“Pazarcılar ‘modern şehir yelkencileri’ olarak da gözlemlenebilir. Her gün, ürünlerini ve müşterilerini öngörülmeyen hava şartlarından korumak üzere hafif boru sistemlerini, halatlarını, yelkenlerini şehrin farklı bir köşesinden kuruyorlar.” Kornelia Binicewicz & Italo Rondinella, Pazar // Shuk
Kornelia Binicewicz, Polak. Antropolojist. Müzik ve gıda projeleri üretiyor. Polonya, Türkiye ve İsrail’de müzik ve kültür festivallerinde çeşitli etkinlikler ve programlar yaratıyor, yönetiyor. Ladies on Records* isimli küratöryel projenin ve ‘Eat Music with culture’ projesinin kurucusu. İstanbul’da yaşıyor.
İtalo Rondinella, İtalyan. Belgesel fotoğrafçı ve film yapımcısı. Özellikle modern global toplumda çatışma kaynaklı sosyal temalarla ilgileniyor. İstanbul’da yaşıyor.
Kornelia ve Italo’nun yolu yaşadıkları İstanbul’da kesişiyor. Pazarlarda dolaşmayı, alışverişlerini yaparken insanlarla sohbet etmeyi seviyorlar. İstanbul’daki pazarların ve Tel Aviv’deki (İbranice’de Shuk olarak tanımlanan) pazarların birbirinden ne kadar farklı olurlarsa olsunlar bir o kadar da benzer olduklarını fark ediyorlar. Görüntüleri kaydediyor Italo, sesleri ve hikayeleri kaydediyor Kornelia.
Her bir pazarın, kurulduğu mahallenin sosyolojisini, göç ve göçmenlik hallerini yansıttığını gözlemliyor Kornelia. Kimi zaman Shuk’ta büyükannelerinin tarifleri ile pişirdikleri börekleri satan Türkiye kökenli bir pazarcı ile karşılaşıyorlar. Pazarlar bir yandan şehirli insanın doğayla, mevsimsellikle bağını kurmasına alan yaratırken bir yandan şehrin dönüşümüne ayna tutuyor. Göçle gidenlerin geride bıraktıkları mutfak deneyimlerini sunmaya devam ettiği gibi göçle gelenlerin ihtiyaçlarına da cevap veriyor. Bazen mahallenin yeni popülasyonun ihtiyacına göre satılan ürünler değişiyor, bazen Tel Aviv’deki Shuk HaNamal’da olduğu gibi, yeni bir pazar, kurulduğu mahallenin ekonomik ve kültürel dönüşümüne alan açıyor. Şehrin ya da en azından mahallenin çoğulculuğunu, çeşitliliğini gözler önünde seriyor.
Yöresel yemekleri öğreniyor insan pazarlarda dolaştıkça ya da biraz daha meraklı ise pazarcıların hikayelerini dinliyor. Larisa’yı tanıyor mesela. Uzun yıllardır Samatya’da yerleşik ve Samatya pazarına memleketinden ürünleri getirtip satan Ukraynalı Larisa. Ukrayna savaşı başladıktan sonra 8 aylık çocuğu ve eşi ile hala Kiev’de yaşayan kızında aklı. Yine de, pazarda olmak, pazarın enerjisi ve hengâmesi, savaş karşısındaki çaresizliğini ve korkularını bir anlığına bile olsa unutturuyor. Pazar, farklı insan gruplarını aynı üründe bir araya getiren bir buluşma yeri oluyor. Buluşma, dertleşme, sosyalleşme yeri. Kimi zaman yeni iş birlikleri kuruluyor pazarda. Toplumun tarihsel ve demografik hafızası canlanıyor. Pazarların hikayesi, mahallelerin kimi zaman tarihin sustuğu hikayelerini anlatıyor, kimi zaman görünmez insanların hikayelerini görünür kılıyor.
İstanbul’da ya da Tel Aviv’de fark etmiyor. Şehrin her bir mahallesinin ayrı bir demografisi, ayrı bir hikayesi var. Öte yandan sözlere dikkat etmezseniz sesler benzeş. İstanbul’daki İsrail Başkonsolosluğu tarafından ANU Museum Tel Aviv’in desteğiyle yaptırılmış, Paper Street Co. işbirliği ile Kornelia Binicewicz ile Italo Rondinella’nın ortak çalışmaları sonucu ortaya çıkan Pazar // Shuk isimli kitap İstanbul ve Tel Aviv pazarlarında çeşitli roller üstlenmiş olan kişilerin anlattıkları hikayeler üzerinden bir yolculuğa çıkarıyor okuru. Hikayelerin anlatıcıları arasında, Musa Dağdeviren (Çiya Sofrası’nın şefi ve sahibi), Aret Silahlı (Aret’in Yeri’nin sahibi), David Kishka (İsrail Mutfak Kültürü Derneği Başkanı), Sherry Ansky (Yemek gazetecisi ve Tel Aviv’deki Sherry Herring’in sahibi), Avivit Priel Avihai (Tel Aviv’deki Ouzeria’nın şefi ve sahibi) gibi yerel pazar kültürüne entegre olmuş kişilerle karşılaşıyorsunuz.
Balat’ın arka sokaklarında ‘Casa de Balat’ Balat evi isminden yola çıkarak Kabalat olarak adlandırılan mekanda kitapta da hikayesine yer verilen Aret Usta’nın lezzetli yemeklerini tadarak kitabın tanıtımı yapılıyor. Bir yandan fotoğraflar, bir yandan pazar yerlerinden toplanmış ses enstalasyonu, bir yandan ziyaretçilerin oluşturduğu kalabalık… Adeta bir pazar yerinde, pazarı konuşuyoruz. Buluşuyor, tanışıyor, besleniyoruz.
Ancak siz, Pazar//Shuk kitabı ve projesinin tanıtım gününü kaçırdıysanız da üzülmenize gerek yok. Aynı yolculuğu https://www.pazarshuk.com üzerinden yapmanız mümkün. Burada Kasımpaşa İnebolu pazarından, Samatya Pazarına; Kadıköy Cuma Pazarından Feriköy Pazarına ya da Tel Aviv’de Shuk HaCarmel’den Shuk Levinsky’e, Shuk HaTikva’dan HaShuk HaFilipini’ye kadar bir kısmında ya da diğerlerinde biraz gezindikten sonra ilk uygun zamanınızda yaşadığınız ya da turist olarak bulunduğunuz şehrin farklı mahallelerindeki pazarlarda dolaşmaya başlayacağınızı tahmin ediyorum. Keyifli keşifler, güzel buluşmalar, tatlı tanışmalar ve tabi bereketli alışverişler için.
Benim ilk fırsatta Kadınlar Pazarına gidesim var. Sizin ilk gitmek isteyeceğiniz pazar hangisi olacak acaba?
MERAKLISINA NOT:
Pazar // Shuk kitabını https://www.pazarshuk.com web sitesinden satın alabilirsiniz.
Ladies on Records projesi üzerine daha fazla bilgi için Şalom Dergi’nin Mart 2019 sayısında yayınlanan “Müzik bir Okyanus, atla ve dinle” başlıklı yazıma göz atabilirsiniz.