Havai fişekler yok!

Joelle PİNTO Köşe Yazısı
30 Aralık 2020 Çarşamba

“Yeni yıla nasıl girersen öyle geçer” lafı bana biraz batıl inanç gibi gelen, çocukluğumdan beri haz etmediğim bir laf. Hayatımızda geçirdiğimiz en değişik senelerden biri olan 2020 yılı, sonunda bu sevimsiz lafın geçersizliğini ispatladı. Yılbaşı gecelerinde çok eğleniyor ve çok mutlu olmamız gerektiğini bilinçaltımıza kodlayan bu batıl inanç bu sene sona erdi. 2019’u 2020’ye bağlayan gece, gerek evde gerek sokaklarda, gerekse farklı bir mekânda kutlamayı seçen hepimizin farkında olmadığımız çok büyük bir lüksü vardı; aile, arkadaş, sevgili kiminle istiyorsak yan yana kutlayabilmek. Ancak yıla nasıl başladıysak öyle gitmedi, yılın başında ne olduğunu, nasıl yayıldığını, bizi nasıl etkileyebileceğini bilmediğimiz bir virüs Wuhan’dan başlayarak İstanbul’a kadar gelip bütün dünyayı sardı. 

Mart ayının başında ülkemizde de görülmeye başlayan korona virüsü bir süre tek düşündüğümüz konu haline geldi. “Maske, mesafe, hijyen” üçlüsü kulağımıza kalıcı bir dövme kadar kazındı. Kucaklaşmayı, tokalaşmayı, olduk olmadık yerde herkesle yanaktan yanağa öpüşmeyi seven bir toplum olarak birdenbire insanlara yaklaşamayan, elini sıkamayan, ellerini dezenfekte etmekten tahriş eden, sevdiklerimizin sağlığı için hep endişelenen, medikal maskesiz sokağa adım atamayan kişiler haline geldik. Kesinlikle yıla başladığımız gibi devam etmedik.

***

Değişik ülkelerin değişik yeni yıla girme gelenekleri var. Çoğu ülkede ünlü meydanlarda havai fişeklerle karşılanır yeni yıl. Bu sene bu gelenek biraz sakat, zira kalabalıklar süper bulaştırıcılar demek olduğundan COVID ve havai fişekler birlikte riskli. Bu sene İspanyolların ve Brezilyalıların gelenekleri yılbaşı gecesi evde pandemi kaygısı olmadan uygulanabilir. Brezilyalılar yılbaşı gecesi mercimek yermiş. Mercimek parayı, bereketi, refah ve iyi bir yılı temsil ediyor. İspanyolların ise saat gece 12’yi gösterdiğinde 12 adet üzüm yemesi de benzer bir mantık, 12 üzüm 12 şanslı ayı temsil ediyor.  

Benim yeni öğrendiğim ve çok hoşuma giden bir gelenek ise bazı Güney Amerika memleketlerinde 31 Aralık gecesi boş bir valizle yürünmesi. Başta kulağa saçma gelse de, valiz maceralarla dolu bir yılı temsil ediyor. Seyahat etmeyi çok seven ve çok özlemiş biri olarak, bu geleneği bu sene ve her sene deneyebilirim. Havaalanlarındaki uzun kuyrukları bile özlemiş biri olarak, pandeminin biteceği ve farklı coğrafyalardaki sevdiklerimizle kavuşacağımız günleri iple çekiyorum.

***

2021 yeni bir başlangıç. Bu yılbaşı akşamı ilk hedefimiz havai fişekleri seyretmek değil kendimizi ve çevremizi sağlıklı tutmaya çalışmak. Alıştığınızın dışında, biraz daha yalnız veya biraz daha sakin geçirebilirsiniz. Aylardır evden çalışabilme veya evde kalabilerek kendinizi korona virüsten koruyabilme şansına sahipseniz eğer, zaten bir noktadan sonra çarşambanın pazardan, pazartesinin yılbaşı gecesinden çok da farkı kalmıyor. Bu sene 1 Ocak’a havai fişeklerle giremeyebiliriz, ama önemli değil çünkü yıl nasıl başlıyorsa öyle gitmiyor! Her şeyden önce sağlıklı, mutlu, huzurlu bir 2021 olsun. Seneye tüm sevdiklerinizle hep beraber girebilmeniz dileğiyle…

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün