Kronik bayram şikayetçileri

Joelle PİNTO Köşe Yazısı
28 Temmuz 2021 Çarşamba

Bayram tatilinin başından beri, hatta dokuz günlük tatil başlamadan bile tatille ilgili şikayetler duymaya başladım. “Bayramda Bodrum’a, Çeşme’ye gidilmez”, “Büyükada’da adım atacak yer kalmadı”, “Çeşme’de beachler çok pahalı”, “Bodrum çok kalabalık”, “Hava çok sıcak”, “Boş şezlong yok” ve benzeri şikayetlerle dolu bir liste… Çevremdeki bayram şikayetçileri bana kısa bir süre önce NBC’nin web sitesinde okuduğum bir yazıyı hatırlattı. Julie Compton kaleme aldığı ‘Kronik şikayetçi misiniz?’ adlı yazıda Dr. Guy Winch ve kitabından bahsediyor. Dr. Winch’e göre insanların şikayet etmesinin nedeni beklenti ve gerçek arasındaki büyük fark. 

***

Bayram tatilleri söz konusu olunca, beklenti ve gerçeklik arasında büyük bir farkın gerçekten olmadığını düşünüyorum. Bayramlar biraz içimizdeki şikayetçi ruhu açığa çıkarırken, biraz da nazımızı çeken sevdiklerimize ‘dırdırlanma’ fırsatı veriyor. Bayram tatilini Bodrum’da geçirmek istediğinizi varsayalım. Normal bir haftaya göre çok daha dolu olacağı, fırsatçı havayolu şirketlerinin biletleri en az iki misline satacağını, arabayla yolculuk etmeyi tercih ederseniz dönüş yolunda inanılmaz bir trafiğe yakalanacağınız gitmeden bildiğiniz konular. Lokantalarda rezervasyonsuz yer bulma şansınız az olduğu, plajlarda şezlong kalmayacağı, konforlu ve müzikli bir beach club’a rezervasyonsuz giderseniz girmekte problem olacağını ve içeri girerseniz fiyatların uçuk olacağını bildiğiniz gibi.  Dolayısıyla Bodrum merkezde tıklım tıkış yürüdüğünüzde, bayıltıcı sıcaklarda trafiğe takıldığınızda, beach clublarda bir şezlonga 200 küsur lira yazıldığında, maskesiz insanların her tarafta gezdiğine dair şikayet etmemek gerek; çünkü beklentiyle gerçek arasında aslında büyük bir fark yok. 

Hem Bodrum ve Çeşme’nin pahalılığından, beach clublarından, maskesizlerinden, kalabalığından kronik biçimde şikayet edip, hem de her uzun bayram tatilini orada geçirmeyi inatla tekrarlayanların, çok da şikayet etmemesi gerektiğini düşünüyorum. Çoğunluğun tatil yaptığı yerde tatil yapmayı Z kuşağının FOMO (fear of missing out) yani bir şeyleri kaçırma korkusuna bağlıyorum. Bazı senelerde ben de bu tuzağa düşüyorum; özellikle de pandemi yüzünden evde kaldığımız uzun kışlardan sonra yaz günlerini elimden geldiğince dolu geçirmeye çalışıyorum. Ancak Bodrum’a gittiysem trafikler başlamadan iki gün önce dönmeyi, rezervasyonsuz bir yere gitmemeyi, gideceğim mekanların yemekleri ve fiyatları hakkında bilgi sahibi olup ona göre gitmeyi seçiyorum. Eğer işiniz müsaitse ‘bayram tatili’ furyasına hiç girmemenizi öneririm, ama çoğunluğun iş günleri konusunda esnekliği olmadığından, biraz araştırma yaparak tatile çıkılmasını ve kavimler göçü kıvamındaki karayolu trafiklerine girmeden 2-3 gün önce dönmelerini tavsiye ederim. Türkiye’de ziyaret edilebilecek birçok güzel tatil beldesi var, yeter ki bu herkesle aynı yerde olma ve kusursuz Instagram anları yakalama hevesimizi bırakalım.

Bayram tatillerinden erken dönmek, size ailenizle ve sevdiklerinizle de biraz zaman geçirme fırsatı verebilir zira bu yoğun tempolu hayatta kronik şikayetler değil, keyifli sohbetler hepimizin ihtiyacı olan… 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün