Bir Bilgenin Ardından

Bir Bilgenin Ardından

Mahir Saranga

Toplumumuza ışık saçan, bilgelik ve mütevazılığın nadir bir sentezini temsil eden Hahambaşımız, her yaştan bireyle kurduğu samimi diyalogları, evrensel barış mesajları ve sonsuz iyimserliğiyle hafızalarımızda silinmez izler bıraktı.

Dünya liderleriyle gerçekleştirdiği görüşmelerden, çocuklarla paylaştığı samimi anlara kadar her ortamda doğal bir denge kurardı. 

Yeri geldi en karmaşık sorunlara çözüm önerileri sundu, yeri geldi hepimizi gülümseten hikayeler ve fıkralar anlatarak içimizi ferahlattı. Her konuşmasında kardeşliği, sevgiyi ve umudu vurgulayan, yüreklere dokunan bir liderdi.

Bilgeliğinin ardında her zaman güler yüzü, sıcak yaklaşımı ve samimi mütevaziliği saklıydı. 

İnsanlara güven aşılayan, sevgi dolu bakışı ve çözüm odaklı yaklaşımı, onu her zaman iyimserliğin sembolü yaptı.

Kendisini tanımış olmak, farklı vesilelerle bir araya gelmek benim için büyük bir onurdu. 

“Birlik olmadan sevgi eksik, sevgi olmadan barış eksik kalır” sözü bence yaşam felsefesini en güzel şekilde özetliyor.

Işığı daima yolumuzu aydınlatacak. 

Işıklar içinde huzurla olsun.

***

Avi Alkaş

Değerli Hahambaşımız sevgili Rav İsak Haleva (z”l)…

Öncelikle çekirdek ailesi ile başlayarak yakın çevresi, toplumu ve ülkesi için her zaman hizmete hazır, yardımsever ve samimi kişiliği ile önemli ve kıymetli liderlerimizden, hocalarımızdan, yol gösterenlerimizden biri olmuştur. Güleç yüzü, mizah dolu yaklaşımları, samimi kişiliği anılarımızda her daim canlı kalacaktır. Mekânı cennet yolu ışıklarda olsun.

***

Rav İsak Haleva ve İzmir

İzmir Musevi Cemaati Vakfı

Türk Yahudileri çok sevilen ve sayılan, cemaatiyle iç içe yaşayan, önemli bir din bilgini ve kıymetli bir eğitimciyi kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyor.

Her zaman güler yüzlü ve dost canlısı tutumuyla, sevgi ve hoşgörü iklimini yeşerten, Türkiye’deki tüm cemaat bireylerini sevgiyle kucaklayan, hayata ve geleceğe olumlu bakmayı benimseten yaklaşımıyla çocuk, genç, yaşlı herkesin gönlünde yer edindi.

Kendi ifadesiyle ‘hayatının en kıymetli varlığı’ sevgili eşinin İzmirli olması sebebiyle İzmir’i her zaman farklı bir yerde tuttu. İzmirlilere hitaben “İyi ki bana bu kızı verdiniz, dünyaya bir daha gelsem yine onunla evlenirdim” diyerek eşine sevgisini her fırsatta dile getirdi. İstanbul’da evini İzmirli gençlere her Şabat açan, gelen İzmirliler sayesinde eşinin yüzünün daha çok güldüğünü vurgulayan çok sevgili Rav İsak Haleva, büyük bir Rav olmanın yanında çok iyi bir baba ve her Yahudi’ye babalık yapan müstesna bir kişilikti. İmkan bulduğu her fırsatta İzmir’i ziyaret ederek, İzmir Musevi Cemaatinin sorunlarıyla yakından ilgilenerek her zaman büyük destek verdi.

İzmir’de katıldığı toplantılarda Yahudi kimliğine sahip çıkmayı, geleneklerimizi korumayı ve İzmir Yahudi Mirasının önemli kıymetleri olan sinagogları doldurmamızı öğütler, sayıca azalan cemaatimize moral ve umut aşılardı. İzmir’de bat-mitzva törenlerinin başlamasına öncülük etti ve bizzat ilk törene katılarak İzmir Cemaatini onurlandırdı. 

Tutkuyla bağlı kaldığı Tora öğrenme yolunda ışık vermeyi hep ilke edindi. İzmir Cemaatine tüm dini konularda sadece rehberlik etmekle kalmadı öğretileriyle hayatlarımızı zenginleştirdi.

Rav Haleva İzmir ve İzmirlileri hep çok sevdi; İzmir de onu her zaman sevgi, saygı ve güzel hatıralıyla yad edecek.

Işıklar içinde uyusun. Baruh Dayan Ha-emet.

Fotoğraf: Moşe Levi, Hahambaşımız Bet İsrael Sinagogunda

***

Her zaman farklılıklarımızdan çok ortak bağlarımızı vurgulardı

Rav Mendy Chitrik

Hahambaşımız Rav İsak Haleva'yı זכרונו לברכה son yolculuğuna uğurladık. Ardında, kişisel sıcaklığı, bilgeliği ve makamının büyük vakarıyla sayısız hayata dokunmuş bir liderin anısını bıraktı. Hahambaşılık makamı, Türk Yahudi yaşamında yüzyıllardır en saygın kurumlardan biri olmuştur. Kudüs'teki Porat Yosef Yeşivası'ndaki eğitim yılları dünya görüşünü derinden şekillendirdi. Bu değerli öğrenim deneyimlerini ve Sefarad mirasıyla geleneğine derin bağlılığını, karakteristik tevazuuyla sohbetlerimize sık sık taşırdı.

Aşkenaz Cemaatinin hahamı olarak, bu köklü ve saygın topluluk içinde geçirdiğim yaklaşık 25 yıl boyunca, Haham Haleva’nın kişisel sıcaklığının ve birliğe olan bağlılığının insanlara nasıl anlamlı şekilde dokunduğuna tanık oldum. Bakış açıları farklılaştığında bile karşılıklı saygı her zaman üstün geldi; kendisi burada yüzyıllardır gelişen zengin Sefarad geleneklerinin gururlu bir koruyucusu olmayı sürdürdü. Cemaat üyeleriyle kişisel ilişkiler geliştirmede özel bir yeteneği vardı, her zaman farklılıklarımızdan çok ortak bağlarımızı vurgulardı. Nazik rehberliği, değişen zamanlarda topluluğumuzun birliğini korumaya yardımcı oldu ve tüm Yahudi toplumunun temsilcisi olarak konumunu vakarla taşıdı. Özellikle, kendisinin başkanlık divanı üyesi olduğu İslam Ülkeleri Hahamlar İttifakı kapsamında 2020’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmemizde sergilediği vakar ve diplomatik bilgeliğe tanık olmuştum.

Oğlum Yuda’ya Aşre’de hazan olarak görev yaptığı için yüz dolar ödül vermesini hiç unutmayacağım - bu jest, topluluğumuzun her üyesinin, genç yaşlı demeden, ortak geleneğimizde hayati bir yeri olduğuna dair inancını yansıtıyordu. Bugün, Yuda'nın Şişli Sinagogu'nda düzenli olarak Tora okuması, Haham Haleva'nın özenle dokuduğu birlik dokusunun ipliklerinden biri olarak duruyor. Espri anlayışı, sıcaklığı, bilgeliği ve topluluğumuza olan adanmışlığı sonsuza dek bizimle kalacak.

יהי זכרו ברוך.

Ke su alma repoze en Gan Eden Amen!

***

Toplumunun tarihine altın harflerle yazıldın

Deniz Baler Saporta

Sevgili Hahambaşım, değerli büyüğüm, her günkü hitabetimle… Günaydın Rabi…

Bir gün bu yazının zamanı gelecekti ama yine de bu kadar hızlı olacağını hiç beklemiyordum. Daha dün gibi koridordan yavaş yavaş geldiğin ve masamın önündeki meşhur tekerlekli iskemleye oturup geri geri kaydığın anlar…ve “Bak hanuma, sana bugün yakaladığım başka bir hikayeyi anlatayım...” her seferinde Tora’dan başka bir pasukla konuyu günümüze bağlar ve her seferinde günümü aydınlatırdın… Son 25 yılımı şekillendiren, rehberlik eden, neşe katan ve pozitif enerjisi ile en sıkıntılı zamanlarımızı bile rahatlatan sevgili Rabimiz seni çok özleyeceğim, hepimiz çok özleyeceğiz… Herkese dokundun, herkesi kucakladın, hep birlik olmamız için hayatını adadın; her an kim bir konu açsa hep o anda “Hahambaşı böyle derdi” deyip anıyoruz seni ve anacağız da.. Türk Yahudi Toplumunun tarihine altın harflerle yazıldın. Oralardan bizi gözetmeye ve ışığını yollamaya devam edeceğine eminim…

Nafşo Betov Talin Vezaro Yiraş Aarets.

***

Onun mirası, iyiliğin, hoşgörünün ve derin insan sevgisinin simgesidir

Fakirleri Koruma Derneği

Fakirleri Koruma Derneği olarak, Rav İsak Haleva’yı yalnızca bir lider değil, insanlığın özüne dokunan derin bir bilgelik ve sevgi kaynağı olarak anıyoruz. Onun yaşamı, inançla yoğrulmuş, ancak her şeyden önce insan olmanın en yüksek erdemlerini barındıran bir yolculuktu.

Rav Haleva, hayatın karmaşası içinde sakin bir liman gibiydi. Siyasi çalkantıların ortasında, her sözü, her duruşu, huzurun ve çözümün simgesiydi. O, içsel dinginliğini, çevresindeki gerginliklerin ve zorlukların tam ortasında bile koruyarak, insanlara sadece çözümler değil, aynı zamanda umut sunardı. Çatışmalar arasında kurduğu köprüler, onun yalnızca bir dini lider değil, aynı zamanda toplumsal bir uzlaşma elçisi olduğunu gösteriyordu.

Onun enerjisi yüksekti, her zaman bir hedefe, bir amaca yönelmişti. Hareketliydi, kendini her an hayata adamıştı. Gözleri her zaman parlak, her zaman gülerdi; bakışlarındaki canlılık, bir sıcaklık ve samimiyet taşırdı. İyiliği, kendisini tanıyan herkesin gözlerinde apaçık bir şekilde okunurdu. Çünkü o, kalbinin derinliklerinden gelen sevgi ve şefkati, gözlerinin parlaklığında çevresine yayıyor, herkese bir parça umut sunuyordu.

Rav Haleva, sevecenliğiyle tanınırdı. Herkesle, her koşulda ve her şartta sıcak bir bağ kurar, insanları oldukları gibi kabul ederdi. Bu samimiyet, ona yalnızca bir liderin değil, bir dostun ve rehberin de özelliklerini kazandırıyordu. Gençlerle kurduğu yakınlık, onların hayata güvenle bakmalarını sağlarken, her yaştan insanı dinler, onların kaygılarına ve sevinçlerine eşlik ederdi. Onun sıcak gülüşü, insanları rahatlatır, en derin yalnızlıkları bile eritir, çevresindeki herkesin bir parçası olmasını sağlardı.

Esprili ve neşeli kişiliği, yüzlerde tebessüm bırakırken, aynı zamanda hayatın en zor anlarında bile derin bir anlam taşırdı. Mizahı, sadece geçici bir eğlence değil, bir derinlik, bir öğretidir. Her espri, gerçeğin bir parçasını daha açığa çıkarır, bir insanlık dersine dönüşürdü. Bu özellikleriyle, zaman zaman ciddi bir liderlik rolü üstlense de her zaman insan olmanın saf ve derin yönlerini ön planda tutardı.

Türk Yahudi Toplumunun Hahambaşısıydı, ancak bizler için sadece bir dini lider değil, aynı zamanda kalpten sevilen, herkese ulaşan ve sonsuz bir şefkatle kucaklayan bir insandı. Rav Haleva’yı hepimiz, yalnızca bir lider olarak değil, aynı zamanda sevgisiyle kalbimizdeki en değerli yerlerden birine sahip olan ‘Amore’miz olarak hatırlayacağız. O, sevginin gücünü, hoşgörünün derinliğini ve insan olmanın en saf halini bizlere her zaman hatırlattı.

Rav Haleva’nın mütevazılığı, onu her yönüyle eşsiz kılan bir başka önemli özellikti. Yardıma ihtiyacı olanlara gösterdiği şefkat, onun sadece dini bir lider değil, insanın ruhunu derinden anlayan bir dost olduğunu ortaya koyardı. Kendi rahatlığını, başkalarının huzuru için bir kenara bırakacak kadar içsel bir güce sahipti. O, yalnızca bir lider değil, tüm toplumun sorumluluklarını omuzlayan bir insandı.

Hayatını insanlığa hizmete adayan Rav İsak Haleva, geride yalnızca bir liderlik mirası bırakmadı; onun mirası, iyiliğin, hoşgörünün ve derin insan sevgisinin simgesidir. Fakirleri Koruma Derneği olarak, Rav Haleva’nın ışığından ilham alarak, toplumsal dayanışmayı, barışı ve insanlık değerlerini yaşatmaya devam edeceğiz. O’nun hatırası, sadece geçmişin değil, aynı zamanda geleceğin de rehber ışığı olacaktır.