Hanuka çocukluğumdan beri en sevdiğim bayramımızdır. Mucizevi tarihi, Hanuka mumlarının ışıltısı, evlere verdiği pozitif enerjisi her zaman hissedilir. 28 Kasım akşamı Hanuka’nın ilk mumunu yakarak, evlerimizdeki ışıltısını hissetmeye başladık. Yine 28 Kasım akşamı The Jerusalem Post Gazetesi’nde, “COVID Omikron varyantına karşı Hanuka ruhuna ihtiyacımız var” başlıklı bir yazı görünce okumadan geçemedim. Ne de olsa geçtiğimiz haftanın ana konularından biri yeni çıkan COVID varyantı Omikron, bir diğeri de çoğumuzun yine COVID sebebiyle ailelerimizden ayrı kutlamaya başladığımız Hanuka bayramı idi.
***
The Jerusalem Post’taki yazıda, Hanuka kelimesinin ‘adama’ anlamına geldiğini ve bu yıl Omikron ve genel olarak COVID’in yayılmaması için elimizden geleni yapmaya kendimizi adamamız gerektiğinden bahsediyor. Gerekli olan tüm önlemleri almamız gerektiğini, maske, mesafe kullanımı önemini, kalabalık ortamlar yaratmamak gerektiğini vurguluyor. Aşının da bir hediye olduğunu, bu hediyeyi geri çevirmemek gerektiğini anlatıyor. Bir doktor olmadığımdan aşı olun veya olmayın diyemem, köşe yazımda sağlık tavsiyesi vermek haddime değil. Özellikle de kronik bir hastalığınız veya alerjileriniz varsa herhangi bir ilaç veya aşı öncesi mutlaka doktora danışmanız gerektiğini hatırlatmak isterim. Ancak kendim aşıya inandığımdan, ben aşı olmayı seçtim. “Aşı olanlar da COVID oluyor” cümlesine cevabım da kendi çevremde iki doz aşı sonrası COVID geçirenlerin, hastanelik olmadan çok daha tehlikesiz geçirdikleri. Tabii ki bu bir istatistik değil, kendi çevremdeki gözlemlerim.
***
Aşı olmayı seçseniz de seçmeseniz de Bu Hanuka Bayramı’nı COVID’i yaymamaya adamak güzel bir fikir. Havaların soğumasıyla biraz daha fazla iç mekanlara kayan görüşmelerimizde, maske, mesafe, hijyen ve aşı seçimlerimize biraz daha dikkat etmeye kendimizi adarsak, en ışıltılı, en mucizevi bayramlarımızdan Hanuka’yı gelecek sene geniş ailemizle kutlama şansımız artar. Bir de yazıda bahsedilen lokal yani mahallemizdeki işletmelere destek olma konusu var ki, o da COVID’e karşı ekonomik savaşta çok önemli. Her ne kadar internette çoğu ürünün en ucuzunu bulmak mümkün olsa da, mahallemizin esnaflarının kepenk kapatmaması için ufacık destekler bile çok önemli.
***
Fenike alfabesinden türetilmiş Yunanca harfler hakkındaki bilgim geçen seneye kadar matematikte kullanılan ve geçmiş seyahatlerimden aşina olduğum epsilon, delta, alfa, beta, sigma gibi harflerle sınırlı kalsa da maalesef şu sıralar COVID yüzünden Yunan alfabesini yarılama yolundayız. Olmayacağını bilsem de ‘Omikron’un son öğreneceğimiz harf olmasını dilerim. Bayramlarımızda sevdiklerimizden uzak olmak çok zor olsa da COVID konusunda da mucizelerin gerçekleşmesi için bu sene de biraz dişimizi sıkalım. Hanuka mumlarını bu sene geniş ailesinden uzak, Zoom üzerinden veya tek başına yakmış herkesin, en yakın zamanda COVID’siz bir dünyada bayramları tüm sevdikleriyle kutlaması dileğiyle…
