Basketbolun milli takım seviyesinde dünyanın en önemli turnuvası, Paris´te gerçekleşecek Olimpiyatlarla beraber start alacak. Dünyanın gözünü çevirdiği bu spor şöleninde, kıran kırana geçecek birkaç hafta bizi bekliyor. 12 takımın üç gruba ayrıldığı bu yolculuğa bir göz atalım.
Paris 2024 Yaz Olimpiyat Oyunları, bu hafta start alıyor. 26 Temmuz’da başlayacak oyunlar, 11 Ağustos Pazar günü sona erecek.
Basketbolun önemli bir yer tutacağı Olimpiyatlarda, A grubu tabir-i caizse ölüm grubu diye adlandırılabilir. Yunanistan, İspanya, Avustralya ve son dünya üçüncüsü Kanada’nın yer bu grupta… Şanslar herkes için yüzde 25. Günlük, hatta anlık performansların sıralamayı belirleyeceği bu dörtlüden favori seçmek imkansız. İspanya’nın yıllardır turnuvalarda başarı getiren nesline veda ederken yaşadığı dönüşüm, Kanada’nın NBA’deki yıldızlarıyla büyük turnuvalarda artık biz de varız diyen tavrı, Yunanistan’ın oyun kurucularında özüne dönmesi ve Avustralya’nı sertliği derken hiçbir maç kaçmaz.
B grubu ise sürprizlere teşne olsa da Fransa ve son dünya şampiyonu Almanya’nın önde bitirdiği bir grup olacak. İkiz kuleler Wembanyama ve Gobert’in uyumu, Fransa’ya nasıl bir defansif sertlik katacak merakla bekliyoruz. Onların yanındaki oyuncuların atletizmi göz önüne alınınca Amerika’ya en zorluk çıkarak ekip olması hiçten bile değil. Almanya’nın apoletine rağmen grubundaki Brezilya ve Japonya’yı geçtikten sonra madalyaya uzanacağını düşünmüyorum.
Son olarak C grubuna ele aldığımızda orada da iki takımın ön plana çıktığını görüyoruz: Sırbistan ve turnuvanın favorisi, Amerika Birleşik Devletleri. İki gün önce oynanan hazırlık maçını gruptaki rakibi Güney Sudan’a neredeyse kaybedecek olan Amerika’nın turnuva başladıktan sonra vidaları sıkacağını düşünüyorum. İki sene önceki Dünya Şampiyonası’nda yaşadıkları ciddi hayal kırıklığından sonra ABD’nin bir araya getirdiği kadro baştan aşağıya yıldızlarla dolu.
Lebron James’ten Stephen Curry’ye Kevin Durant’ten Jayson Tatum’a kadar hem fiziksel hem de skorer yönden mükemmele yakın grup oluşturan bu ekibi, 1992’deki Barselona oyunlarını kasıp kavuran Michael Jordan’lı Rüya Takım’dan daha üstün görenlerin sayısı azımsanmayacak kadar çok. Kanımca küreselleşen basketbol dünyasında hiçbir takım, 92’deki takımın gösterdiği hükümranlığı gösteremez. Hatta onlara kök söktürebilecek bir ekip olan Sırbistan ile grup aşaması karşılaşıp gerçeklerle çok beklemeden yüzleşecekler. Aralarındaki maçın kazananı grubu lider bitirecektir.
Her gruptan ilk iki takım otomatik olarak çeyrek finale adını yazdırırken, üçüncüler kendi aralarında sıralanıp onların da en iyisi ikisi ilk 8’e girmiş olacak. Ondan sonrası tek maçlı eliminasyon sistemine göre devam edecek turnuvada Fransa ve ABD arasında geçmesini beklediğim bir altın madalya olacak. Bronz için ise adaylarım Sırbistan veya Kanada.
Biz basketbol severler için tam bir şölen havasında geçecek olan turnuva, iki ana basketbol kıtasının kültür alışverişi için de bir ortam hazırlıyor. Eminim ki dünyanın dört bir yanından hem koçlar hem de oyuncular, çizilecek değişik setleri, mola çıkışı oyunları ve tempo ayarlamalarını gözlemlemek için Paris’te olacak. Heyecanla bekliyoruz!