Yalanların hızla yayıldığı yeni dünya

İvo MOLİNAS Köşe Yazısı Sesli Dinle
11 Eylül 2024 Çarşamba
…Ne yazık ki, tarihe daha yakından bakıldığında, insanların güçlü yeni teknolojilerden korkmak için aslında iyi nedenleri olduğu ortaya çıkıyor.

Sonuçta bu teknolojilerin olumlu yanları olumsuz yanlarından daha ağır bassa bile, bu mutlu sona ulaşmak genellikle çok sayıda deneme ve sıkıntıyı içerir.

Yeni teknolojiler genellikle tarihi felaketlere yol açar, teknolojinin doğası gereği kötü olduğundan değil, insanların onu akıllıca kullanmayı öğrenmesi zaman aldığı için.

Endüstri Devrimi bunun başlıca örneğidir. Endüstriyel teknoloji 19. yüzyılda küresel olarak yayılmaya başladığında, geleneksel ekonomik, sosyal ve politik yapıları altüst etti ve potansiyel olarak daha zengin ve barışçıl olan tamamen yeni toplumlar yaratmanın yolunu açtı. Ancak, düzgün karakterli endüstriyel toplumlar inşa etmeyi öğrenmek hiç de kolay olmadı ve bu yol birçok maliyetli deney ve yüz milyonlarca kurban içerdi.”

                                                                    Yuval Harari’nin, Nexus adlı yeni kitabından bir alıntı…

***

Sosyal medya teknolojik devrimi, 2000’li yıllara girdiğimizde ilkönce web tabanlı gerçekleşmiş ve 10 yıl sonra akıllı telefonların ortaya çıkmasıyla birlikte bütün dünyayı ele geçirmişti.

Bilgi erişimine ve alışverişine hiçbir zahmete girmeden herkese eşit bir şekilde hizmet veren yeni sistem, insanlık tarihinde gerçekleşen en eşitlikçi ve herkese koşulsuz ifade özgürlüğü sağlayan bir kilometre taşı devrimdi.

Dünyadaki tüm eski veya güncel ve anlık gelişmeleri izlemek, öğrenmek artık insan parmağının bir hareketine kalıyordu. Bireyin daha önce sınırlı sayıda takip ettiği haber kaynakları sosyal medya ve özellikle, eskinin Twitter’ı şimdinin Elon Musk’ın X’i ile sonsuz sayıya ulaşırken, gerçeği arayanlar dünya nimeti bir araca sahip olmuştu.

Ancak işler öngörüldüğü gibi gitmedi. Tüm devletlerin başkanlarının, liderlerinin, resmi kurumlarının açıklama yapmak için kullandıkları en prestijli platform olan Twitter post modernizmin en zararlı dönemi olan çarpıtılmış gerçek zamanlarının en önemli kurbanı olmuş durumda…

Twitter, bükülmüş gerçeklerin, dezenformasyonun ve gittikçe artan bir oranda yalanların anında milyonlara yayıldığı bir sosyal alan olmuş durumda. Manipülasyon yapma gayretindekiler kötülüklerini, daha önce hiçbir şekilde ellerinde olmayan bir hızda ve yoğunlukta yayma fırsatını ellerine geçirdi. Bu tarihi olumsuzluk, COVID zamanında aşı karşıtlığında görülmüştü ve şimdi de kimi savaşların ortasında taraflı olanların kötü niyetlerinde vücut buluyor. Üstelik karşılıklı yazışmalarda nezaket diye bir kavram gitmiş, yerine çoğu yerde bir hayli üstenci, yerine göre kaba hatta küfürlü yazışmalar almış başını gitmiş durumda. Ve en acısı da bir iki istisna dışında, bu rezaletin yaptırım gücünün olmaması.

Twitter özellikle Elon Musk’ın platformu satın alması ve onun aşırı sağ mı yoksa liberter mi olduğu anlaşılamayan dünya görüşüyle birlikte kaotik bir platforma dönüşmüş durumda. Sistemin algoritması ve de bireylere ulaşan mesajların profili bu dünya görüşünün ağırlığı altına girmiş durumda. Örneğin, Elon Musk’ın ABD başkanlık seçimlerinde açık açık Trump’ı desteklemesi hem attığı tweetlere yansırken, Kamala Harris’i eleştiren mesajlar da öne çıkmakta son zamanlarda. Onun platformu satın almasından sonra bazı tweetler ve hesaplar için eski yönetimin uyguladığı yaptırımlar bugün en aza inmiş durumda. Havada hakaretler, küfürler ve yalanlar uçuşurken kullanıcının bunun ifade özgürlüğü içine girdiği safsatasına inandırılmak istenmesi, insanlık için bir trajedi olsa gerek zira yalan hiçbir dönem bu kadar yoğun ve yaygın olmamıştı insanlık tarihinde.

Elon Musk, Twitter’ın muazzam gücünden alabildiğince faydalanmaya çalışırken platformun bu haliyle dünyaya ve insanlığa verdiği ve vereceği zararları kendi dünya görüşü perspektifinden anlamıyor olabilir ama bunun acı faturasının hep birlikte ödeneceğini tarih diğer benzer örneklerden hareketle söylüyor.

Twitter zaten Çin ve Kuzey Kore’de yasak ve kısmen de olsa Rusya, İran, Türkmenistan, Venezuela gibi otokratik ülkelerde yasaklanıyor zaman zaman. Nedeni, Twitter’ın sunduğu sonsuz özgürlük ortamı ve bunun iktidar için getireceği siyasi sorunlar. Popüler kültürün de bu kadar görünür olması da bir başka neden yasaklar için.

Ancak bu yasağa son zamanlarda demokrasi ile yönetilen Brezilya da katılmış durumda. Seçimle başa gelen sol iktidar bugün Brezilya Yüksek Mahkemesi’nin kararıyla X’i yasaklamış durumda. Nedeni ise, kendi deyimleriyle, ‘dezenformasyon yayan ve ülkedeki demokrasiyi istikrarsızlığa itme niyeti olan’ 140 hesabın yasaklanma isteğinin X’in yöneticileri tarafından reddedilmesi.

Elbette yalanın yayılmasının yasaklanması gerekir ancak acaba bu iktidarlar kendi lehlerine olan yalanların yayılması karşısında da aynı tepkiyi verebilecekler miydi, pek bilinmez…

***

Siyasi ve topluma ait meselelerde yalanların insanlık tarihinde büyük olumsuz olaylara neden olduğunu tarih yazar. Ancak sosyal medya ve özellikle X aracılığıyla hızla ve milyonlara yayılan yalanların daha da büyük olaylara neden olma olasılığı çok büyük.

Dünyadan umudunu kesmiş ve gerçeği arama peşinde koşmaktan bitap düşmüş çoğu bireylerin gerçeklerden daha çok, inanmak istediklerine inandıkları bir dönemde dezenformasyon ve akabindeki yalanların tarihte benzerleri görüldüğü gibi çatışmalar hatta savaşlar çıkarma olasılığı geçmişten çok daha fazla.

Zira anlaşıldığı ve görüldüğü üzere, Sigmund Freud’ün, “Barış dönemi dediğiniz iki savaş arası teneffüs zamanı”nın sanki sona ermekte olduğunun işaretleriyle baş başa dünya.

Vahşi kapitalizmin ürettiği eşitsizlik, göçmen sorunları ve hala devam etmekte olan ideolojik/kültürel tabanlı düşmanlıklar insanlığı hızla yeni savaşlara doğru götürüyor.

Sosyal medyanın bu dönemdeki rolü ise bu gidişle olumsuz olarak mühürlenecek tarih sayfasında.

Yuval Harari’nin yeni teknolojilerin, sistemlerin; yerlerine oturtulana, insanların da onları doğru yönde kullanmalarını öğrenene kadar her daim insani felaketlere yol açtığı saptamasının bu dönemde hayata geçmemesi için Elon Musk başta olmak üzere dijital dünya titanlarına güvenebilir miyiz?

Bu soruya olumlu yanıt vermek, bugünün zamanının ruhunda çok zor.

Zira dekadansın seviyesi çok derin.

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün