´Azmanbüs´ tartışmasında sular durulmuyor

15 Haziran tarihinde, hizmete girdiği andan itibaren Adalılar’ın Ada’nın kültürel mirasını ve eko sistemini bozacağını savunduğu “Azmanbüs”ler belediye yetkilileriyle halkı karşı karşıya getirdi.

Eylem yapanlara polis müdahalesinin de gerçekleşmesi ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun açıklamaları sonucunda daha da alevlenen tartışma sonucunda Adalılar çözüm bekliyor.

Geçtiğimiz gün İBB’nin toplu taşıma hizmeti sunma mecburiyeti olduğunu söyleyen İmamoğlu, önceki araçların geçici izinle hizmet verdiğini ve sürenin 30 Nisan 2024’de sona erdiğini hatırlattı. İmamoğlu “Toplu taşımada tanımlı araçlar var. Bu tanımlı araçların dışında bir aracı siz lisanslayamıyorsunuz ya da ruhsatlandıramıyorsunuz” ifadelerini kullandı.

Ruhsatlanabilecek statüdeki tek aracı hizmete almak durumunda kaldıklarını açıklayan İmamoğlu, Adalar halkının eleştirileri için “Onları duyuyorum, hissediyorum ve anlıyorum” dedi. İmamoğlu, Adalar halkına bütün bu bilgileri aktaracağı bir sunum yapacağını da kaydetti.

ŞALOM’un ulaşmaya çalıştığı Adalar Belediye Başkanı Ercan Akpolat ise toplantıda olduğu gerekçesiyle sorularımızı yanıtsız bıraktı.

İşte Ada sakinlerinden gelen tepkiler:

TİLBE SARAN VE ADALAR MAHALLE MECLİSLERİ

GELEN TURİSTE GÖRE ULAŞIM ARTTIRILIYORSA ADALAR’A METROBÜS GETİRMEK GEREKİRDİ

 

Adalar’daki Mahalle Meclisleri adına hazırlanan basın açıklamasını okuyan duayen tiyatrocu Tilbe Saran “Adalar Türkiye’nin tek yaya bölgesidir, yasalarla koruma altına alınmıştır ve kara yolu taşımacılığı Adalar için geçerli değildir” ifadelerini kullandı.

Saran, İstanbul 5 Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu 25.12.2009 tarih 2332 sayılı kararı uyarınca İstanbul ili Adalar İlçesinde Motorlu Taşıt kullanımına ilişkin kararda ‘Adalar Genelinde Motorlu taşıt trafiği olmayacağına ve Adalar’ın bu özelliğinin kısmi bile olsa bozulamayacağına dair maddeyi hatırlatarak şu anda azmanbüsleri Adalar’a getirerek suç işlendiğini vurguladı.

Hızla artan bireysel akülü araç kullanımının da trafik kaosuna neden olduğu belirtilirken, toplantıda Ekrem İmamoğlu’nun açıklamalarına da cevap verildi. Bildiride  “Yaşlı, engelli ve hasta vatandaşlarımızın kamu kurumlarına erişimi bulunmakta ve ihtiyaçları taşıma hizmetleri ile zaten giderilmektedir. Makul boyutlu talep bazlı taşıma araçlarının sayılarının uygun düzeye getirilmesi yeterli olacaktır. İnsanlarımızı böyle minibüslere tıkış tıkış bindirerek ada turu yapılması asla kabul edilemez. Gelen turiste göre ulaşımın arttırılması gerekseydi Adalar’a metrobüs getirmek gerekirdi “denildi.

Mahalle Meclisleri, İmamoğlu’nun bu araçların Roma’da kullanıldığını hatırlatmasına ise “Azmanbüsler’in Roma’da kullanıldığını söylemişsiniz sayın İmamoğlu; denizin ortasındaki 18 bin nüfuslu Adalar’ımızı bir G-7 ülkesinin 4.3 milyon nüfuslu başkenti Roma ile kıyaslamanız pek isabetsiz olmuş. Azmanbüsler’in kullanımı korunması gereken kültürel varlıklarımızı, mimari mirasımızı ve eko sistemi ciddi tehdit altına alacaktır. Sokakta yaşayan canlıların hayatını da riske atmış olacaktır” cevabını verdi.

Basın bildirisi “Yasalar çerçevesinde koruma- kullanma dengesini gözeterek halkın demokratik katılımı ile ziyaretçi ve ulaşım Master planı yapılarak adalarımızdaki sorunlar çözülebilir” cümleleriyle noktalandı.

MEHMET ESEN: ADALAR İSTANBUL’UN ÇÖPLÜĞÜ DEĞİL

Tiyatro ve sinema sanatçısı Mehmet Esen “Adalar hakkında karar vericilerin şunu bilmesini isterim: Adalar İstanbul’un çöplüğü değil ve kimsenin babasının malı da değil. Ya Adalar’ın kurallarına uyacaklar, ya da rantlarını alıp çekip gidecekler. Biz doğaya sevgiyi, doğaya saygıyı Adalar’dan herkese öğreteceğiz. Bunu böyle bilsinler.” diyerek yetkilileri sert bir dille uyardı.

YÜKSEK MİMAR ALİ ERKURT

ADALAR VAKFI YK BAŞKANI ADALAR’A OLAN TURİSTİK TALEP DOĞRU YÖNETİLMELİ

 

Adalar Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Yüksek Mimar Ali Erkurt, “Faytonlar kalktıktan sonra Adalar’a İETT tarafından bir ulaşım sistemi getirildi. İETT’nin Adalar’da ulaşım hizmetine başlaması bir çözüm olmadı ve Ada içi ulaşımı çok kötü yönetildi, özellikle faytonların kalkması ile yeni ulaşım sisteminin devreye girmesi arasındaki zaman içinde kontrol edilemeyen binlerce bireysel akülü araç ada yollarına yayıldı sonra da hızla bu sayılar çoğaldı ve bu araçlarla korsan taksicilik yapan bir yasadışı sektör ortaya çıktı” açıklamasıyla farklı bir noktaya dikkat çekti.

Erkurt “Adalar’daki trafik keşmekeşine bir düzen getirmek gerekirken, faytonların kalkmasından sonra iyi kötü kabul görmüş ve ada yollarına boyut olarak uygun düşen bu küçük golf araçlarının kaldırılarak yerine İstanbul’un diğer bölgelerinde bile çalıştırılması düşünülmeyen devasa büyüklükteki  minibüsler dayatılıyor. Gerekçe de golf tipi bu araçlara trafik tescili alınamaması. Bu araçların trafik tesciline uygun hale getirilmesi mümkünken (bunu firma yetkilileri ile görüştük) Karsan’ın minibüslerini getirmek tam bir inat” dedi.

“Adalar, adalardan oluşan bir ilçe. Bunların esas olarak 5 inde yerleşme var.

Kültürel- kentsel sit alanı, doğal sit alanı ve arkeolojik sit alanı, artı orman alanı ve kıyılar. Yani burası öyle İstanbul’un herhangi bir yeri değil, imarı da, yolu da, altyapısı da özel olarak tasarlanmak zorunda” şeklinde konuşan Ali Erkurt “Hem kültürel açıdan hem de fiziksel açıdan bunlar yapılamadığı sürece Adalar sıradanlaşıyor ve değerini kaybediyor” diye konuştu.

Adalar’a gelen turistlere rezervasyonlu tur servisi satılabileceğini vurgulayan Ali Erkurt “Bu insanlara rezervasyonlu tur servisi satmak mümkün. Günlük tur sayısı belli araçlarla günün belli saatleri için önceden satılmış duraklı rehberli bir turizm hizmeti yapılabilir. Adalar’a gelen insanların turizm amaçlı gezi dışında bir yolcu taşıma hizmeti verilemeyeceğini bilmeleri ve gene ada yollarının esas olarak yaya ve bisiklet yolu olduğunu bilmeleri ve buna göre buraya gelmeleri sağlanabilir. Yeter ki gelenler eğer tur satın almadılarsa yürümek zorunda olduklarını bilsinler. Bu da turiste verilen bir gezi hizmetidir” cümleleriyle bir çözüm önerisi sundu.Erkurt, “Bu hizmetleri yapacak bütün araç ve gereçlerin fosil yakıtsız, sessiz ve Adalar’a uyumlu olması şarttır. Minibüsle olmaz. Bunu adalıların hepsi çok iyi biliyor. Bu konuda çok sağlam bir ittifak içindeler. Fakat hizmet verecek siyasilerimizin bu talebi öncelemeleri gerekirken halka rağmen başka öncelikler ile hareket etmeleri onlara karşı güvensizliği arttırıyor. Adalar’da Belediye’ye güven azalıyor. Belediye yönetimi gereksiz yere sıkışmış vaziyette” ifadelerini kullandı.

MİMAR GÜLÇİN ATICI (BURGAZADA MAHALLE MECLİSİ ÜYESİ) 

ADAYA DAHA FAZLA İNSAN SIĞDIRMANIN İLK ADIMI!

 

Burgazada Mahalle Meclisi Üyesi Mimar Gülçin Atıcı “‘Azmanbüs’ diye tabir ettiğimiz elektirikli minibüsler gerçekten çok büyük. Yapılıp da bir yerlerde durmasın diye Adalar’a getirildiğini düşünüyoruz. Ada’nın ne mimari ne topografik, ne kültürel mirasına hiç uygun değil. İmara açılma, daha fazla insanı adaya sığdırma, turizmden daha fazla rant elde etme girişiminin ilk ayağı olduğunu düşünüyoruz. Ulaşıma karşı değiliz, ranta karşıyız. Otobüsler güzeldi, onlar arttırılabilirdi. Plansızlık ve etüdsüzlük tamamen. Belediye Başkanı ve ait olduğu parti ile senelerdir adalar için çalışıyoruz, hiçbir önerimiz dikkate alınmadı. Bize kulak veren yok. Büyükşehir Belediye Başkanımızı ve  adalı olduğu için sevinip güvendiğimiz Adalar Belediye Başkanımızı biz seçtik, birlikte güzel projeler üreteceğimize inanıyoruz”  diyerek güzel şeylerin gerçekleşmesi temennisinde bulundu.

TUĞRUL SIRMA: SORUMLU SİYASETÇİLER ŞAŞIRTMAYA DEVAM EDİYOR

 

82’den beri adasa yaşayan emekli Tuğrul Sırma “İstanbul'da kalan nadir ve doğal sit alanı olan adaların şehirleşmesinin önünü açacak olan ve dokusunun bozulmasına neden olacak Azmanbüs dediğimiz araçları istemiyoruz. Bu araçların mevcut araçlara göre Ada yolları ile orantısız irilikte olması sebebiyle yaptığımız itirazlar sonuçsuz kalıyor. Mevcut araçlarımızın boyutları ile uygun araçlara itirazımız yok, kaldı ki Adalar rahat rahat yaya olarak yürünebilecek ve doğası için ziyaret edilen şehirde nadir kalan bir kültür mirasıdır. İsterdim ki STK’ların başında Adalar Belediye Başkanı da olsun ancak gerekli desteği göremediğimizi söylemek isterim. Maalesef sorumlu tüm siyasetçiler şaşırtmaya devam ediyor. Adalar’da kıyı işgalleri ve akülü araçlar için çare aranması gerekirken bir de bu Azmanbüs dayatmasıyla karşı karşıya kaldık. İnşallah sağduyu galip gelir” şeklinde düşüncelerini dile getirdi.