Pesah Bayramı´nın her zaman bahar dönemine gelebilmesi ve diğer bayramların da her sene aynı mevsimde kutlanabilmeleri için iki-üç yılda bir takvime ekstra bir ay eklenir. Purim Katan-Küçük Purim Bayramı olarak anılan birinci Adar´ın 14´ü bu yıl 23 Şubat Cuma günü.
İçinde bulunduğumuz 5784 yılı, ek bir Adar ayı daha bulunan, 13 aydan oluşan ekli bir yıldır. Ekli yıl, Tora’da yazdığı şekilde Pesah Bayramı’nın her zaman bahar dönemine gelebilmesi ve bayramların her sene aynı mevsimde kutlanabilmeleri için iki-üç yılda bir oluşur.
Normal yıllarda Adar ayında yapılan kutlamalar, ekli yılda II. Adar’da yapılır. Buna göre, her yıl 14 Adar’da kutlanan ve Yahudilerin en neşeli bayramlarından Purim Bayramı da bu yıl olduğu gibi ekli yıllarda, ikinci Adar olan Veadar Ayı’nın 14’ünde -bu yıl 24 Mart Pazar- kutlanır.
Ancak Purim Bayramı 12 aylık normal yıllarda 14 Adar’da kutlandığı için, ekli yıldaki 14 Adar, yani birinci Adar’ın 14’ü, Purim Katan-Küçük Purim Bayramı olarak anılır. Bu yıl Purim Katan, 23 Şubat Cuma günü.
Neden bazı seneler takvime 13. ay ekleniyor?
Güneş takvimine göre düzenlenen uluslararası takvimle lunisolar olarak düzenlenen (hem ayın hem güneşin hareketlerini tek sistem içinde uzlaştırıp birleştiren takvim) Yahudi takvimi arasındaki yaklaşık 11 günlük fark (365 ¼ - 354), tarihte dinsel, tarımsal ve astrolojik dönemlerin her yıl aynı mevsime getirilmesinde sorun yaratır. Tamamen ay takvimine göre devam edildiğinde, her yıl 11 gün kayma olacak ve zaman içinde Hanuka yaz ayına, Şavuot karlı bir kış gününe denk gelebilecekti. Daha da önemlisi, Pesah seneler geçtikçe kış, sonbahar, yaz aylarına denk gelebilecekti ve bu da Tora’da direkt olarak belirtilen Pesah’ı ilkbaharda kutlama mitsvasına ters düşecekti.
“Mısır’dan bugün çıkıyorsunuz-ilkbahar ayında” (Şemot 13:4); “Sana emretmiş olduğum gibi, ilkbahar ayının belirlenmiş vaktinde yedi gün boyunca matsa ye; çünkü Mısır’dan bu vakitte çıkmıştın” (Şemot 23:15;34:18); “İlkbahar ayını gözet ve Tanrı’n Aşem Adına Pesah korbanı yap; çünkü Tanrı’n Aşem seni Mısır’dan ilkbahar ayında çıkarmıştı-gece vakti” (Devarim16:1).
Özellikle Pesah’ın Tora’da belirtilen zamanda kutlanabilmesi için o dönemde Yahudi idari, hukuki ve dini meselelerine bakan büyük Hahamlar Kurulu Sanedrin, Yahudi takvimini her yıl Pesah Bayramı’nın kutlandığı Nisan ayının ilkbahara gelmesini sağlayacak şekilde ayarlıyordu. Daha sonra 4. yüzyılda bilge Hillel II ve Hahamlar Kurulu, Sanedrin’in ileride dağılacağını öngörerek yeni bir sistem ile 19’ar yıllık döngülerden oluşan kalıcı bir takvim oluşturur. Her 19 yıllık döngünün 3’üncü, 6’ıncı, 8’inci, 11’inci, 14’üncü, 17’inci ve 19’uncu yıllarında takvime bir ay eklenmeye başlanır. 19 yılda yedi kez eklenen 13. ay (Eklenen ay), Tora’da belirtildiği gibi Pesah’ın baharda, Sukot’un sonbaharda, bayramlarımızın da her yıl kendi zamanlarında kutlanmasını sağlamaya devam etmektedir.
Ekli yılda, takvimin son ayı olan Adar’ın önüne, bir Adar ayı daha eklenir. Ekli yıldaki iki Adar ayı, farklı isimlerle anılır: Adar ve Veadar; Adar I ve Adar II; Adar Alef ve Adar Bet; Adar Rişon ve Adar Şeni. Eklenen 13. ay, birinci Adar ayıdır. Ekli yıl, İbranicede ‘şana meuberet-hamile yıl’ olarak adlandırılır. Ekli yıl, hem 13. aya, hem de ekstra anlam, potansiyel ve mutluluğa hamiledir.
Ekli yıl – Yahudiliğin derin sırrı
Rabi Hillel Goldberg, ekli yılın aslında Yahudiliğin en derin sırlarından biri olduğunu belirtir. Ekli yıl, güneş ve ay takvimlerinin uzlaştırılmasını ifade eder. Böyle bir uzlaşma ihtiyacı Yahudi inancına özgüdür.
Goldberg’e göre bu derin sır, Tanrı’nın sonsuz bilgisi ve insan özgürlüğü arasında asırlardır devam eden felsefi çekişmeden oluşur. Eğer Tanrı her şeyi biliyorsa, herhangi bir insanın neyi ‘seçebileceğini’ de önceden bilir. Tanrı’nın yüksek bilgisi belirleyicidir. Başka bir deyişle kişinin seçme özgürlüğü yoktur. Ancak Yahudiliğe göre her şeyi bilen Tanrı’nın determinizmi ile insanın seçim özgürlüğü birlikte var olabilmektedir.
Güneş istikrarı, kolay ölçülebilirliği, determinizmi temsil eder. Koelet güneş hakkında şöyle der: “Güneşin altında yeni bir şey yok” (Koelet 1:9). Teilim, güneş hakkında şöyle der: “Güneş ne zaman batacağını bilir” (Teilim 104:19). Güneş her zaman olduğu gibidir ve her zaman da öyle olacaktır. Determinizm.
Ayın görünümü ise düzenli değildir. Öngörülemezliği, zor ölçülebilirliği, (yoruma göre) özgürlüğü temsil eder.
Güneşin birim ölçüsü yıldır; İbranicede bu kelime -şana- aynı zamanda ‘tekrarlama’, başka bir deyişle determinizm ile ilişkilendirilebilir.
Ayın birim ölçüsü ise aydır; İbranicede bu kelime hodeş aynı zamanda ‘hadaş-yeniliği’, yani özgürlüğü de ifade eder.
En derin sır, sod aibur, güneş ve ay takvimlerinin uzlaşmasıyla temsil edilen determinizm ve özgürlüğün birleşimidir. İlahi rehberlik-determinizm- insanın seçme sorumluluğuyla -özgürlük- bir arada bulunur.
Rabi Aaron Lopiansky, insanlığın şu ya da bu eksenden birine, determinizme ya da özgürlüğe yöneldiğini gözlemler. Ya her şey Tanrı’nın kontrolü altındadır ve insan özgürlüğü bir yanılsamadır ve hayat bir trajedidir, ahlaki çaba göstermek bir şeyi değiştirmez ve boşadır (ya da Camus'ya göre anlamsızdır): determinizm veya kontrol insandadır, İlahi yönlendirme bir illüzyondur, hayat başarılıyı mükafatlandırır, ahlaki çaba göstermek tercih meselesidir (tercihe bağlıdır): özgürlük.
Yahudi perspektifi ya determinizm ya da özgürlük değildir. Yahudi bakış açısı hem determinizm hem de özgürlüğün bir arada olabilmeleridir.
Yahudi bakış açısı sod aibur’dur, yani güneş ve ayın karşılıklı ve birlikte var olma ilişkisi. Ekli yılın derin sırrı da Tanrı’nın belirleyici, yol gösterici Eli ile insanın seçim özgürlüğünün ve sorumluluğunun bir arada var olabilmesindedir.
Purim Katan-Küçük Purim
Purim Katan, tam otuz gün sonra gelecek büyük Purim’in, ufak bir versiyonudur. Purim için hazırlanmaya başlanılacağının, bayram havasına girileceğinin müjdecisidir.
Mişna’da şöyle belirtilir: “I. Adar’ın on dördü ile II. Adar’ın on dördü arasında, Megila’nın okunması ve fakirlere hediye verilmesi dışında hiçbir fark yoktur” (Megilla 6b).
Purim Katan ile ilgili riayet edilmesi zorunlu kanunlar olmamasına rağmen, bu gün, bir bayram gibi kabul edilir, oruç tutulmaz, vefat eden yakınlar için ‘esped’ söylenmez ve yakarış duaları/Tahanunim yapılmaz.
Yahudi Kanunlarının yazılı olduğu Şulhan Aruh’ta, kişinin Purim Katan’da neşe ve kutlamaları artırması gerektiği fikrinden bahsedilir, ama bu bir mecburiyet değildir (Şulhan Aruh-Orah Haim 697:1). 16. yüzyılda yaşamış bilge Rabi, Talmud ve Yahudi kanunları uzmanı Rabi Moşe İserliş (Rema), Purim Katan’dan bahsederken bu bir mecburiyet olmamasına rağmen, bugün özel bir yemek yeme ve normalden daha neşeli olma geleneğine uyulabileceğini yazar. Sonuçta, “Neşeli bir kalbi olanın her zaman bir ziyafeti vardır” (Mişle-Kral Şlomo’nun Özdeyişleri–15:15).
Ekli yılda iki Adar -60 mutluluk günü
Rabi Dr.Hillel ben David, Yahudi takvimindeki her ayın kendine ait bir spiritüel yapısı olduğunu ve her ayın benzersiz yapısının, sadece o ayın içinde bayram olarak kutladığımız belirli günlere değil, o ayın her gününe yansıdığını belirtir.
Rabi Hillel ben David’in yorumlamasına göre, Nisan kurtuluş ayıdır. Iyar, kişisel gelişim, iyileşme ve iç gözlem ayıdır. Sivan, bilgelik ayıdır. Tamuz, vizyon ve tikun ayı, onarım ayıdır. Av, yas ayıdır. Elul, şefkat ve merhamet ayıdır. Tişri yargı ayıdır. Heşvan, Maşiah ve tufan ayıdır. Kislev, Hanuka ve güven, inanç ayıdır. Tevet, zot Hanuka ayıdır ve yıkımın başladığı aydır. Şevat büyüme ve bereket ayıdır. Adar, Yahudi halkı için sevinç ve şans ayıdır. Talmud’un belirttiği gibi; “Adar ayı geldiğinde mutluluk artar” (Taanit 29a).
Ekli yıllarda, iki Adar ayı, 60 adet mutluluğun arttığı Adar günü bulunur. R.Simon Jacobson bu 60 mutlu günü, Tora kanunlarının ana prensiplerinden biri olan 1/60 geçersizlik kuralı ile ilişkilendirir. Buna göre bir şeyin içinde bulunabilecek ve onun saflığını bozabilecek bir maddenin miktarı eğer 1/60 oranında ise, geçersiz sayılır, yani bütünün saflığını etkilemez. Rabi Simon Jacobson’a göre aynı şekilde ekli yıldaki iki Adar ayının 60 günü de herhangi bir mutsuzluk, negatiflik ihtimalini geçersiz kılarak iyileştirecek, dönüştürecek ve eleyecektir. Bu şekilde ekli yıldaki iki Adar da bize mutluluğu tam olarak deneyimleyebileceğimiz 60 mutluluk günü potansiyeli barındıracaktır.
Kısa kısa PURİM KATAN
İsmi: Katan-İbranice küçük, Purim Katan da İbranice Küçük Purim anlamına gelir.
Çıkış yeri: Tanrı, Mısır Ülkesi’nde Moşe ve Aaron’a konuşarak şöyle dedi: “Bu ay sizin için ayların başı olacak. Yılın ayları açısından bu ay sizin için birincidir” (Şemot 12:1-2).
Tanrı’nın Nisan ayında İsraeloğulları’na bir halk olarak verdiği ilk mitsva, ay başları-Roş Hodeş’leri takip ederek bir takvim oluşturmalarıydı. Artık festivaller, bayramların tarihsel döngüsü, takvim, ancak şahitler huzurunda ‘Yeni Ay’ ilan edildikten sonra var olabilecekti.
Yahudi Takvimi, ayın ve güneşin hareketlerine göre düzenlenir ve bir yıl yaklaşık 354 günde tamamlanır. Güneş sistemine göre düzenlenen uluslararası takvimde ise bir yıl 365 gün, 6 saatten oluşur. Aradaki yaklaşık 11 günlük farkın seneler içinde bayramların kutlandığı mevsimleri değiştirmesini engellemek, Pesah’ın ilkbaharda, Sukot’un sonbaharda kutlanmaya devam edilebilmesi için, Hillel II ve Hahamlar Meclisi, güneş hareketlerine göre düzenlenen uluslararası takvimle uzlaşan, 19’ar yıllık İbrani takvim dönemleri oluşturur. 19 yıllık bir takvim döneminde, içinde 13 ay bulunan yedi ekli yıl vardır. İçinde bulunduğumuz 5784 yılı da, 13 aydan oluşan ekli bir yıldır.
Günümüzdeki anlamı: Adar, aynı zamanda bir dönüşüm ayıdır. Adar ayının dönüştürme potansiyeli Purim’de okuduğumuz Ester’in Kitabı/Megilat Ester’de şöyle ifade edilir: “…Ve onlar için kederden sevince ve matemden bayrama dönüşen ay” (Megilat Ester 9:22).
Megilat Ester’de birkaç bin yıl önce gerçekleşen Purim olaylarında Adar ayının üzüntüyü mutluluğa, şüpheyi inanca, dağınık bir halkı birleşik bir millete, yemek içmek gibi en temel fiziksel aktiviteleri Tanrı ile bağımızın ifadesine dönüştürme gücü olduğunu okuyoruz. Bu nedenle Purim hikayesinde meydana gelen olayların mucizevi dönüşümü üzerinde düşünmek için Adar ayı ve özellikle bir ay sonra gelecek Purim’in habercisi olan Purim Katan, ideal bir zaman olarak karşımıza çıkar. Purim hikâyesinin finalini yeniden düşünerek, bugünlerde kötü görünen her şeyin nihai olarak iyiye dönüşmesini, böylece tüm dünyaya yayılacak mutlu günlere hamile olan bu yılın getireceği büyük neşeyi bugünden içimizde yeşertmeye başlarız.
Ne yapılmaz? Purim Katan ile ilgili uyulması gereken kurallar olmamasına rağmen bu gün bir bayram gibi kabul edilir, oruç tutulmaz ve yakarış duaları-Tahanunim yapılmaz (Şulhan Aruh Orah Haim 697:1).
Ne yapılır: Purim Katan, tam bir ay sonra kutlanacak Purim Bayramı’nın havasına girmemiz, düşünmemiz, içselleştirmemiz için bir hazırlık dönemi olarak kabul edilir. Mişna, I. Adar’ın 14’ü ile II. Adar’ın 14’ü arasında, Megila’nın okunması ve fakirlere hediye verilmesi dışında hiçbir fark olmadığını belirtir (Megila 6b). Bugünlerde bir ay sonra farklı kıyafetler, maskeler, ziyafetlerle, ihtiyaçlılara ve arkadaşlara hediye göndererek kutlayacağımız Purim Bayramına dışa değil, içimize dönerek spiritüel olarak hazırlanıyoruz. Bunu yaparken internetten Purim hakkında değerli Rabilerimizin ve Tora yorumcularının bakış açılarını okuyarak Purim’in bugün bize ne anlatmak istediğini keşfetmeye çalışıyoruz.
Önemli Not: Yazıda kısa bir özet olarak verilmiş olan bilgiler, okuyucuya bu konular hakkında fikir vermek amacıyla Megilat Ester (Gözlem), Tevrat-Tora-Neviim-Ketuvim kitaplarından ve www.chabad.org, asktherabbi.org, https://www.betemunah.org/, https://aish.com, ohr.edu, https://www.gatewaysonline.org, www.jewfaq.org, https://www.chabadcolumbus.com, https://www.learnreligions.com, https://www.yeshiva.co, https://www.ijn.com sitelerinden derlenerek hazırlanmıştır. Cemaatlerin farklı gelenekleri ve uygulamaları olabildiği için özel günler ve uygulamalar hakkında en doğru ve detaylı bilgiler için, cemaatin kendi Rabi’lerine başvurması gerekir.
Yazı, konu hakkında farklı kaynaklardan bulunabilecek sayısız değerli yorumun sadece sınırlı bir bölümünü içermektedir.
*Katkıları için Rav İzak Peres’e teşekkür ederiz.