ABD, İsrail Devleti ve Batı Şeria’daki bir yerleşim biriminin sivil güvenlik şefinden maddi destek alan bir sivil toplum kuruluşuna yaptırım uygulayacağını açıkladı.
Yaptırımlar ABD’nin, Batı Şeria’da şiddetin arttığı bir dönemde, yerleşimciler arasındaki aşırıcılığı engellemek amacıyla son dönemde gösterdiği bir çaba.
Sivil toplum kuruluşu Hashomer Yosh, on yıl önce Batı Şeria’daki İsrail çiftliklerini desteklemek ve korumak amacıyla kuruldu. ABD Dışişleri Bakanlığı, yaptığı yaptırım açıklamasında, STK’yı bir ileri karakola (kanun dışı bir yerleşim birimi) ve halihazırda ABD’nin yaptırım uyguladığı yerleşimcilere maddi destek vermekle ve topraklarını bırakmak zorunda kalmış 250 Filistinlinin geri dönmelerini engellemek amacıyla Filistin köyü Khirbet Zanuta’nın etrafını çitlerle çevirmekle suçladı.
ABD'nin yaptırım getirdiklerinin arasında Batı Şeria’daki Yitzhar yerleşiminin sivil güvenlik koordinatörü Yitzhak Levi Filant da bulunuyor. Dışişleri Bakanlığı Filant’ı, topraklarından atmak amacıyla Filistinlilere yönelik düzenlenen bir saldırıda silahlı yerleşimcilerden oluşan bir gruba liderlik etmek de bulunan “kötü niyetli faaliyetler” düzenlemekle suçladı.
Açıklanan bu yaptırımlar, ABD’nin aşırı sağcı İsrailli yerleşimciler ve onları destekleyen gruplara getirdiği birkaç dizi yaptırımın sonuncusuydu. Dışişleri Bakanlığı bu yıl içerisinde bazı belirli yerleşimcilere, Batı Şeria ileri karakollarına, yaptırım uygulanan bireylere destek olan aşırı sağcı kuruluşlara ve yardımların Gazze’ye ulaşmasını engellemeye çalışan bir gruba yaptırımlar getirmişti.
ABD Dışişleri Bakanlığı, bu yaptırımların amacının, Batı Şeria’da Filistinlilere karşı şiddet uyguladıkları takdirde, İsrail hükümetini vatandaşlarından hesap sormaya teşvik etmek olduğunu ifade ediyor.
Bakanlığın açıklamasında “Batı Şeria’daki aşırıcı yerleşimci şiddeti, yoğun insani acılara sebep oluyor, İsrail'in güvenliğine zarar veriyor ve bölgede barış ve istikrar ihtimalini baltalıyor. İsrail hükümetinin Batı Şeria'da sivillere yönelik şiddetten sorumlu tüm kişi ve kuruluşları mesul tutması kritik öneme sahiptir" ifadeleri bulunuyor.
Başbakan Netanyahu'nun ofisi bu konuda, "İsrail, İsrail vatandaşlarına yaptırım uygulanmasını son derece ciddi bir şekilde izliyor. Konu Amerika Birleşik Devletleri ile yoğun bir şekilde tartışılmaktadır" açıklamalarında bulundu.
Hashomer Yosh, İsrail'deki kamuya açık beyanlarında belirtildiği üzere, İsrail Tarım Bakanlığından ve Negev, Celile ve Ulusal Dayanıklılık Bakanlığından maddi destek alıyor. Grup yaptırımlara karşılık olarak, İsrail tarımını destekleyen yasal bir kuruluş olduğunu ifade etti.
Kuruluş yaptığı açıklamada, "Hashomer'e getirilen yaptırımlar İsrail Devleti'ne yaptırım getirmekle eşdeğerdir. Birlikte güçlü duracak ve İsrail Topraklarında İbrani çiftçiliğini desteklemeye devam edeceğiz" dedi.
Tarihte ABD hükümeti ekonomik yaptırımları Küba'daki komünist rejim gibi nadir durumlara özel olarak kullanmıştı. Bu sebeple Biden yönetiminin müttefik bir ülkenin vatandaşlarına yaptırım uygulaması hem İsrail destekçilerini hem de İsrail'i eleştirenleri şaşırttı. Ancak Washinton Post gazetesinde son zamanlarda çıkan bir haber, yaptırımların son yıllarda Amerikan dış politikasında sessiz ve sakin bir şekilde giderek yaygınlaşan bir araç olduğunu göstermekte.
Amerika'daki Liberal İsrail Lobisi J Street, "Yaptırımlar Netanyahu hükümetine ve aşırıcı bakanlarına bir mesaj gönderdiği için" yaptırımları övdü.
Grubun başkanı Jeremy Ben-Ami açıklamasında ayrıca, "[Yaptırımlar] bazı İsrailli yetkililerin ve güvenlik güçlerinin yerleşimci şiddetini destekleme, teşvik etme ve mümkün kılma konularında oynadıkları aktif rolü ortaya koyuyor. Filistinli aileleri tehdit ederken, İsrail'in güvenliğini tehlikeye atarken ve barış, adalet ve eşitlik gibi Yahudiliğin temel değerlerini ihlal ederken onlara göz yumamayız," dedi.
