Otto Baric, Cemşir Muratoğlu, Joachim Löw, Rıdvan Dilmen, Zdenek Zeman, Turhan Sofuoğlu, Mustafa Denizli, Werner Lorant, Oğuz Çetin, Tamer Güney, Christoph Daum, Zico, Aragones, Aykut Kocaman, Ersun Yanal, İsmail Kartal, Vitor Pereira, Dick Advocaat…
20 senede 18 farklı isimle çalışmış Aziz Yıldırım. Bu 18 isimden şampiyon olabilen hoca sayısı beş! Bunlar; Mustafa Denizli, Christoph Daum, Arthur Zico, Aykut Kocaman ve Ersun Yanal. Yani gelen hocaların şampiyon olma yüzdesi neredeyse yüzde 20. Bu Fenerbahçe gibi büyük bir camia için oldukça düşük bir oran. Gelen her beş hocadan yalnızca biri şampiyonluk yaşayabiliyor. Bir de başarılıların gidiş şekli de oldukça ilginç. Mustafa Denizli, Aziz Yıldırım’a ilk şampiyonluğunu yaşattıktan sonra ikinci sezonunun ilk yarısında görevden alınmıştı. Daum iki yıl üst üste şampiyon olduktan sonra, üçüncü sezonunda son hafta şampiyonluğu kaçırmış olmasına rağmen görevden alındı. Arthur Zico ilk senesinde takımı şampiyon yapıp, ikinci sene şampiyon olamasa bile takıma Şampiyonlar Ligi çeyrek finali oynatmasına rağmen görevden alınmıştı. Ersun Yanal takımı şampiyon yapmasına rağmen, ikinci sezona başlayamamış ve Aziz Yıldırım tarafından görevden alınmıştı. Bu istatistik Fenerbahçe’de şampiyon olan hemen hemen beş hocadan birinin de başarılarının cezasız kalmadığını gösteriyor.
Phillip Cocu, Erwin Koeman, Ersun Yanal, Zeki Murat Göle, Tahir Karapınar, Erol Bulut, Emre Belözoğlu, Vitor Pereira, İsmail Kartal, Jorge Jesus.
Beş senede on teknik direktör ile çalışmış Ali Koç. Sezon başına ortalama iki teknik direktör yapıyor. Sezonu bitirebildiği tek hoca Jorge Jesus. On teknik direktörün hiçbiri şampiyonluk yaşayamamış. Ayrıca bu on hocadan üç tanesi de eskiye dönüş olmuş. Aziz Yıldırım’ın zamanında denediği isimlere yönelmiş Ali Koç.
Sonuç olarak 25 senede farklı 25 isim var, bazılarının iki farklı dönemleri var. Bu da hoca konusunda Fenerbahçe’nin ne kadar istikrarsız olduğunu, Fenerbahçe’nin hoca olarak çalışmak için ne kadar zor bir yer olduğunu gösteriyor. Şimdi neden bir hoca böyle bir camiada çalışmak istesin? Size Fenerbahçe’den teklif gelse bu istatistikten sonra korkmaz mısınız? Yukarıdaki istatistik bize birşey anlatıyor. 25 senede bazılarının iki farklı dönem geçirdiği 25 isim varken, yine bu 25 sene içerisinde sadece iki başkan var: Aziz Yıldırım ve Ali Koç. Bu şu demek: Fenerbahçe’de başarısızlık başkan ve yönetime değil teknik direktöre yazıyor.
Fatih Terim, Mircea Lucescu, Gheorghe Hagi, Eric Gerets, Karl-Heinz Feldkamp, Cevat Güler, Michael Skibbe, Bülent Korkmaz, Frank Rijkaard, Mancini, Prandelli, Hamza Hamzaoğlu, Mustafa Denizli, Jan Olde Riekerink, Igor Tudor, Torrent, Okan Buruk…
Galatasaray’da aynı dönemde 17 teknik direktör çalışmış ve teknik direktörlerin altısı şampiyonluk yaşamış. Bu da Galatasaray’a gelen hemen hemen her üç teknik direktörden birinin şampiyonluk yaşadığını gösteren bir istatistik.
Aynı dönemde Galatasaray’da Faruk Süren, Mehmet Cansun, Özhan Canaydın, Adnan Polat, Ünal Aysal, Duygun Yarsuvat, Dursun Özbek, Mustafa Cengiz, Burak Elmas olmak üzere dokuz başkan görev almış. Bu istatistik de şunu gösteriyor Galatasaray’da başarısızlığın faturası teknik direktörle beraber başkanlara da kesiliyor. Camia hemen yönetimini değiştiriyor, gelen yönetim de kendi hocası ile çalışıyor. Yönetimdeki istikrarsızlığa rağmen yüksek bir sportif başarı var. Bunda tabiki Fatih Terim gibi güçlü bir hoca figürünün de etkisi yadsınamaz.
Galatasaray başkan, Fenerbahçe ise teknik direktör değiştirme konusunda çok önde. Bu yıllar içerisinde Galatasaray 12, Fenerbahçe ise altı şampiyonluk yaşamış. Bu istatistik de şunu gösteriyor Fenerbahçe başarısız yönetimlere oldukça toleranslı. Aynı dönem içerisinde rakip dokuz başkanla 12 şampiyonluk kazanırken, Fenerbahçe iki başkanla yalnızca altı şampiyonluk yaşamış. Yani rakamlar bize başkan istikrarından çok teknik direktör istikrarının önemini anlatıyor.
Fenerbahçe’de rekor puan ortalaması, rekor gol sayısı, rekor galibiyet sayısı ve uzun bir süreden sonra gelen kupadan sonra Jorge Jesus ile devam edilmiyor/edilemiyor. 26. isim yolda. Bu ismin tek bir şansı var o da şampiyon olmak hatta bunu yapsa bile istatistiklere göre gönderilme ihtimali oldukça yüksek.
Şimdi Fenerbahçe Camiası’nın ve taraftarının kendine şu soruları sorması gerekiyor;
1) Biz neden başarısız olan başkan ve yönetimlere bu kadar tolerans gösteriyoruz?
2) Biz neden başarı yakalamış teknik direktörlerimizi cezalandırıyoruz?
3) Biz neden Fatih Terim gibi güçlü bir figür çıkartamıyoruz?
4) Biz neden eskiden denenmiş şeyleri tekrar tekrar deneyip farklı sonuçlar almaya çalışıyoruz?
Ancak bu sorulara cevap bulunduğu takdirde Fenerbahçe bu istatistiklerde rakibi Galatasaray’ı yakalayabilir. Yoksa yıllar içerisinde aradaki makas daha da açılacaktır.