İstanbul Modern, Türkiye´de fotoğraf tarihinin ustalarına ayırdığı sergilerine, fotoğraf sanatının en büyük ustalarından İzzet Keribar´ın ´Renklerin Yolculuğu´ ile devam ediyor.
5 Kasım akşamı, İzzet Keribar’ın 80’den fazla ülkenin değişik anlarını yansıttığı, arşivinden seçilmiş fotoğraflardan oluşan sergisi İstanbul Modern’de açıldı.
Küratörlüğünü İstanbul Modern Küratör ve Fotoğraf Bölümü Yöneticisi Demet Yıldız Dinçer’in üstlendiği sergide, Keribar’ın 1950’lerden itibaren Türkiye ve dünyanın çeşitli ülkelerine yaptığı seyahatlerde çektiği manzara ve portre fotoğraflarından oluşan renkli kareler yer alıyor. Her fotoğraf sizi bir öyküye sürüklüyor adeta.
Açılış konuşmasında Keribar: “Kariyerimin en anlamlı ve heyecan verici dönemlerinden birini yaşıyorum. Bir milyon 500 bin fotoğraf arasından seçerek yaptığımız bu özel sergi, sanat hayatımın farklı evrelerini simgeliyor. Her bir fotoğraf; anları, coğrafyaları, renkleri, duyguları ve farklı kültürel bağlamları bir araya getiriyor” dedi.
Altı bölümden oluştuğu belirtilen serginin ilk bölümünde, Keribar'ın 1950 yıllarından başlayarak,1952-55 yıllarında devam eden, eski İstanbul'un sokak hayatını ve 1956 yılında gönüllü asker olarak gittiği Güney Kore'de belgelediği fotoğraflar yer alıyor. Serginin ikinci bölümü, sanatçının 1980'lerden itibaren İstanbul'un farklı semtlerindeki günlük yaşamı yansıtıyor. Kasımpaşa sokakları, o günleri konuşarak anlatıyor sanki. Üçüncü ve dördüncü bölümlerde ise sanatçının Türkiye ve dünyanın farklı noktalarına yaptığı seyahatlerde doğa kendi gözünden yakalamış olduğu doğa ve şehir fotoğrafları var. Çeşitli çatılar, pencere kenarında sohbet eden o eski komşular; sihirli anları yakalayan bir göz ve deklanşörden çıkan sanat eseri. Beşinci bölüm ise, dünyanın çeşitli yerlerinde çektiği portrelerden seçilmiş. Serginin son bölümü ise kendi tabiri ile yarı soyut fotoğraflarını kapsıyor. Keribar gerektiğinde, yapay zekâyı da kullanmayı öğrendiğini anlattı. Sergideki bütün fotoğrafları ve 2010 yılında Paris’te, akşam vakti arka fonda, mavi lambacıkların sarkıtıldığı meşhur Champs Elysée Caddesinden geçenleri görüntülediği büyük fotoğrafı hayranlık içinde seyrettik.
Sanatçı, “60 yaşından sonra, bundan sonra sadece fotoğrafla yaşamaya devam edeceğim. dedim ve fotoğraf benim için bir hayat tarzı oldu. 2015'e kadar çok güzel fotoğraflar yaptık ama dijital makineler çıkınca artık herkes fotoğrafçı oldu. Fotoğrafla ilgili hâlâ yeni ve güzel hayallerim var. En çok yapmak istediğim şey, sahip olduğum deneyim ve bilgileri gençlere aktarmak. Onları fotoğrafa karşı heveslendirmek ve güzel fotoğrafçıların yetişmesine vesile olmak istiyorum.” diye konuştu.
Küratör Demet Yıldız Dinçer serginin İzzet Keribar'ın dünyasına bir ‘davet’ olarak yorumlanabileceğini söyleyerek, Keribar fotoğraflarının, renklerin uyum ve diyalogundan oluştuğuna dikkat çekti. Sergide sanatçının siyah beyaz fotoğraflarına da yer verdiklerini ifade eden Dinçer, “Burada İzzet Bey'in hem fotoğrafa ilk başladığı 1950'li yıllardaki İstanbul'a dair eserlerine hem de Kore'de bulunduğu dönemdeki üretimlerine yer verdik. Sergimizde izleyenlere, 'Keribar fotoğrafı' denilen şeyin içinde neler var, bunları göstermek istedik.” dedi. Dinçer, Keribar'ın arşivinin sanatseverlere İstanbul'un değişen hallerini görme imkânı sunduğunun altını çizerek, şu değerlendirmelerde bulundu: “Sanatçı, 1980'den itibaren daha sıkı bir şekilde fotoğraf çekmeye başlıyor. Fotoğraflarıyla bizlere İstanbul'la ilgili büyük bir hafıza ve arşiv sunuyor. Öte yandan Keribar, fotoğraflarında sadece İstanbul'u anlatmıyor. Seyahati de çok sevdiği için onun eserlerinde fotoğraf ve seyahati bir arada görmüş oluyoruz. Sanatçı, bu iki tutkusunu çektiği fotoğraflarla bizlere gösteriyor. Buralarda kent ve doğa manzaralarının yanı sıra portre üretimleri gerçekleştiriyor. İzzet Keribar, bir kuşağın fotoğraf hakkındaki ufkunu oluşturmuş bir sanatçıdır ve onu burada ağırlamak bizim için büyük bir anlam ifade ediyor. Sahibi olduğu Türkiye ve dünya fotoğrafları arşiviyle, fotoğraf dünyasında öne çıkan başarılı sanatçı, IFSAK'ın onur üyesi oldu. Yurt içinde ve yurt dışındaki fotoğraf yarışmalarında birçok ödüle de değer görülen Keribar, Uluslararası Fotoğraf Federasyonu tarafından 1985'te ‘AFiap’ (Sanatçı), 1988'de de ‘EFiap’ (Ekselans) unvanları ile onurlandırıldı.
Serginin açılışında düzenlenen basın toplantısında konuşan İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı da, “Dünyanın çeşitli ülkelerinde birçok sergi açmış, ülkemizde ve uluslararası pek çok ödül kazanmış olan İzzet Keribar’ın, sergide yer alan 120’nin üzerinde fotoğrafını İstanbul Modern’in 20. yılına armağan olarak müze koleksiyonuna bağışlamasından dolayı kendisine şükranlarımızı sunuyoruz” dedi.
İzzet Keribar ise: “Her fotoğrafçı bir müzenin koleksiyonuna girmeyi ister. Bu 120 fotoğrafında sergi bittikten sonra İstanbul Modern koleksiyonuna katılmasından daha doğal bir şey olamazdı. Bunu bir bağış olarak değil de İstanbul Modern’in bana sunduğu önemli bir hareket olarak görüyorum” dedi.
Sergi 25 Mayıs 2025’e kadar İstanbul Modern’de görülebilir.