Bir imkânsız aşk öyküsü

20 yıllık inişli çıkışlı bir aşk öyküsü anlatan film, romantizmle aksiyonu, müzikal komediyle dramayı mükemmel bir uyumla dengeliyor. Sosyal statüleri birbirine zıt iki ailenin çocuklarının aşkına odaklanan filmin senaryosunda, yönetmen Lellouche ve Altın Aslan Ödüllü Audrey Diwan’ın katkıları var.

İle de France bölgesinin bir komününde 1972’de doğan Gilles Lellouche, 78 filmlik oyunculuk kariyerinin yanında üç filmde müşterek yönetmen olarak görev yaptı. Kameranın arkasına yönetmen olarak ilk kez geçtiği ‘Le Grand Bain’in olağanüstü başarısından altı yıl sonra, ‘L’Amour Ouf’ ile ikinci sınavından da yüzünün akıyla çıktı. Filmin konusu İrlandalı yazar Neville Thompson’un 1997 tarihli kitabından alınma. Dört kişilik senaryo ekibinde Gilles Lellouche’un dışında prestijli bir isim var: Audrey Diwan. Kendisi Venedik Film Festivalinde ‘Kürtaj / L’événement’ (2021) adlı başyapıtıyla Altın Aslan Ödülünün sahibi olmuştu. Thompson’un romanında Dublin’de geçen konu filmde Fransa’nın kuzeydoğusuna taşınıyor.

Türler arasında dolaşan film

Konusu suç örgütlerinin cirit attığı bir mahallede geçen filmde, aynı çeteye mensup Jackie (Adele Exarchopoulos) ile Clotaire’in (François Civil) 20 yıllık bir süreye yayılan aşkları anlatılıyor. Gilles Lellouche kalpten inandığı bu projesinin, yaklaşık üç saate yayılan süresinde, yetenekli bir sanatçı olarak duyarlılığını ortaya koyuyor. Bir gangster öyküsünde romantizm ile aksiyonu, müzikal komedi ile sosyal dramayı, film mükemmel bir uyumla dengeliyor. Sosyal statüleri birbirine zıt iki ailenin çocuklarının çılgın aşkına odaklanan filmde, gençlik deneyim ve duygularını senaryoya başarılı bir şekilde aktaran Lellouche için, ‘L’Amour Ouf’un son derece kişisel bir film olduğunu söylemek mümkün.

Zengin bir olay örgüsüne sahip film bir gençlik filmi gibi başlıyor, romantik bir aşk öyküsüyle devam ediyor, şiddet yüklü bir polisiye olarak türler arasında dolaşıyor. Duygusal bir film olarak etkileyen ‘L’Amour Ouf’, dramatik konusuyla gözyaşlarını harekete geçiren, duygulandıran, zaman zaman nefes nefese izlenen bir film. 1980’li yıllarda başlayan film birbirlerini delice seven, üst-orta sınıf bir aileden gelen Jackie ile orta direk bir ailenin şiddete meyilli oğlu Clotaire’in aşkını anlatıyor. Annesini tanık olduğu bir trafik kazasında kaybeden, babasıyla (Alain Chabat) yaşayan, parlak öğrenci 15 yaşındaki Jackie (Malory Wanecque) ile işçi babası (Karim Leklou), iyi niyetli ev kadını annesi (Elodie Bouchez) ve kardeşi Kiki (Raphael Quenard) ile yaşayan Clotaire (Malik Frikah) filmin kahramanları. Ancak iki sevgilinin ilişkileri beklenmedik bir şekilde gelişir. Jackie tahsil hayatını sürdürürken, boş gezenin boş kalfası Clotire suça karışınca, 12 yıllık bir hapis cezasına mahkûm olur.

Gilles Lellouche 4,2 milyon izleyicisiyle rekor kıran ‘Le Grand Bain’in ardından yaptığı ‘L’Amour Ouf’ ile sınıf atlayıp, Fransız sinemasında ‘ilgiyle takip edilmesi gereken yönetmenler’ arasına giriyor. Romantik komedi olarak da, gangster filmi olarak da tatmin edici bulduğum film, 166 dakikalık süresine rağmen, keyifle, ilgiyle izleniyor. Neville Thompson’un romanını iyi yorumlayan Lellouche 35 milyon Euro’luk bütçeli filminde aşk hakkında ilginç şeyler söylüyor: “Aşkı izah etmek güçtür. Aşk sizi esir alır; size beklenmedik şeyler yaptırır.” Film iki kişinin imkânsız aşkını insanın içini ısıtan bir yorumla inandırıcı kılıyor. Film geçmişte yaşanan mutlu hatıralar üzerinden, duygusallığıyla izleyiciye romantizm yaşatıyor.

İlk sahnelerde, mahalle serserilerinin lideri konumundaki, okulu terk etmiş, suç dünyasına hırsızlıklarla giriş yapan Clotaire’i, her gün okul çıkışını gözlediği Jackie’ye kur yaparken ama karşılığını bulamazken görürüz. Gelişen olaylar Jackie’yi kendisini gerçekten sevdiğine inandığı Clotaire’e yakınlaştırır. Ancak şehrin azılı çete reisi La Bosse’un (Benoit Poelvoorde) yanında çalışmaya başlayan Clotaire, bir soygun sırasında patronunun oğlunun işlediği bir cinayeti üstlenmek durumunda kalır. La Bosse ve vefasız oğlu Clotaire’e verilen sözü yerine getirmedikleri için onun 12 yıllık bir cezaya mahkûm olmasına sebep olurlar. Sırrını bu süre zarfında açığa çıkarmayan Clotaire serbest kaldığında, Jackie’nin çalıştığı araba kiralama şirketinin üst düzey yöneticisi Jeffrey (Vincent Lacoste) ile evlendiğini öğrenir. Hayata bağlanması için tek sebebi kalan Clotaire iflas eden La Bosse’u bulur; ona da ihanet eden oğlunun peşine düşer.

Mükemmel oyuncu kadrosu

Gilles Lellouche filmi için şunları dedi: “Beklenmedik bir başarı sağlayan ‘Le Grand Bain’den sonra yönetmenliğe döndüğüm ‘L’Amour Ouf’, Benoit Poelvoorde’un kitabını verip, okuyup ve çok etkilenmemden doğdu. Senaryoyu Audrey Diwan ve Ahmed Hamidi ile uyum içinde yazdık. Şiddet konusunda Amerikan sinemasını taklit etmek istemedim. Romanın Sergio Leone’nin ‘Bir Zamanlar Amerika’da’ tadında bir melankolik duygusu var. Görmeyi hayal ettiğim filmi yaptım. Mizaha, samimiyete ve ironiye önem verdim. Türlerin karışımını seviyorum. Şiddet ve ironi mizahın parçalarıdır. Filmde bir çeşit duygusal yolculuğa çıkmaya çalıştım.” Film 20 yıla yayılan romantik bir aşk hikâyesini, uyuşturucu kaçakçılığının arka planında, geriye dönüşlerle anlatıyor. Jackie ile Clotaire’in tutkulu aşkları, 12 yıllık bir ayrılığı, sınıf farkları, şiddet, hapis hayatı, ihanet gibi engelleri rahatlıkla aşıyor.

Daha önce Gilles Lellouche ile ‘Le Grand Bain’de çalışan görüntü yönetmeni Laurent Tangy, Audrey Diwan’ın ‘Kürtaj / L’événement’, Valérie Donzelli’nin ‘Narsistle Aşk / L’Amour et les Forets’, Nicolas Bedos’un ‘Maskeli Balo / Mascarade’ ve Cedric Jimenez’in ‘BAC Nord’ gibi prestijli filmlerinde çalışmış yetenekli bir kameraman. Filmin zengin ve iddialı oyuncu kadrosunun başrollerinde, ‘BAC Nord’da kimyaları tutan Adele Exarchopoulos ile François Civil tekrar bir araya geliyor. Gilles Lelouch, Cedric Jimenez’in mükemmel aksiyon filmindeki rol arkadaşları (Exarchopoulos ve Civil’in dışında) Karim Leklou’ya da yeni filminde rol vermiş. Adele Exarchopoulos 2013 yılının Altın Palmiye Ödüllü ‘Mavi En Güzel Renktir / La Vie D’Adele’ ile filmin iki başrol oyuncusuna verilen iki Altın Palmiye Ödülü’nün biriyle taçlandırılmıştı.

Francois Civil ‘3 Silahşörler’in d’Artagnan’ı olarak tanınıyor. Çakma mafya babası La Bosse rolündeki Belçikalı karakter oyuncusu Benoit Poelvoorde’un 90 filmlik kariyerinde sayısız ödül var. Filmin yan rollerinde ünlü oyuncular var. Bunlardan biri, 70’in üzerinde filmlik kariyerinde, César Ödüllü deneyimli aktör Alain Chabat da var. Asterix serisiyle tanınan senaryo yazarı, aktör Alain Chabat filmde Jackie’nin dul, entelektüel babasını bilinen rahatlığıyla canlandırıyor. Clotaire’in anne-babasında Elodie Bouchez - Karim Leklou var. Jackie’nin kocasını yine César Ödüllü Vincent Lacoste canlandırıyor.