Yahudi tarihine kapsamlı şekilde bakıldığında, beş kadın, Yahudi kültürü ve toplumunda silinmez bir iz bıraktı. Antik Pers´ten modern Amerika´ya kadar, bu kadınlar cesaret, liderlik ve sosyal adalete bağlılık örneği teşkil etti.
Purim hikayesinin Kraliçesi Ester
MÖ 5. yüzyılda Pers İmparatorluğu'nda kaderi değiştiren bir güzellik yarışması vardı. Karısını öldürmüş olan Kral Ahaşveroş, yeni bir eş arayışındaydı ve bir güzellik yarışması düzenleyerek yeni kraliçesini bulmaya karar verdi. Kazanan Yahudi bir kız olan Ester'di, ancak yeni kocasıyla tanışmadan önce, kuzeni Mordehay ona önemli bir tavsiyede bulundu. “Yahudi olduğunu kimseye söyleme.” Kral çoğunlukla parti yaparak ve içki içerek vakit geçirirken, sağ kolu olan Haman işleri yürütmekteydi. Mordehay Aman'a itaat etmeyi reddettiğinde, Aman imparatorluktaki bütün Yahudileri öldürmek için kraldan izin istedi. Kral, kraliçesinin Yahudi olduğunu bilmeden bu kararı onayladı. Ancak Ester kimliğini krala açıkladığında, Aman halkın önünde idam edildi. Aman'ın soykırım için seçtiği tarih, kutlama gününe dönüştü. Purim bayramı, bu olayı kutlayarak, Yahudi halkının hala var olmasını Kraliçe Ester'in cesareti sayesinde anıyor.
Asenath Barzani
Orta Çağ'da bir Kürt topluluğunda doğan Barzani, Yahudi topluluklarının genellikle erkekler tarafından yönetildiği bir dönemde öncü bir figürdü. Babası Shmuel, sadece erkeklere açık birkaç Yeşiva (Yahudi dini eğitimi verilen bir okuldur.) kurmuştu, ancak mirasını devam ettirecek oğlu yoktu. Bu nedenle devrim niteliğinde bir şey yaptı. Yahudiliği Barzani'ye öğretti ve onun halefi olmasını umdu. Babası öldüğünde, kocası Yeşiva’yı devraldı, ancak öğrencilerin rabbi eğitimini yöneten Barzani oldu. Efsaneye göre, Barzani'nin bir sinagog yangınını durdurmak için melekleri uyardığı ve Tanrı'nın kutsal isimlerini söyleyerek kötülüğü defettiği söylenir.
Hannah Senesh
1944 baharında, İngiliz Mandası altında olan Filistin'den üç kadın paraşütçü Yugoslavya'nın uzak bir bölgesine gökyüzünden düştü. Onlardan biri Hannah Senesh adında bir kadındı. Senesh, Nazilerden kaçabilen Yahudileri kurtarma görevindeydi. 1939'da Macaristan'da doğmuş ve sürekli antisemitizmden kaçarak Filistin'e yerleşmişti. Filistin Yahudileri, Nazilerin Avrupa'yı talan etmesine karşı Avrupa'ya paraşütle atlayarak Yahudileri kurtarmaya karar verdiler. Senesh ve ekibi Yugoslavya'daki Yahudi partizanlarla bağlantı kurdu. Ancak kimseyi kurtaramadan önce yakalandı, bir Macar hapishanesine atıldı ve burada işkence gördü. Elindeki bilgiler hakkında hiçbir şey söylemedi ve idam edildi. Senesh, Yahudi dayanışmasının bir simgesi haline geldi ve "Eli, Eli" adlı şiiri İsrail'in en ünlü halk şarkılarından biridir.
Golda Meir
Golda Meir, Orta Doğu'nun şimdiye kadar tek kadın devlet başkanıydı. İsrail'i, Yom Kippur Savaşı gibi zor bir dönemde yönetti. Meir, Yahudi halkının dünyada sadece sempatiye değil güce de ihtiyacı olduğuna inandı. 1948'de İsrail Devleti'nin kurulmasının ardından, Meir ülkenin bağımsızlık bildirisini imzalayan sadece iki kadından biri oldu. Meir, tartışmalarla karşılaşmasına rağmen ve sonunda istifa etmesine rağmen, büyüleyici bir figür olarak akıllara kazındı.
Bella Abzug
Bella Abzug, sosyal adalet mücadeleleri için yorulmadan çalışan bir Yahudi kadındı. Küçük bir kızken bile cinsiyet normlarına meydan okudu ve ölmüş ebeveynler için okunan Kaddiş duasını sadece erkeklerin söylemesini kabul etmeyi reddetti. Abzug büyüdükçe, hukuk diploması alarak engelleri yıkmaya devam etti, işçi ve sivil hakları için mücadele etti. 1970 yılında Kongre için aday oldu ve seçildi. 1974 yılında eşcinsel haklarını destekleyen ilk federal yasa tasarısını sundu. Bu, 1974 Eşitlik Yasası olarak bilinir. Abzug, Yahudi haklarını savunmaya özellikle ilgi gösterdi. 1975'te BM'nin bu durumu ırkçılık olarak ilan etmesine karşı çıkarak Siyonizmin bir kurtuluş hareketi olduğunu savundu. Abzug 1998 yılında ölene kadar sosyal adalet mücadeleleri için savaştı ve dünya genelinde kadınları daha adil bir dünya yaratmaya teşvik etti.