Gür beyaz saçları olan, gözlüğünün ardındaki mavi gözleriyle konuşmadan iletişim kurabilen bir insandı Moshe Shaul. ‘Hohma’ (bilge) sözcüğü onun gibiler için yaratılmıştı sanki.
Sanırım onunla ilk kez Klara-Eli Perahya’nın evinde karşılaşmıştık. Misafirlerini her zaman kendi evlerindeymiş gibi rahat hissettirmesini bilen Perahya çifti, o gece aralarında Moshe Shaul’un da bulunduğu, yurt dışından gelen Judeo-Espanyol’la ilgili birçok değerli kişiyi evlerine davet etmişti. Sadece sağınızda, solunuzda oturanla konuşabildiğiniz masa düzeni yerine herkesin birbiriyle sohbet edebileceği bir ortam yaratılmıştı.
↔↔↔
Moshe Shaul, Ladino dilinin korunmasında büyük emeği olan, duayen diyebileceğim bir kişiydi. İzmir’de doğup büyümüş, 20 yaşında da aliya yapmıştı. 1954’te Kol İsrael (İsrail’in Sesi) radyosunda Ladino bölümünü hayata geçirdi. Radyo, lisanın yaşaması için her tür olanağa sahipti. Shaul, yaşlıların kaldığı huzur evlerini ekibiyle ziyaret ederek Ladino dilinde üç binin üzerinde şarkı ve öykü kaydetti. Uzun yıllar radyonun editörlüğünü üstlenen Zelda Ovadia, “Zaman içinde ben değiştim ama Moshe’nin enerjisi hiç değişmedi” diyecekti. Shaul ardından dünyada ilk kez Ladino dilinde yayınlanan ‘Aki Yerushalayim’ dergisini hayata geçirdi. Güncelden edebiyata, tarihten mizaha varana kadar çeşitli konuları kapsayan dergi yılda dört kez çıkıyordu. Dünyanın her yerinden yazarlara açık bir platformdu. Bu arada İsrail’in beşinci Devlet Başkanı David Navon, ülkede ve diasporada Sefarad cemaatlerinin ana dili olan Judeo-Espanyol’u (çoğu kez Ladino olarak bilinir) yaşatmak amacıyla National Authority of Ladino’yu kurdu. Başkan vekilliğine de Moshe Shaul getirildi.
Şalom’un JE sayfası, El Amaneser ve İYT’de de makaleleri yayınlanan Shaul, İspanya’nın en saygın ödüllerinden biri olan ‘Komandante de la Orden del Merito Sivil Espanyol’ (Liyakat Ödülü) ile onurlandırıldı. Shaul ödülü 2018’de Madrid’de kralın elinden aldı. Ayrıca yaptığı radyo yayınıyla dünyanın en büyük haber ajanslarından biri olan İspanya’nın EFE- İspanya Haber Ajansı’nın birincilik ödülünü aldı. Shaul daha birçok ödülün yanı sıra uluslararası sempozyumlar düzenledi ve en önemlisi yıpranmış eski Ladino lisanındaki gazetelerin Ben Zvi Enstitüsünde kayıt altına alınmasını sağladı.
↔↔↔
Moshe Shaul’le yayın yönetmenliğim döneminde Cervantes Enstitüsünde, ‘Sefarad Kültür Günleri’ kapsamında da bir araya geldik. Sohbetimiz çok eskiden tanışırmışçasına devam etti.
Dayatıcı değildi ama karşısındakinde Judeo-Espanyol’a dair en küçük bir ışık gördüğünde onu tatlı diliyle işlemesini bilir, ucundan da olsa çalışmalara katkıda bulunmaya ikna ederdi.
↔↔↔
2000’li yılların başında Şalom’u temsilen Nelly Barokas ile Kudüs’te Uluslararası Medya Kongresi’ne katıldık. Amaç medyadaki yenilikleri öğrenmek, değişik ülke gazetecileriyle tanışmak ve davet edilen konferansçılarla mümkün olduğunca çok söyleşi yapıp gazeteye aktarmaktı.
Öğle arası verildiğinde Moshe Shaul’e rastlamış, onunla da röportaj yapma fırsatı bulmuştuk. Hal hatır sohbetinin ardından kayıt makinemizi açıp ilk sorumuzu sorduk. Shaul Türkçe bilirdi. Ancak bizi hemen durdurdu, “Konu Ladino olduğuna göre söyleşiyi de bu dilde yapacağız” dedi. Sonuçta, hayli zorlanmamıza rağmen biraz JE, biraz vücut dili, biraz da Türkçe kelimeleri araya katarak konuşmayı bitirebildik. Söyleşiyi gazetede Türkçe mi yoksa Judeo-Espanyol sayfasında mı yayınladık, orasını hatırlamıyorum.
↔↔↔
Moshe Shaul’u geçtiğimiz hafta yitirdik. Mütevazı, bir o kadar da yapıcı bir insanı tanımak zenginliğim oldu.
Klara Perahya JE sayfasında yaptığı kısa haberlerde, biri ebediyete intikal ettiğinde “Mos desho la buena vida” diye yazardı. (Güzel bir yaşamı ardında bıraktı) Shaul’u kişiliği ve emanet ettiği bir kültürle anımsayacağız.
Hag Pesah Sameah.
Sağlıkla kalın.