Kişisel gelişimin meyveleri

Kabala, varolan her şeyin kendisinden ötesine (köklerine) işaret eden bir dünya görüşüdür. Kabalistik dünyada her şey basitçe hem olan şeydir hem de başka bir şeyin metaforudur. Metaforlar endüstride, psikoterapide, sanatta ve felsefede problemleri yaratıcı bir şekilde çözmek için kullanılır. Neden derinleşen ruhsal farkındalık arayışında kullanılmasın? Bu metaforik tikkun´un güzelliği sayesinde kendimizi farklı bir şekilde görebilir ve belki de kırık kaplarımızı düzeltmeye başlayabiliriz.

Moşe PASENSYA Kavram
19 Mart 2025 Çarşamba

Eretz Yisrel'in meyveleri (Nar, İncir, Hurma... /Devarim 8:8) farklı gerçeklik seviyesine (Briya, Yetzira, Asiya) karşılık gelir ve buna fiziksel yapıları neden olur. Klipot adı verilen ve ‘kabuklar' anlamına gelen Yahudi Kadim Bilgeliğinin derin fikriyle ilgilidir.

Bu kabuklar kişi ile Tanrı arasında ruhsal bir bariyer görevi görür. Sadece kutsallığı baltalamakla kalmaz, aynı zamanda daha güçlü ve daha ölümcül olmak için bundan (kutsallıktan) beslenirler.

Bu nedenle Klipotların İlahi haklarından daha fazlası ile ‘beslemesini’ engellemeye çalışırız. (kabuk meyveyi (özü) korumak için gereklidir). Tora bilgeliği ve kutsama (braha) ile yarattığımız kutsallık (keduşa) buna yardımcı olur.

Eretz Yisrel'in meyveleri bu fikri yansıtır. Bu meyveler, ilişkili oldukları ruhsal bilinç seviyelerini temsil ederler. Bir meyve ruhsal alemde ne kadar aşağıdaysa, Klipot'u da o kadar güçlüdür.

İbranice ‘P'RI’ genellikle ağacın ‘meyvesi’ anlamına gelir (Bereşit 1:12). Ancak sözcüğü seslendirme noktalarını (nikudim) kaldırarak okursak, ‘yaratıcı gücü’ ifade eder. Örneğin, ‘P’Rİ HaBeten’ rahmin meyvesi, yani çocuklar anlamına gelir (Bereşit 30:2).

Adam HaRişon'a sadece bir aile kurması söylenmedi. Ondan ‘meyveli’ olması istendi. Bizler ‘Hayat Ağacı'nın değerli meyveleriyiz.

Bu meyveler hangi erdeme göre seçildi? 

Nar (Hod): Cilalı kırmızı dış yüzeyi, lezzetli kırmızı ve pembe mücevher benzeri tohumlarıyla nar masada çekici görünüyor. Ancak özünde yatan Yahudi sembolizmini keşfetmek daha da büyüleyici.

Yahudi narları

Granada, Müslüman geçmişi ve mirası (Elhamra ve Nasrid Sarayları) ile bilinir. Ancak, Yahudi geçmişi bugün bile gölgede yaşıyor. Şehir adını tam olarak Yahudilere borçludur. Zira öncesinde İliberis veya Florentia olarak bilindiğini lütfen hatırlayın.

Bazı bilimsel hesaplara göre, 8. yüzyılda İspanya'ya seyahat eden Müslüman tüccarlar, yakut kırmızısı meyve yetiştiren bir bölgeye yerleşmiş Yahudi cemaatini buldular. 

Tüccarlar bölgeye ‘Yahudilerin Narları’ anlamına gelen ‘Gharnata (Garnata) al Yahud’ adını verdiler ve daha sonra kısaltılmış Granada'ya dönüştü.

İsrail Diyarı'nın kutsandığı yedi türden biri

Devarim Kitabı, narlardan ‘Kutsal Topraklar’ın meyvelerinden biri olarak bahseder ve meyvenin Yahudilikte öne çıkmasını sağlar. Bene-YisraEL onu tapınaklarda (Bikurim), dua zamanlarında sunulabilecek yedi özel meyveden biri olarak görür.

Yüzyıllardır Sefarad Roş Aşana sederinin bir parçası olan sihirli narlar için anlamlı bir kutsama söyleriz. "Yüce Tanrı’m, faziletimizin bir narın [tohumları] kadar artması senin dileğin olsun." Narın tohumlarla dolu olması gibi, biz de iyiliklerle dolu olmayı arzu ederiz.

Çünkü ilk Yahudiler her narın tam olarak 613 çekirdeği olduğuna inanırlardı. Bu da Tora’daki emir veya ‘mitzvot’ sayısıyla aynıdır. Dişi bir meyvedir. Yahudilikte bilgi ve doğruluğu temsil ettiği için adaletle ilişkilendirilir. Bu nedenle yargı günü olan RoşAşana Bayramında nar kırarız. Bu arka plan gözönüne alındığında;

Bu meyveye duyulan kalıcı hayranlığın kaynağı nedir? 

Bir insanın ruhu 613 egoist arzudan oluşur. Yahudi Kadim Bilgeliğini çalışarak ışığı kabımıza alabilir ve bunları onarabiliriz. Böylece ‘komşunu kendisi gibi sevme’ niteliğine ulaşabiliriz. Bu, arzularımız ve hayatın basit gereksinimleri (yaşam şeklimiz) arasında sağlıklı bir denge kurmamızı gerektirir. Bu, başkalarında sevgiyi aramadan önce kendimize olan sevgiyi ve saygıyı yeniden kazanma zamanını temsil eder.

Kral Süleyman tarafından MÖ 10. yy inşa edilen 1. Tapınağın girişinde duran Boaz ve Yachin olarak bilinen iki sütunun başlıklarını onların imgesi süslüyordu (I Krallar 7:13-22). Her biri ikiliğimizi ve birliğimizi sembolize etmek üzere sütun başlarına iki yüz nar deseni oyuldu. 

Boaz (sol sütun) Ay’ın ‘dişil gizemlerini’ temsil ederken, Jachin (sağ sütun) Güneş’in ‘eril enerjisini’ temsil ediyordu. Mısır Çıkışı YisraEL’e gündüz yol gösteren ‘bulut’ (düşmanlarından gizleyen) ve gece onları aydınlatan ‘ateş’ (koruyan) sütununa benzer (Şemot 13:21)

Yahudiler meyveyi ‘Bir ve çokluğun /parça ve bütünün’ simgesi haline getirdiler. Hepsi göz önüne alındığında yaşam ve ölüm, doğurganlık ve kısırlık, çocukluk ve annelik arasındaki döngüsel, ikili ilişkileri sembolize ediyor.

İNCİR (Netzah): İncir ağacı, YisraEL’deki diğer ağaç meyvelerine kıyasla benzersizdir. İnanılmaz derin renkleri, ayırt edici şekli ve muhteşem yumuşak kokusu ile farklıdır.

İncir aslında bir meyve değildir. Bir incir yediğinizde aslında etli bir iç çiçek kümesi yiyorsunuz! Gerçek meyve bu tohumlardır. Yüzlerce minik çiçek barındıran içi boş bir yapı. İncir sadece dişi çiçekler içerir ve tozlaşma olmadan da çoğalabilir. 

İncir çok az besine ihtiyaç duyar ve bu nedenle en umulmadık yerlerde bile büyüyebilir. Köklerinden bir damla su bulabildiği sürece, incir ağacı pek çok farklı toprakta yetişebilir. Tıpkı Bene-YisraEL gibi.

Bir metafor olarak incir

İncir ağacı ve meyvesi, ‘Te'enah’ ile belirtilir (Hakimler ix. 10); ağustos ayında olgunlaşan incirleri ifade eder. Mart veya nisan aylarında ortaya çıkan ve haziran ayında olgunlaşan ilk incirlere ‘Bikkurah’ denir. ‘İlk olgun incir’ (Hoşea ix. 10) kış aylarında ağaçta kalanlara "Pag" denir.

Buradaki önemli nokta, Tora’nın bu nitelikleri Bene-YisraEL halkıyla ilişkilendirmesidir.

Yenmeyen hasat, yeşil veya kış incirleridir. Erken büyüyen bebek incirleri olarak bilinir. Küçük, olgunlaşmamış, şekersiz, yenmeyen meyvedir (Yer 29.17).   Yaratılıştaki ilk ‘kabuğu’ (Kelipot) Adem ve Havva’yı temsil eder.    

Erken hasat (ilk olgunlaşma); Yazdan önce ilk meyve - çok iyi incir (Hos 9.10), en iyi tadı olan mahsul (haziran-temmuz). Atalarımız Avraam, Yishak ve Yaakov’u temsil eder. Yaz mahsulünün ilk meyveleri olan en iyi incir olarak görülür.

“YisraEL’in Ataları incir ağacının ilk meyvesi gibiydi” (Hoşea 9:10). İncir ağacının meyvesi, Tora'da İsrail halkının ruhani durumunu simgelediği için pek çok kişi bu yaklaşan ‘yaz mahsulünü’ Bene-YisraEL’in yenilenmesi olarak görür.

Ana hasat; Ana üründür (ağustos-eylül). İncir mevsimi olarak tabir edilir (Hakim 9.11).  YisraEL halkını temsil eder. Kış kullanımı için kuru hale getirilir (1 Sam 25.18). İncir ağacının yok edilmesi, Tanrı'dan bir ceza olarak kabul edildi (Mez. 33). 

Kutsal Kitap bu çağın sonunda Bene-YisraEL’in incir ağacı gibi 'çiçek açıp tomurcuklanacağını' ve 'yeni yapraklar vereceğini' ve bunun Maşiah’ın gelişine bir işareti olacağını söylüyor. Basitçe söylemek gerekirse, Tora dünyadaki son olaylarının modern İsrail ile yakından bağlantılı olacağını söylüyor.

Kişinin olgunlaşma sürecine paralel olan bir büyüme süreci vardır. Yani hepsi aynı anda olgunlaşmazlar çünkü meyvesini tek seferde vermez. Çoğu ağacın meyvesi bir kerede hasat edilirken, incir ağacının meyvesi her seferde azar azar hasat edilir. Bugün biraz, yarın biraz şeklinde. Bu nedenle ağaçta her zaman yemeye uygun bir miktar incir vardır.

HURMA (Malhut)

Yahudi bir tarihçi olan Flavius Josephus, kendi zamanında (MS 1.yy) Eriha yakınlarında, Celile gölü çevresinde, Zeytin Dağında ve Kudüs'ün içinde ve çevresinde hurma bahçeleri olduğunu yazdı. 

Hurma, Kutsal Kitap’ta Bene-YisraEL’in ulusal sembolü olarak kabul edildi. ‘Hurma Ağaçları Şehri’ – Tanrı’nın Avram, Yishak ve Yakov’a “Onu soyuna vereceğim” diyerek yemin etmiş olduğu ülke budur (Devarim 34:3-4).

Hurma ağacının nereden geldiği bilinmiyor. Yaygın olarak yetiştirilmesine rağmen, gerçekte vahşi bir bitki ve doğa harikası olan hurma ağaçlarının meyve vermesi yaklaşık beş yıl sürer, ancak yüz yıl kadar yaşar. 

Eaine Solowey 1960'larda Yale Üniversitesi'nde 2000 yıllık antik bir tohumu filizlendirmeyi başararak ‘Methuselah Palmiyesi’ adında küçük bir ağaç oluşturdu. 

Sukot Bayramı’nda İsraeloğulları hurma, mersin ve söğüt dallarını sağ eline ve görkemli ağacın meyvesini (Etrog/Citrus medica) sol eline alarak sallar ve 7 gün boyunca geçici çadırlarda yaşarlardı. Bu bir sevinç zamanıydı. Yılın hasadı güvenle toplanmıştı ve sallanan hurma dalı neşe ve barış sembolü oldu (Vayikra 23:40).

Bir bitkinin güneş ışığını alıp onu enerjiye ve nihayetinde meyveye dönüştürdüğü fotosentez süreci, bize Aşem'in ve Tora'nın ışığını nasıl alabileceğimizi ve onları içimizde derinlerde dönüştürerek meyvesini nasıl vereceğimizi öğretir.

İlham ve anlayış

İbranice hurma (Tamar) - Güneş (Şemeş) ile 640 olan aynı sayısal değeri paylaşır. Aşem'in ve Tora'nın ışığını aldığımızda ego ve art niyet kuvvetlerinin gücü zayıflar. Böylece ışık damarlarımızda akmaya başlar ve ruhumuz şeffaf hale gelir.  

İbranice Palmiyenin adı tamar kökünden gelen 'dik durmak' anlamına gelir. Deborah'ın mahkeme salonu bir hurma ağacının altındaydı ve bu nedenle tamar ‘doğruluğun’ bir sembolü haline geldi (Hâkim 4:4–5). Doğruları simgelemek üzere Kutsal Yazılarda yer alır. Ruhsal olarak verimli olan kişilerdir. Ve O’nun Hayatı ‘Söz’de kök salmıştır denir. Tanrı'nın Sözü, hayat suyundan içmek ve ruhen bereketli olmaktır.

"Doğru kişi hurma ağacı gibi serpilir, Lübnan'da sedir ağacı gibi büyür" (Mezmurlar 92:13). "Salih hurma gibi yeşerecek " denilen salih kişi olan tzaddik'i sembolize eder (Mezmurlar 92:13). 

İki tür tzadik (doğru insan) vardır. Aralarındaki fark: Hurma, “Meyve verir”. Ancak, Sedir “Meyve vermez”.

Kişi sürekli olarak Tanrı ile deveikut (bağlılık) halindedir ve üzerine düşen hizmeti yerine getirir. Ancak o, başkaları için değil, sadece kendisi için bir tzadiktir. Yani, kendi doğruluğu başkalarını etkilemez. Meyve vermez. Başkalarını iyiliğe döndürmez. Noah gibi üşüyünce palto giyerler.

İkinci tür Tsadik meyve veren bir hurmaya benzetilir. Hurma gibi gelişmeye açık olandır. Avram üşüyünce küçük bir ateş yakar, böylece hem kendisi hem de etrafındakiler ısınır. Değerli Kardeşlerimle birlikte yaptığımız Yahudi Kadim Bilgeliği çalışmaları bu ateşi simgeler.

Dilerim ki birgün sizler de kendi ateşinizi yakıp başkalarını ısıtma şansına erişirsiniz. 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün