Herkese selam, Şalom’a yazı yazmaya başlayalı 12 sene olmuş. Ve eski yazılarıma göz atarken fark ettim ki Türk hakemleriyle ilgili bir yazı bile kaleme almamışım. Yüzlerce anayazı belki bir o kadar da köşe yazım var. Fakat 2011 yılından başlamış demek ki bu konudaki bezginliğim. Velhasıl kelam, kısmet bugüneymiş. Sizlere pozisyon pozisyon açıklama yapmayacağım tabi kii. Veya, burada IFAB kurallarını açıp, hangi hakem nasıl hatalar yapıyor da demeyeceğim. Hele hele, isim verip, şu hakem şu takımın tetikçişi falan hiç demeyeceğim. Tarzım değil.
Sonda söyleyeceğimi en baştan da söylemek istiyorum; Türk hakemleri şike mike yapmıyor, direkt olarak kötü hakemlerimiz var. Aslında işin özü bu kadar basit. Hakemlerimiz ciddiye alınmayacak derecede beceriksiz ve vasat. En iyi dediğimiz hakemin bile verdiği kararlar sallantılı. Fakat biz yine de büyük resme şuradan başlayalım…
Esasında futbol bir etki tepki oyunu olduğu için, hakemler de futbolculara göre yönetiyor maçları. Ülkeye gelen futbolcu, kendini ilk temasta yere bırakıp, hakemin anında düdüğünü üflediğini görünce, her maçta en basit temasta kendini çimlere bırakıyor. Hakemler de, oyunun her seferinde yerde oynandığını görünce biraz sevhen biraz da kerhen düdüğünü üflüyor. Bu sefer de ortaya, “Anadolu futbolu” dediğimiz zevksiz, mücadele ve taktiği sıfır olan bir oyun çıkıyor. Yani eğer biz hakemleri değiştirmek istiyorsak, oyuncuları da baştan sona yenilememiz lazım. Sahadaki neyse, yorumcun da, hakemin de, federasyonun da o kadar olabiliyor ne yazık ki.
Bir de ikinci noktaya bakalım. Evet oyuncular kendini yere rahat bırakıyor, evet hakemler her şeye çalıyor ama, bu kadar medya önünde olan, felaket baskı altında olan bu hakemlerimizin de, “başımız ağrımasın buna da çalayım” dediği de olmuyor değil. Aman biz çalalım da, garanti olsun mantığı resmen her yere zuhur etmiş.
Ve bence en önemli sıkıntı ise, istikrar. Hakemler her maç genelde kötü, fakat bazı maçlar az kötü, bazı maçlar çok çok kötü. Bir önceki maç sarı dediğine devam, devam dediğine kırmızı gösterebiliyor. İnanılmaz bir kaos, inanılmaz bir çorba var ortada. İstikrar sıfır. Bari her maç kötü ol ama aynı çizgide kötü ol!
Ve son söz, bütün fanatik kesimden özür dileyerek. Filanca hakem filanca hakkınızı gaspetmiyor, hakemlerimiz rezalet. MHK’nın sözde kullandığı yapay zeka hakem atamaları da ayrı rezalet. Ve evet, MHK takıma göre hakem atamıyor, tamamen rezalet ve beceriksiz bir yönetim mevcut. Eyyam falan da yapamıyorlar zira beceremezler, beceremeyecekler de. Futbol ne kadarsa hakemin de o kadardır. Nokta.