Asrın icadı 'Sneaker'lar

Tilda LEVİ Köşe Yazısı
2 Kasım 2022 Çarşamba

Çocukluğum dâhil olmak üzere, daha ileriki yıllarda da üç kişinin sesine hayranlık duydum. Onları radyodan dinlemek veya televizyon ekranlarında izlemek aynı derecede etkiliydi. Bir ses ne kadar akılda kalıcı olabilir ki? Kalır elbette. Unutmuş olsanız bile, herhangi bir olay çağrışım yapar, sesler zihninizde canlanır.

Söz konusu insanların üçü de artık hayatta değil; Orhan Boran, Müşfik Kenter ve Halit Kıvanç. Hiç kimse bu üçlüye ilk isimleriyle hitap etmedi. İsimleri soyadları ile birlikte kullanıldı. Bu da onların saygınlığıydı. Orhan Boran, ‘Yuki’ ile özdeşleşti, sunuculuğuyla fark yarattı. Müşfik Kenter izleyiciyi tiyatro ile bütünleştirdi, ‘seslendirme’yi sanata dönüştürdü. Halit Kıvanç gazeteciliğin yanı sıra spor yayıncısı/spikeri olarak zirve yaptı. Ortak özellikleri Türkçeyi mükemmel kullanmaları, yaptıkları işe ve kitlelere olan saygılarıydı. Yerlerini doldurmak zor değil, imkânsız gibi zira artık değerler farklı.

↔↔↔

Bir dönem Adalar’da evler aralıklı olsa da bahçeler çoğunlukla bitişik düzendeydi. Gelen kiracılar hep aynıydı. Giren bir daha kolay ev değiştirmezdi. Böylelikle seviyeli komşuluklar olurdu. Çocukları da küçük yaşlarında tanıyıp büyüdüklerini izlemek ayrı bir keyifti.

Ergenlik çağındaki erkek çocukları o süreçte denize girmekten hazzetmezler. Nitekim komşunun 15 yaşındaki oğlunun yaz boyunca güneş ışınlarının en dik geldiği saatlerde elinde kitap, dize kadar çorap ve spor ayakkabılarıyla bahçede dört döndüğünü görürdüm. Yaşıtları da pek farklı değildi doğrusu… Çorap/ayakkabı ikilisi sabah giyilir, akşam yatarken çıkarılırdı. ‘Ayakları kokan bir nesil yetişiyor’ diye içimden geçirirdim.

↔↔↔

Son yıllarda spor ayakkabıları tekrar ortaya çıktı. Bu kez hem çocuklarda, hem ergenlerde hem de yetişkinlerde… Moda toplum yaşamına giren geçici yeniliktir. Şimdilerde konfor ve teknolojiyle buluşan spor ayakkabılar kadınlarda topukluyu, erkeklerde mokaseni unutturdu. Yeni akım spor ayakkabılar da statü değiştirip, ‘sneaker’ adını aldılar. Yakışır mı, uyar mı, hiç önemli değil.

Ayağı olduğundan iki numara büyük gösteren ‘sneaker’lar özellikle 12 yaşındaki kızların tek omuzlu, tüllü/ tüylü elbiseleri, 13’ündeki erkeklerin takım elbiselerinin altına giyildiğinde çok şık gözüküyor.

Klasiğin sporla harmanlandığı düğünlerde, ‘gelin spor ayakkabıları’ olarak adlandırılan tabanı yüksek, dantelli, sofistike modeller hemen her yerde var.

COVID karantina günleriyle tırmanışa geçen eşofman, lastik ayakkabı alışkanlığı önceleri gazete/market alışverişlerinde gelişme gösterdi. Ardından normal yaşamda tırmanışa geçerek kıyafetin rengine göre seçilen ‘sneaker’larla tüm hızıyla devam ediyor.

Uzun zamandır düğün vs gibi kalabalık davetlere gitmiyorum. Dolayısıyla smokin ve uzun elbiselerde ayakkabı yerine ‘sneaker’a geçildi mi, bilmiyorum. Sanmıyorum gibi bir hisse kapıldım. Eğer öyle ise, demek ki gereken yerde ‘uygun’ giyinme modası hâlâ geçmemiş.

↔↔↔

Havanın serinlemesiyle evlerde kaloriferler yanmaya başladı. Aynı paralelde ‘az yaktın, çok yaktın, niye yaktın?’ şikâyetleri de çoğalıyor. Doğalgazın faturalarının kabarıklaşacağı düşüncesi ortalığı ürkütüyor. Evde tişörtle oturma modası çoktan geçti. Meteoroloji uzmanları kış aylarının sert geçeceğini söylüyor. Ne kadarı doğru bilemeyiz ama temkinli olmakta yarar var. Yine de büyük bir iyimserlikle kasımda pastırma yazını bekliyorum.

Sağlıkla kalın.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün