İsrail´in kuzey sınırında, Hizbullah ile çatışmalar her geçen gün daha alevleniyor.
İsrail’in kuzey sınırında, Hizbullah ile çatışmalar her geçen gün daha alevleniyor. Geçtiğimiz hafta İsrail’in Hizbullah’ın bir saha komutanını öldüren bombardımanının ardından örgüt, İsrail’in üç yerleşim yerini bombaladı.
Abirim, Neve Zeev ve Manot yerleşimleri ilk kez Hizbullah’ın hedefi olurken örgütten yapılan açıklamada, “Direniş, sivillere yönelik her türlü saldırıya, yeni yerleşim birimlerine saldırılarak karşılık verileceği konusunda halkına söz veriyor” ifadesi yer aldı. Ayrıca Hizbullah'ın ağır patlayıcı başlığına sahip kısa menzilli yeni Vabil füzesini tanıtması da dikkat çekti.
Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Görev Gücü (UNIFIL) Sözcüsü Andrea Tenenti İsrail-Lübnan sınırında artan gerginliğe istinaden yaptığı açıklamada, Hizbullah ile İsrail'in ‘çatışmaların durdurulması ve kalıcı ateşkese doğru ilerleme kaydedilmesi için uygun bir çerçeve olarak Birleşmiş Milletler’in (BM) 1701 sayılı kararının önemini vurguladıklarını’ belirtti.
Amerikan Wall Street Journal gazetesi de, İsraillilerin Hizbullah'la olası bir savaşa hazırlandığını yazdı. Haberde, Hizbullah'la muhtemel bir topyekun savaşın "Gazze'deki durumu gölgede bırakabileceği" savunulurken, İsrail'in günde 4 bin roket saldırısı beklediği belirtildi. Olası savaş durumunda binlerce can kaybı yaşanabileceğine dikkat çekilen analizde, bazı hastanelerin otoparklarına ek tesisler kurduğu aktarıldı. Hayfa’da yer alan Rambam Hastanesi'nde doktorların, ameliyatları 8 saat içinde otoparka taşımak ve yeni hastalar için hızlıca hazırlanmak amacıyla tatbikatlar yaptığı da haberde yer aldı.
Gazete haberinde, Hamas'a kıyasla Hizbullah'ın çok daha eğitimli ve fazla sayıda ağır silaha sahip olduğuna dikkat çekerek, örgütün elinde tahminen 150 bin adet füze stoku bulunduğunu ifade etti.
7 Ekim saldırısından bir gün sonra Lübnan’daki Hizbullah da sınır ötesine roket atışlarına başladı.
Hizbullah da tıpkı Hamas gibi, İngiltere ve ABD de dahil olmak üzere birçok ülke tarafından terör örgütü olarak sınıflandırılıyor. Aralarında Almanya, Hollanda, Kanada ve Suudi Arabistan'ın da bulunduğu bazı ülkeler vatandaşlarına Lübnan'ı acilen terk etme çağrısı yaptı.
İngiltere, bu ülkeye seyahat edilmemesi tavsiyesinde bulundu ve burada bulunan vatandaşlarını halen imkanları varken, ülkeyi terk etmeye çağırıyor.
Kaynak: Independent Turkey