Romalıların iktidar delisi imparatoru Caligula halkı için “Benden nefret etsinler ancak korksunlar” demiş…
Tarihin sayfalarından herhangi birini açacak olsak karşımıza güç sarhoşu, baskıcı, tehlikeli ve acımasız bir lider çıkar…
Hepsinin ortak özelliği korku düzeni sayesinde koltuklarında kalmalarıdır…
Kimse de çıkıp “yanlış yaptınız, yalan söylediniz” diyemez… Düzen böylece yerleşir, köklenir ve zehir saçar…
***
İki kötünün güç savaşını çaresizce izlerken yine ortalık birbirine girdi…
Wagner Grubunun lideri Yegevni Prigozhin ve on kurmayının aralarında bulunduğu özel jet Tver bölgesinde düşürüldüğünden beri açıklamalar durmuyor…
İngiltere eski Başbakanı Boris Johnson, Putin’in uçağı düşürdüğüne inandığını belirtirken, Amerikan Başkanı Joe Biden “her ne kadar emin olmasam da onun yapmış olmasına şaşırmam” şeklinde açıklama yaptı…
Muktedirin söylediği ve kalabalığın kabul ettikleri; yalanı gerçek, yanlışı doğru, kötülüğü de iyilik yapmaz…
Moskova’ya dönelim…
Yalanlarla başlayalım…
Putin’in basın sözcüsü Peskov defalarca Kremlin’in Prigozhin’in nerede olduğuna dair bilgilerinin olmadığını söylemesinin hemen ardından 10 Temmuz’da yaptığı açıklamada “Putin ve Prigozhin’in 29 Haziran’da ayaklanmadan birkaç gün sonra Kremlin’de bir araya geldiği ve Wagner Grubunun üst düzey görevlilerinden 30’unun aralarında bulunduğu toplantının Kremlin’de gerçekleştiği” gündeme bomba gibi düştü…
Aynı zamana denk düşen bir başka ilginç açıklama ise Ukrayna’nın askerî istihbarat servisi HUR’un başkanı Kirilo Budanov tarafından oldu. Budanov, Rusların savunma servisi FSB’nin Yegevni Prigozhin’in infaz emrini gerçekleştirmekle görevli olduğunu haziranda açıklamıştı…
Bu infazın ardından yakından bakılması gereken birkaç mesele var…
Washington Post’ta çıkan bir haberdeki tespit, durumu aslında çok iyi özetliyor…
Gazeteci Dimitri Kolezev ile yapılan mülakatta “Sandığınızdan daha büyük bir kalabalık Wagner grubunu destekliyor. Buna Prigozhin’in kültü dahi dememiz mümkün” diyor… Aynı haberde Kolezev “Putin, Prigozhin destekçilerinin tepkisini almamak ve kendi tarafına çekebilmek için açıklamasında sert ifadeler kullanmadan yine söylemek istediklerini söyledi” dedi…
Putin, geçtiğimiz perşembe Prigozhin için “çok yetenekli, sonuç odaklı, çözüm getiren ancak hatalar yapmış bir insandı” ifadesini kullandı…
Hataların isyana referans olduğunu idrak etmek için dahi olmaya gerek yok elbet…
Wagner Grubunun lideri Prigozhin’i ‘özel’ veya ‘farklı’ kılan şey ne idi?
Yegevni Prigozhin yalnız askeri müdahaleler yöneten biri değildi. Trol Fabrikası lakaplı Patriot medya şirketinin de sahibiydi…
Bu şirketi nereden hatırlıyorum diye sormadan size hatırlatayım…
2016 Amerikan seçimlerinde Prigozhin’in şirketi sosyal medyada yaptıkları müdahalelerden ve manipülasyonlardan dolayı operasyonları engellenmiş, ABD hükümeti tarafından hazırlanan seçime hile karıştırıldığına dair hazırlanan iddianamede ise adı müsebbip olarak sıkça geçti.
Rusya’da anayasaya aykırı paralel devlet oluşumlarından yalnızca biri Wagner.
Mafya gibi işleyen çeşitli fraksiyonların hakîm olduğu ancak capo di tutti capi yani mafya ağzıyla liderlerin lideri Putin’in Rusya’sı bundan sonra nasıl devam edecek?
Tabii ki aynı şekilde…
Wagner’in bir kolu olan Grey Zone “suikastın bedelini ödeteceğiz” diye duyurduktan sonra Putin’in karşılıksız kalmayacağını hepimiz biliyoruz…
Yurtdışı operasyonlarına gelince…
Ukrayna’daki haksız ve korkunç savaş bir şekilde devam edecek. Ancak koskoca Afrika kıtasında son derece güçlü olan Wagner Grubunun istikbali meçhul…
Rus askeri istihbarat servisi GRU, Prigozhin’in etkisini ortadan kaldırmak için bir süredir operasyonlar düzenliyordu…
Tabii gerçekçi olmakta fayda var… Wagner Afrika’daki tek Rus paralı asker gücü değil.
Kıtadaki liderlerin güç veya baskı gösterisine ihtiyaç duyması halinde Moskova’dan gelen paralı askerlerin kime hesap verdikleri çok umurlarında olmayacak…
Kremlin’in uygun bulduğu isim(ler) Prigozhin’in yerini hemen almıştır bile…
Prigozhin ardından kudretli, paralı ve vahşet teşekkülü bir hayat bırakırken aslında çarpıcı bir gerçeği hepimizin yüzüne çarparak gitti.
Kim olursan ol, neyin olursa olsun, gücün hudutsuz olsun herkesin bir gün hikâye olacağı ve yerinin dolacağı gün gelir…
Kötülerin yeri kolay doluyor maalesef… Hem sayıları çok hem düzeni onlar çeviriyor…
Dedem hep derdi “Kötüler başkalarını yakarken, iyiler mum gibi başkalarına ışık tutmak için kendilerini yakar”.
Her hikâye unutulmaz…
İyilerin hele hiç! Aydınlık yarınlar dileğiyle…