Gurur

Meyzi ADONİ Köşe Yazısı
12 Temmuz 2023 Çarşamba

Herkesin hayatında çok büyük gurur anları vardır. ‘Gurur’ kelimesinin karşılığı da herkeste farklıdır. Bazıları için üniversiteden mezun olan çocuğunu görmek bir gurur anıdır, bazıları içinse uzun zamandır kurduğu hayalin gerçek olması… Fakat geçtiğimiz hafta hepimiz için ‘gurur’ kelimesi ortak bir anlam kazandı. Futbol takip eden etmeyen herkes Arda Güler isminin yanına çok büyük, çok anlamlı cümleler yazıldığına şahit oldu. 18 yaşında Real Madrid’e transfer oldu Arda. Kariyerinin herhangi bir döneminde Real Madrid oyuncusu olmak bir futbolcunun gelebileceği en üst noktalardan biriyken; Arda daha 18 yaşında bu başarıyı elde ederek hepimizi gururlandırdı, gözlerimizi doldurdu ve gelecek için çok heyecanlandırdı. Bu karar doğru bir karar mıydı, Arda ne kadar süre alabilir gibi konular günlerdir konuşuluyor. Konuşulmaya da devam edecek. Ben bu konuların dışında kalarak, Arda’yı gururla, gözü yaşlı bir şekilde takip eden bir futbolsever gözüyle bakmayı tercih ediyorum. Çünkü bu transfer birçok açıdan çok özel ve hepimizin kalbinde çok farklı bir yeri var. 

6 Temmuz’da Real Madrid resmi açıklamayı yaptığında ofisteki masamda gözlerim yaşlı bir şekilde ekrana bakarken belki dışardan beni gören herkes bu kıza ne oldu şimdi diye düşünüyordu. Fenerbahçe’de çalıştığım yıllarda Arda ile iki kere video çekimlerinde bir araya gelme fırsatım olmuştu. Bunlardan ilki Arda’nın U19 takımında forma giydiği zamanlardı (o zaman 16 yaşındaydı). İkincisi ise o çekimden tam bir sene sonra, Fenerbahçeli genç futbolcular için düzenlenen ortak imza törenindeydi. Hatta ailesiyle konuşma fırsatım da olmuştu. Geri dönüp baktığım zaman, orada futbol azmine ve heyecanına şahit olduğum genç futbolcunun şimdi Real Madrid formasıyla fotoğraflarını görmek, imza attığı ana şahit olmak, ilk maça çıkacağı günü beklemek çok farklı bir duygu. Belki de bu yüzden transfer haberini aldığım gün gözyaşlarıma engel olamadım. 

Daha önce de söylemiştim, futbol insanları bir araya getiren mükemmel bir oyun. Bu yüzden de ülkemizde büyük bir futbol olayı yaşandığında herkesin bir araya gelip kenetlenmesine, o gururu ortak olarak yaşayıp paylaşmasına bayılıyorum. Arda Güler’in transfer konusu özellikle sosyal medyada son iki haftadır en çok konuşulan konulardan biriydi. Gidecek mi, giderse hangi takıma gidecek, gitmeli mi, kalmalı mı? Bu sorular çok karşımıza çıktı. Maalesef kötü yorum yapanlar, Fenerbahçe’den ayrılma kararını eleştirenler de oldu. 18 yaşında, dünyanın en büyük kulüplerinden teklif almış, kariyer gelişimi için bu adımları atmaya hazır, hayallerinin peşinden koşan bir futbolcuya nasıl bu kadar acımasızca yorumlar yapılabildi hala aklım almıyor. Ama günün sonunda: Fenerbahçe’nin paylaştığı veda videosu, Arda’nın Fenerbahçe’ye vedası ve Real Madrid’in transfer resmi olarak açıklandıktan sonra yaptığı paylaşımlar herkesi duygulandırmak ve “İşte bizim Ardamız” dedirtmek için yeterliydi. Kötü yorumların çoğunun da yavaş yavaş kaybolduğunu gördük… Umarım bir daha da mutluluk ve gurur dışında bir yorum görmeyiz. 

Geçtiğimiz nisan ayında Santiago Bernabeu’da maç izleme fırsatım olmuştu. Hayatımın en güzel deneyimlerinden biriydi. Hem senelerdir hayranı olduğum Real Madrid’i izlemek, hem de o stadın mükemmel atmosferine şahit olmak inanılmaz bir duyguydu. Şimdi sırada Santiago Bernabeu’da Arda Güler’i canlı izlemek ve inşallah onun gol sevinçlerine şahit olmak var. Bu uzun yolculuğunun ufacık bir bölümünde bile Arda ile Fenerbahçe’de yollarımız kesiştiği için her zaman çok ayrıcalıklı hissedeceğim. Umarım Türk futbolu için böyle heyecanlı, gurur dolu anlar yaşamaya devam ederiz. Ve biliyorum, hepimiz Real Madrid’in sosyal medya hesaplarında Arda’yı her gördüğümüzde mutlulukla ekrana bakarak yorumları okuyoruz. Bu mükemmel bir duygu, bakalım ilk maçına çıktığında neler hissedeceğiz?

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün