Ahare Mot peraşası genellikle Kipur gününün ritüelleri üzerinde durur. Kohen Gadol tarafından gerçekleştirilen ritüellerin kaynağı aslında bu peraşadır. Kipur gününün Minha duasında ise aile içi ilişkileri yasaklayan, yanlış münasebetlerin sakıncasına değinen bölüm okunur. Birçok bilge insanın yanlış yollara tevessül etmesinin nedenini yanlış şeyleri görmeye bağlar ve bu konuda hepimizin bildiği bir pasuğa gönderme yapar. “Velo taturu ahare levavhem ve ahare enehem / Kalplerinizin ve gözlerinizin ardından gitmeyiniz.” Bilgeler yanlış şeylere bakmanın veya görmenin kişinin yanlış yollara sürükleyeceği konusunda fikir birliği içindedirler. Rabi Hayim Palaçi (Z’Ts’K’L’) Tohahat Hayim kitabının Ahare Mot bölümünde kişinin gözlerini yanlış şeylerden sakınmasının önemine işaret eder. Hatta bu konuda Rabenu Tam’ın bu yanlışa karşı en iyi ilacın sabaha karşı kalkarak uykudan fedakârlık etmek ve Tora öğrenmek olduğunu ifade eden öğretisini aynı yerde bulmak mümkündür.
Rabi Palaçi bu konudaki öğretilerine devam ederken gözlerini Tora ve mitsvalardan ayırmayan kişinin aynı zamanda geçim sıkıntısı da hissetmeyeceğini paylaşır. Çünkü gözlerini yanlışlardan sakınan kişilerin en büyük kazancı aile içi ilişkilerinde doğru olmak, yabancı ve yasak şeylere bakmamak sureti ile sürekli üzerimizde olan Brit Mila anlaşmasına halel getirmemek olacaktır. Tora’da Şema duası içinde emredilen gözlerimizin ardından yanlış yollara gitme hatasının gözlerle ilgili anlaşmayı bozacağından bunun da Brit Mila anlaşması üzerinde olumsuz etkilerinin olacağından dem vurulur.
Benzer şekilde kişinin gitmesi ve oturması gereken yerlerde gözlerini ve tabi ki fikrini olumsuzluklardan sakınması gereklidir. Olumsuz anlamda sayısız cezbedici ajanın olduğu günümüzde bu konuda gerekli adımları atmak hiç de kolay değildir. İnsanın teknoloji bağımlısı olduğu zamanımızda izlenen diziler, bu uğurda harcanan saatler ve bu konuda yitirilen çabaların haddi hesabı yok gibidir. Bu nedenle de çağımızda adım atmak son derece zor olmaktadır.
Ancak izlenmesi gereken yolun zor olması, bu yolun izlenmemesi anlamına gelmemektedir. Kişi bu konudaki olumlu dönüşünü kademe kademe gerçekleştirebilir. Bunun için de her zaman yanında danışacağı bir bilgenin olması oldukça önemlidir.
Doğru kişiye danışmaktan söz etmişken birleşik İsrael Krallığının bölünmesine neden olan bir olayı burada not etmek faydalı olacaktır. Şlomo’nun ardından tahta oturan Rehavam’ın huzuruna çıkan halk Şlomo’nun baskı ve vergilerinden şikâyet eder ve üzerlerindeki yükü kaldırmasını kraldan isterler. Bu soru üzerine Rehavam önce babasının danışmanları olan bilgelere danışır. Onlar halkı dinlemenin doğru olduğunu krala söylerler. Bu fikri benimsemeyen kral kendi arkadaşlarına danışınca halka eziyet etmeye devam etme fikrini benimser ve yanıtı bu şekilde olur. Bunun üzerine çıkan isyanda krallık İsrael ve Yeuda krallıkları şeklinde ikiye bölünür.
Rabi Palaçi kitabında bu yüzden insanın öncelikle bilgelerin sözüne göre hareket etmesi gerektiğini, tembellerin olduğu yerden uzak kalmasının kendi yararına olacağını paylaşır.