Geçtiğimiz hafta ülkesinin dışişleri bakanının Ortadoğu ziyareti sırasında, Paris’te gazetecilere konuşan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, “Bugün artık politik bir çözüme geri odaklanmamız ve Gazze’deki savaşın sürmesini sağlayan silah desteğini durdurmamız gerektiğine inanıyorum. Fransa bu noktada bölgeye silah satışı gerçekleştirmemektedir,” dedi.
Fransa, geçtiğimiz yıl 33 milyon dolarlık askeri ekipman satışıyla İsrail’in de birincil silah sağlayıcıları arasında bulunmuyor.
Fransız Inter Radyosu’na da bir röportaj veren Macron burada da sözlerini yineledi ve “Önceliğimiz savaşın daha da tırmanmasını engellemek olmalıdır. Lübnan halkı feda edilmemeli, Lübnan’ın yeni bir Gazze olmasına izin verilmemelidir,” diye ekledi.
Fransa, ülkenin Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot’nun İsrail’de son bulan dört günlük Ortadoğu gezisi ile bölgede diplomatik çabayı tekrar canlandırmaya çalışıyor.
Bundan sadece iki hafta önce Dünya Yahudi Kongresi (World Jewish Congress-WJC) Başkanı Ronald S. Lauder’ı Elysee Sarayı’nda ağırlayan Macron, bu buluşmada Fransız Yahudi Cemaati’ni etkileyen konuları, rehinelerin durumlarını ve İsrail ile Gazze meselesini masaya taşımıştı.
Toplantıda, Macron İsrail-Hamas savaşında bir çözüme varılmasına ve geri kalan tüm rehinelerin güvenli bir şekilde geri getirilmelerine verdiği önemi gündeme getirdi.
Macron İran’ın İsrail saldırısını kınayarak, Ortadoğu’daki askeri birliklerini İsrail’in güvenliğine verdikleri önemin göstergesi olarak harekete geçirdi.
Yahudi kurum Macron’u kınadı
Fransız Yahudi Kurumları Temsilciler Birliği (CRIF -Representative Council of French Jewish Institutions) ambargo teklifini kınayarak, “İsrail’in askeri mühimmata ulaşmasına engel olmak bölgede barışa doğru atılmış bir adım değil, Hamas ve Hizbullah’ın ellerini güçlendirir. 7 Ekim’deki saldırıda 48 Fransız öldürüldü ve 2 Fransız halen Hamas’ın rehineleri arasında. İsrail’in kendisini savunmasını sağlayacak malzemelere erişimine engel olmak, Fransa’yı da vuran terörizme katkı vermektir,” açıklamasını yaptı.
