Matot – Mase Değersiz değiliz

Rav İzak ALALUF Köşe Yazısı
12 Temmuz 2023 Çarşamba

Davet edilmeyi beklediğimiz güzel bir organizasyon yaklaşmaktadır. Orada olacağımıza kesin gözüyle bakarken birdenbire daveti listesinde olmadığımızı görürüz. O anda önemsiz olup olmadığımızı sorgulamaya başlarız. Gazetedeki ilanda arkadaşımıza yapılan ama bize yapılmayan bir teşekkür veya iltifat bizleri kendimizi ‘önemsiz’ hatta ‘değersiz’ hissetmemize yol açar.

Öncelikle şu konuda kendimizle bir anlaşmaya varmamız gerekir. Biz kesinlikle önemsiz veya değersiz değiliz. Bu dünyadaki her şeyin bir önemi ve değeri vardır. Küçük şeyleri büyütmek insanın yaratılışında vardır bu da bizleri üzmekten başka bir şeye yaramaz. Beklentilerin boşa çıkması bizi elbette üzebilir ama bunu takıntı haline getirmenin de anlamı yoktur.

Gemara’da yer alan ve Bet Amikdaş’ın yıkılışında temel nedenlerden biri gibi kabul edilen Kamtsa ile Bar Kamtsa arasındaki defalarca dinlemişizdir. Kısaca Bar Kamtsa, Kamtsa yerine yanlışlıkla bir etkinliğe davet edilir. Etkinlik sahibi Bar Kamtsa’yı pek sevmemektedir bunu da Bar Kamtsa bilir ama belki de duygularında değişiklik olmuştur diye davete icabet eder. Ancak davet sahibi olmayacak bir şekilde Bar Kamtsa’yı kovar. 

Bar-Kamtsa aşağılanmaktan ve davettekilerin buna ses çıkarmamalarından o kadar öfkelenir ki Romalılara Yahudilerin bir isyan hazırladıklarından söz eder. Romalılar bunun üzerine harekete geçer ve II. Bet Amikdaş yıkılır.

Bar Kamtsa önemsiz veya değersiz değildir. Kızması, incinmesi çok doğaldır. Ancak bunun karşılığında yaptıkları hâlâ içinde bulunduğumuz sürgünün başlamasına ve Bet Amikdaş’ın yıkılmasına neden olmuştur. Yeruşalayim’de yaşayan Bar Kamtsa ve ailesinin bu yıkımdan nasibini almış olabileceğini düşünmek de olanak dâhilindedir.

Öfkemizi, intikam hissini terk etmeyip kontrolsüz davrandığımız zaman önce kendimizi yok ederiz. Eğer küskünlüğümüzün bizi tüketmesine izin verirsek, bu hepimiz için bir yıkımdır.

Gemara’daki bir başka öyküye bakalım. Krallığın ikiye bölünmesine neden olanlardan biri İsrael Krallığını yaptırdığı iki altın buzağı sayesinde yıkıma sürükleyen Yarovam ben Nevat’tır. Pirke Avot bu kralın hem günah işlediğini hem de yıkılışa kadar İsrael Krallığının günahkâr devam etmesinin nedeni olduğunu paylaşır.

Tanrı Yarovam’a teşuva yapması halinde Kral David ile birlikte Gan Eden’de olabileceğini söyler. Yarovam’ın karşı sorusu inanılmazdır. “Gan Eden’e girerken önden kim yürüyecek?” Tanrı soruya “Önden David yürüyecek” yanıtını verince Yarovam bununla ilgilenmediğini ifade eder. 

Kendini önemsiz, değersiz ve küçük görme insanın kendi kendini yok etmesi için yeterlidir. Bazen hiç anılmamak veya ikinci sırada olmak bizleri o kadar rahatsız eder ki her şey gözümüzde anlamını yitirir.

Bet Amikdaş’ın yıkımının yasla anıldığı bu günlerde kendimizi önemsiz görmekten kaçınalım. İsim, şan, şeref, mevki peşinde koşmaktan vazgeçelim. Aşağılanmış veya kırılmış hissetmekte haklı olabiliriz, ancak bunun üzerinde takılıp kalmak, kendimize zarar vermekten başka bir şeye yaramaz. 

Yok olmak pahasına yok etmek yerine kendimizi, yaşamlarımızı, ailelerimizi ve topluluğumuzu hayal ettiğimizden daha büyük ve daha güzel yerlere taşıyalım.

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün