Tatlı ve iyi yıllar

Tülay GÜRLER KURTULUŞ Köşe Yazısı
2 Ekim 2024 Çarşamba

Yedinci ayın ilk günü, yeni bir başlangıç her sene…

Yeni yıl takviminin ilk günü…

Mademki insanla başlıyor akıl denen güç; o zaman aklın, duygunun, hayatın asıl anlamının da başlangıcı yeni yılın ilk günü. İçinde insanın olduğu, hayatın adının konduğu mucizevi bir gün… O zaman bu özelliğine dayanarak ne istersek isteyelim bugün…

Her sene takvimin hangi takvim olduğuna bakmadan adı yeni yıl olan bütün ilk günlerde, bütün tatlı ve derin ayrıntılarda, bütün o bilinmezlik ve sır dolu zamanlarda; dua etmeyi, dilek dilemeyi, iyi şeyler ummayı ve yeniden başlamayı severim.

Hayattan istediğim çok şey var çünkü…

Türkçeci olmama rağmen uzun yıllar sağlık ve sıhhat kelimelerinin eş anlamlı olduğunu düşünmüşümdür. Halbuki biri, sağ olmanın yani yaşıyor olmanın altını çiziyor, diğeri de fiziken, ruhen, zihnen sağlam olmanın… Yeni yılda önce, herkes için yaşamayı ve yaşamanın içinde tamamen sıhhatli olmayı diliyorum. Hayattaysak ve bir şeyleri yapabilecek gümüz hâlâ varsa sahiden yaşıyoruz demektir. Sonra o hayatı istediğimiz gibi süsleriz biz...

İnsan’ız çünkü…

İçimizde Allah vergisi bir yetenek, seziş gücü, farkındalık ve biliş var… İstersek istediğimiz renge boyarız her an’ı… Yeter ki yolumuz açık olsun…

Sonra barış istiyorum ama öyle aklımıza ilk gelen kavram anlamıyla değil, en geniş anlamıyla… Böyle; sonsuz, hiçbir zaman özlenmeyecek, hep var olacak, karşıt anlamını hiçbir zaman yaşatmayacak hatta ona anlamını kaybettirecek güçte bir barış… İyi ve güzel günlerin yolunu gözlemek zorunda kalmadan, onların içinde sere serpe uzanmış, el ele tutuşarak yaşanacak, sakin ve güven dolu bir hayat istiyorum bütün insanlık için…

Sonrası mı?

Düğün bayram!

Sonra o hayatın içine sevgiyi, aşkı, tutkuyu, güzelliği, inceliği, duyarlılığı, zevki, eğlenceyi, mutluluğu, inancı; avuç avuç, kucak kucak, dolu dolu ekleriz biz nasılsa… O eski, az bilinen, çok şey umulan, sade, saf, emsalsiz zamanlara geri döneceğimiz, şarkılar söyleyeceğimiz, şahane şiirler yazacağımız, besteler yapacağımız, gün batımlarının tadını sevdiklerimizle çıkaracağımız, yeni doğan günü dualarla karşılayacağımız, derin nefes alarak her anını yaşarken yola şükürlerle devam edeceğimiz, sadece yepyeni bir yıl değil,  bir yıl hatta bir ömür diliyorum…

Aslında biliyorum ki yeni yıl gelirken dilek dilemekten çok; yaptıklarımız üstünde düşünmek, kendimizi gözden geçirmek, yeni yılda daha olması gerektiği yaşamak için söz vermek esas…

Yine de insanın içi durmuyor bu ışıltılı başlangıçlarda…

Baştan başlayabilme lütfunun verildiğini düşünerek, yaptıklarımızdan veya yapmadıklarımızdan bir sonuç çıkararak, kendimiz için, ailemiz, çevremiz, toplumumuz, ülkemiz, milletimiz ve bütün dünya için sonsuza ve sonuna kadar hep en iyisini istemek için çok doğru bir zaman…

“Senin isteğin öyle olsun ki; yeni ve tatlı bir seneye başlayalım” gerçeğinden hareketle, isteklerimiz öyle olsun ki yenilerini istemek için, daha çok başlangıçlarımız olsun…

Yazımın tarihi, çok güzel bir sayıya denk geldi.

Çok mutluyum ki tam da gününde kutlayabileceğim herkesin yeni yılını…

Yazımın başlığı gibi: Şana Tova Umetukah!

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün