçmişe herhangi bir müdahale etmek ve değiştirmek mümkün değildir ancak geleceği oluşturmak kişinin elindedir. Bugün alacağınız her karar yarın nerede olmak istediğinizi etkileyecektir.
Profesyonel bir koçla çalışan bir genç belirli bir süre içinde hedeflerine ulaşma noktasında harekete geçmeli, kendi potansiyeli ve hızına göre karar verdiği eylemlerini hayata geçirmeli ve yaşamın sorumluluğu alarak koçluk sürecine dâhil olmalıdır. Eğer bunları yapamıyorsa zaten koçluk süreci içinde ilerleyemez.
Koçlukta ilişki, denklik ilişkisidir. Herhangi bir geçmişe yönelik iyileştirmeye dayalı bir yaklaşım yoktur ve terapi sürecinde tedaviyi terapist tasarlayıp oluştururken, koçluk sürecinde birlikte keşfetmek ve gelişmek vardır. Terapi bir soruna odaklanırken koçluk çözüme odaklanır, Terapist ‘nedenler’ üzerinde dururken koç ‘nasıllar’ üzerinde durur. Koçlukta öğrenci koçuna ulaşabilir hatta pek çok koçluk yönteminden farklı olarak öğrenci koçluğunda görüşme sıklıkları haftada birdir ve öğrenciyle oluşturulan daha sıkı bir iletişim ağı ile ulaşılabilirlik sağlanırken terapide terapiste ulaşılabilirlik ender olarak tercih edilen bir yöntemdir.
Kurumunuz hangi alanlarda koçluk hizmeti veriyor?
Kurulduğumuz ilk yıldan beri gençlere ve etrafındaki sosyal kimliklere koçluk becerileri kazandırmak için çalışıyoruz.
Koçluk için: Eğitim ve öğrenci koçluğu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite koçluğu, anne-baba koçluğu, kariyer koçluğu
Danışmanlık için: Meslek seçim danışmanlığı, okul seçim danışmanlığı, üniversite tercih danışmanlığı hizmetleri sunuyoruz.
Ayrıca okul ve üniversitelerde eğitim ve seminerler düzenliyoruz. Uluslararası Koçluk Federasyonunca (ICF) akredite edilmiş ‘Eğitim ve Öğrenci Koçluğu’ ve ‘Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Koçluğu’ sertifika programları düzenliyoruz. Eğitim ve Öğrenci Koçluğu programında ilk olmanın gururunu yaşarken Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Koçluğu sertifika programında da Türkiye’de ilk ve tek olmanın gururunu yaşıyoruz.
Verdiğiniz eğitimler ne kadar sürüyor ve sonrasında nasıl bir sistem işliyor?
Eğitim ve Öğrenci Koçluğu eğitimini yılda iki kez açıyoruz çünkü eğitimler altı ay sürüyor. Eğitimler çok yüksek oranda uygulamalarla geçiyor. Mezun olmak için uzun bir yoldan geçiyorsunuz.
Mezunlarımızı sonrasında isterlerse mentorluk programına dâhil ediyoruz. Bu mentorluk programları iki farklı şekilde oluyor. Biri ICF’den unvan almak isteyen koçlar için diğeri ise Eğitim ve Öğrenci Koçluğunda ilerlemek isteyenler için kişiye özel mentorluk programı diyebiliriz. Yine mezunlarımızı birbirlerinden öğrenmeye ve birilerini desteklemeye devam etsinler diye Mezunlar Dayanışma Grubu’na davet ediyoruz.
Mezunlarımızı gerçekleştirdiğimiz sosyal sorumluluk projelerine dahil ediyoruz. Bu yıl altıncısını gerçekleştireceğimiz ‘Başarabiliriz Koçluk Projesi’yle koçlarımızı ve gençleri buluşturuyoruz. Bu projede özellikle sınava girecek öğrencilere altı seans koçluk hizmeti veriyoruz. ‘Başarabiliriz Koçluk Projesi’ni bir sivil toplum örgütüyle yapıyoruz ve hem koçlar hem de öğrenciler projeye dahil olmak için iş birliği yapılan sivil toplum örgütüne bağışta bulunarak ayrıca bir değer yaratıyorlar ki bu bizim için oldukça kıymetli.
Elgiz Henden kim?
İstanbul Üniversitesinde sekiz yıl akademisyen olarak görev aldı; sonrasında çeşitli özel kurumlarda 12 yıl öğretmenlik yaptı ve 2008’de tamamen koçluk mesleğine geçti.
Henden 10.000 saatin üzerinde bireysel koçluk deneyimine ve Professional Certified Coach PCC unvanına sahip. 2012-2014 yılları arasında ICF – Uluslararası Koçluk Federasyonu Türkiye Şubesi yönetim kurulunda araştırmadan sorumlu yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptı. 2015-2020 arasında Avrupa Koçlar ve Mentorlar Derneğinde -EMCC K12 Eğitim Kurulunda aktif olarak görev yaptı.
2009 yılında eğitim kurumlarının koçluk ihtiyaçlarını karşılamak üzere İz Koçluk Eğitim ve Danışmanlık merkezini kurdu. ‘Başarabilirim Çünkü…’ adlı kitabın yazarı olan Henden, koçluk çalışmalarında Pozitif psikoloji, Pozitif eğitim, Bilişsel Davranışçı Koçluk yaklaşımlarını kullanmakta. Uluslararası Koçluk Federasyonu (ICF) onaylı Türkiye’de ki İlk “Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Koçluğu” programını gerçekleştirdi. Yerel kültür ve global koçluk bilgisiyle geliştirdiği gençlerin akademik performanslarını geliştirmeye yönelik Türkiye’deki ilk Eğitim ve Öğrenci Koçluğu programı, Anne-Baba Koçluğu programı ve Professional Coaching for Teen & Student programı Uluslararası Koçluk Federasyonunca onaylandı (ICF).