1 Mayıs…

Sami AJİ Köşe Yazısı
1 Mayıs 2024 Çarşamba

Hatırlayacaklarınız olacaktır. 1 Mayıs ile ilgili bir yazıyı altı sene evvel yazmıştım. Eh! Gazetemiz bu yıl tam aynı gün yayınlandığına göre konuyu tekrar ele almasam olmazdı.

Altı yıl önce kullandığım başlık “Na piasume to Mai” idi.

Bu Rumca cümle Mayıs ayını yakalayalım şeklinde tercüme edilebilir. Yazımda sevgili eşimin çocukluğunda bu deyimi her 1 Mayıs günü işittiğini ve aslında ‘gelin bahara ve güzelliğe sarılalım’ olarak da yorumlanabildiğini yazmıştım. Nitekim o gün, bilhassa Rum ve Levanten kökenliler muhakkak kırlara gidip çiçek toplarlar ve uğur getirmesi için ufak çelenkler yaparlarmış.

Hayırlısı ile de mayısı yakaladık…

Sizce bu beklenti niye bu kadar önemli! Niye hemen hemen tüm coğrafyalarda coşkulu bir şekilde kutlanıyor?

Dilerseniz biraz geriden başlayalım…

Mısır’da 5000 yıldan beri (daha eski bir kayda rastlanmadı) bahar bayramı kutlamaları yapılır. Günümüzde bilhassa Kahire halkı büyük coşku ile hareketlenir (o kadar ki bazen ölümlere bile sebep olurlar). Bayramın bugünkü adı da Şem en Nesim’i’dir. İlginç bir not daha: Firavun dönemlerinden beri Mısırlılar bu eğlencelerde birbirlerine muhtelif renklerle boyanmış yumurta hediye ederlermiş…

Mısır deyince hemen Hititlere bakmamız farz olur: Hititler Bahar veya Nevruz Bayramı’nı Purilli ismi ile kutlardı. Purilli Hitit lisanında bir sözcük olan pur kelimesinden gelmektedir. Purilli’nin, ‘yeryüzü, yer, ülke’ gibi anlamları bulunmaktadır. Purilli Bayramı, her bayram olduğu gibi Hitit kralının başrahipliğinde kutlanmaktaydı. Arşivlerde yer alan tabletlerde Purilli Bayramı için başkent Hattuşa’da (bugünkü Çorum ilimizde) görkemli törenler düzenlendiği bilinmektedir. (Purim ile isim benzerliği tamamen tesadüfidir.)

Bir de Sümerlere bakalım. Profesör Muazzez İlmiye Çığ şöyle özetlemiş:

 Nevruz Bayramı ya da kısaca Nevruz, birçok kültür tarafından kutlanan geleneksel yeni yıl ya da doğanın uyanışı ve bahar bayramı olarak adlandırılır. 2010'dan başlayarak Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 21 Mart'ı "Dünya Nevruz Bayramı" olarak kabul etmektedir.” 

Ülkemizde her yıl Nevruz yaklaşınca akla gelen ‘Nevruz kimin bayramı?’ sorusunu Cumhuriyet'in asırlık çınarı ünlü Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ şöyle cevaplıyor:

“Nevruz, tüm toplumlara Sümer’den yayılmıştır.

Antik Yunan ve Roma dönemlerinde halkların aynı beklenti içinde olduklarını görüyoruz… Tanrılar daha fazla işin içine giriyor, adları ve hareketleri daha şiirsel daha ahenkli ve kulağımıza daha hoş geliyor. Kısaca hatırlayalım: antik bir efsaneye göre 1 Mayıs günü Ziraat tanrıçası Dimitria ve kızı Persefon’a ithaf edilir. Her ikisi yerlerin altından çıkarak tüm tabiatı canlandırırlar ve böylece yaz mevsiminin doğuşunu müjdelerler.

Diğer başka efsane de bu günü, ünlü tiyatro, şarap ve eğlence tanrısı ‘Dionysios’ ile ilişkilendirir.

Bu kadar efsane yeter deyip işin çok daha ciddî bir yönüne dönelim.

1 Mayıs, dünya genelinde İşçi Bayramı olarak kutlanan önemli bir gündür. İşçi sınıfının haklarını ve çalışma koşullarını iyileştirme mücadelesinin sembolü olan bu gün, tarih boyunca çeşitli toplumsal ve politik hareketlerin merkezinde yer almıştır.

1 Mayıs'ın kökenlerine bakıldığında, en önemli etkenlerden biri 1886 yılında ABD'de yaşanan Haymarket Olayı’dır. Chicago'da işçiler, sekiz saatlik iş günü ve daha iyi çalışma koşulları talebiyle bir miting düzenlemişti. Ancak miting sırasında polis ile işçiler arasında çatışma çıkmış, olaylar sonucunda birçok kişi hayatını kaybetmiş veya yaralanmıştı. Bu olay, işçi sınıfının haklarını savunan mücadelede bir dönüm noktası olmuş ve dünya genelinde işçi bayramının simgesi haline gelmişti.

Sendikalar, işçi partileri ve diğer toplumsal gruplar, 1 Mayıs'ta düzenledikleri mitingler, yürüyüşler ve grevlerle çalışma koşullarının iyileştirilmesi için seslerini duyurmaya çalışmışlardır.

1 Mayıs, hâlâ önemli bir platform ve birleştirici bir güç olarak kabul edilmektedir.

1 Mayıs’ın İşçi Bayramı olarak kutlanışı her ülkede farklılık gösterebilir. Bazı ülkelerde resmî bir tatil olarak kabul edilirken, diğerlerinde ise sadece sembolik olarak anılır. Ayrıca, bazı bölgelerde 1 Mayıs kutlamaları barışçıl bir şekilde gerçekleşirken, diğerlerinde bazı çatışmalar ve anlaşmazlıklar yaşanabilir.

Bu meyanda maalesef aklımıza 1 Mayıs 1977’de yaşadığımız olaylar geliyor… Büyük bir hüzünle, kaybettiğimiz 36 vatandaşı anıyoruz.

Yazıma son verirken tüm 1 Mayıslarda işçilerin hakları ile geçmiş kayıpları anmayı unutmayalım.

Ancak bu günü binlerce yıldan beri kutladığımız gibi sevgi, neşe ve umutların yeşereceği eğlencelerle danslarla ve gezilerle değerlendirelim.

 

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün