Euroleague'de play-off heyecanı

Derya CERASİ Köşe Yazısı
27 Nisan 2022 Çarşamba

Rus takımlarının ligden ihraç edilmesi, COVID-19 vakaları nedeniyle ertelenen maçlar derken Euroleague basketbolunun en üst seviyeye çıktığı döneme geldik. Play-off heyecanı devam ederken Final-Four’da hangi takımların olacağını merakla bekliyoruz.

Play-off dışında kalan takımlar Bitci Baskonia, Alba Berlin, Kızılyıldız, Fenerbahçe Beko, Panathinaikos, Asvel ve Zalgiris Kaunas oldu. Normal sezon sonunda elenen Fenerbahçe Beko için, hele ki Rus takımları da devre dışı kalmışken sezonun hayal kırıklığı ile bittiğini söyleyebiliriz. Önümüzdeki sezon için nasıl bir yapılanmaya gidileceğini göreceğiz.

Play-off serilerine bir göz atarsak:

Barcelona – Bayern Münich

Normal sezonu 21 galibiyetle lider bitiren Barcelona, seriye ev sahibi avantajıyla girdi. Play-off’a son sıradan katılmaya hak kazanan Bayern Münich ilk iki maçı deplasmanda oynadı. İlk maçta Katalan ekibi 77-67’lik skorla galibiyete ulaştı. Nikola Mirotic ve Nick Calathes’in bu maçta öne çıkan performansları oldu. Ancak ikinci maçta müthiş bir performans gösteren Deshaun Thomas ile galibiyete uzanan Alman ekibi oldu. Yüzde 85 ile üçlük isabet bulan ve 25 sayı kaydeden Thomas, Bayern’in ev sahibi avantajını eline geçirmesinde büyük rol oynadı.

Almanya’da oynanacak iki maçta da aynı tarafın galibiyete uzanma ihtimalini çok yüksek görmüyorum. İki takım da birer galibiyet alacak ve seri beşinci maça taşınarak tekrar İspanya’ya dönecek diye düşünüyorum. Sonuç ne olursa olsun Andrea Trinchieri’nin elindeki malzemeyle müthiş işler çıkarttığı bir gerçek. Daha yüksekleri hedefleyen bir takımda neler yapacağını görebilmeyi diliyorum.

Olympiacos – Monaco

Normal sezonu liderin hemen arkasında tamamlayan Olympiacos açıkçası beni şaşırtmıştı. Real Madrid veya Milano’nun Yunan ekibinden daha yukarıda olacağını tahmin etmiştim. Olympiacos ile yedinci sırada tamamlayan Monaco arasındaki seri Yunanistan’da oynanan iki maçla başladı. Bu seride de takımlar birer galibiyet aldı ve seri Monaco’ya taşındı. İlk maçta Yunan ekibi 71-54’lük skorla galibiyete uzansa da ikinci maçta Monaco tam 96 sayı buldu ve seriyi eşitledi. Olympiacos ilk maçı kazanırken Thomas Walkup dört top çalma, Moustapha Fall ise bloklarla etkili olmuştu. Ancak Monaco ikinci maçta bu savunmayı aşmayı başardı ve Mike James 23, Danilo Andjusic 19 ve Dwayne Bacon 17 sayı üretti. Koç Sasa Obradovic, bu maçta rakibin önemli pota altı savunmacısı Fall’ı devre dışı bıraktı ve ilk maça oranla hücumları müthiş kurguladı.

Serinin Monaco’da oynanacak maçlarıyla ilgili tahminde bulunmak biraz güç. Kompakt bir salona sahip Monaco taraftarını da arkasına alarak, atletizmle birlikte havaya girebilen bir takım. Olympiakos’un 3-1 skorla elenmesi beni şaşırtmayacağı gibi, Yunan ekibinde Kostas Sloukas, Sasha Vezenkov, Georgios Printezis ve Kostas Papanikolaou gibi tecrübeli birçok oyuncu bulunuyor. Üçüncü maçı kazanması halinde dördüncü maçı da Olympiakos’un kazanabileceğini düşünüyorum. Bu eşleşmede üçüncü maç oldukça kritik olacak.

Olimpia Milano – Anadolu Efes

Temsilcimiz Anadolu Efes, İtalyan ekibi Olimpia Milano ile eşleşti. Normal sezonu üçüncü sırada bitiren Milano, son yıllarda yaptığı yatırımın karşılığını artık bir şampiyonlukla almak istiyor. Geçen sezonun şampiyonu Anadolu Efes ise, bir şampiyonluk daha alarak uzun bir süre sonra üst üste iki şampiyonluğa ulaşan takım olmak istiyor. İtalya’da oynanan iki maç sonunda bu seride de 1-1’lik eşitlik var. Diğer iki seriye göre bu serideki farklılık, onlarda ilk maçı kazanan ev sahibiyken bu seride ilk maçı deplasman ekibi Efes’in kazanmış olması. Bu karşılaşmada Anadolu Efes savunmada müthiş bir performans gösterdi ve Milano kısalarına adeta potayı kararttı. Milano 48 sayı ile kulüp tarihinde negatif anlamda bir rekora imza attı. Shane Larkin ve Vasilije Micic özellikle üçüncü çeyrekte sazı ellerine alınca galibiyet geldi. İkinci maça İspanyol oyun kurucu Sergio Rodriguez çok iyi başladı ve hücumda takımını taşıdı. Anadolu Efes’te ise Rodrigue Beaubois ve Krunoslav Simon sakatlıkların da etkisiyle çok verimli olmayınca, Milano seriye eşitliği getirdi.

İki maçta da çok sert savunmalar gördük, sahada adeta bir kavgaya tanıklık ettik. İlk iki maçta yer alamayan Luigi Datome’nin İstanbul’da takıma dönmesi beklenirken, Nicolo Melli ve Malcolm Delaney bu maçlarda yer alamayacak. Ayrıca en önemli kozlardan biri olan Rodriguez’in de durumu şüpheli. İstanbul’da oynanacak iki maçın da çok keyifli geçeceği açık. Her ne kadar Koç Messina sakatlıkların da etkisiyle serinin kendileri için bittiğini söylese de bu maçlardan tarafların yine birer galibiyet çıkaracağını ve serinin beşinci maça uzayacağını tahmin ediyorum.

Real Madrid – Maccabi Tel Aviv

İspanyol temsilcisi Real Madrid normal sezonu dördüncü, İsrail temsilcisi Maccabi ise beşinci bitirmişti. Sıralamaya göre daha yakın geçmesi beklense de ikinci maçlar sonunda deplasman takımının galibiyet alamadığı tek eşleşme bu oldu. Kadrosunda yüksek play-off ve Final Four tecrübesine sahip oyuncular bulunduran Real Madrid, buraları oynamayı bilen bir takım. İlk maçta Fabien Causeur hücumda müthiş bir performans gösterdi ve yüzde 66 üçlük yüzdesi ile tam 20 sayı buldu. Vincent Poirier ve Walter Tavares gibi savunmada çok etkili iki uzuna sahip Real Madrid, Maccabi’nin uzunları Jalen Reynolds, Derrick Williams ve Ante Zizic’i etkisiz hale getirmeyi başardı. İkinci maça da çok hızlı başlayan ve daha ilk çeyrekte 35 sayı bulan Real Madrid, Maccabi’nin disiplinden kopması ile farkı giderek arttırdı ve ikinci maçı 95-66’lık skorla çok rahat kazandı.

Bu serinin tekrar İspanya’ya döneceğini düşünmüyorum. Maccabi, İspanya’da aldığı ağır yenilgi sonrası bir reaksiyon vermeye çalışacaksa da İsrail’deki iki maçtan birini Real Madrid kazanarak adını Final-Four’a yazdırmayı başaracaktır.

19-21 Mayıs tarihlerindeki Final-Four’da henüz hangi takımların olacağını bilemiyoruz. Ancak savaş ve COVID-19 gölgesinde geçen bu sezonun, kaliteli ve çekişmeli maçlarla tamamlanmasını diliyorum.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün