Avraam’ın yaşadığı en ilginç tecrübelerden biri ona eşlik eden hatta onunla birlikte yaşayan yeğeni Lot ile arasındaki tartışmadır. Avraam’ın konuya yaklaşımı ve tartışmanın arka planını incelersek konuyu daha iyi anlama fırsatını elde ederiz.
Avraam “Al na tei merivabeni uveneha / lütfen seninle benim aramda kavga olmasın” sözleriyle Lot’a hitap eder. Kabala üstatlarından Rabi Moşe Alşeh’e göre bir önceki pasukta ‘riv / tartışma’ durumundan söz edilmiş Avraam da bunun ‘meriva / kavga’ şekline dönüşmemesini istemiştir. Avraam’ın bu konuda gösterdiği hassasiyet oldukça önemlidir.
Aileler içindeki kavgalar genellikle küçük ve önemsiz şeylerle başlar. Ya biri hakarete uğramıştır ya da biri söylenmemesi gereken bir söz söylemiştir. Ya da birisi kendine söylenen söz üzerinde konuyu fazla uzatmıştır. Eğer durum basit bir tartışma düzeyinde kalıp barış sağlanırsa sorun yoktur ancak iş büyüdüğünde aile fertleri kendilerini anlamsız, sıkıntılı bir kavganın içinde bulurlar.
Avraam’ın çabası ‘riv’ dediğimiz tartışmanın, kartopu misali bir kavgaya dönüşmemesi içindir. Çünkü herkes bazı nedenlerden dolayı günümüzde gaza gelip durumu kötüleştirmeye hazır durumdadır. Burada Avraam’ın bize verdiği ikinci bir derse daha değinmek doğru olacaktır.
“İpared na mealay / benden ayrıl.” Başlangıçta Lot ona eşlik ederken sorun yok gibi görünmektedir. Ancak zaman içinde birlikte aynı yerde yaşamanın sıkıntısı ortaya çıkınca Avraam yolları ayırmayı hemen önerir.
Aile bireyleri fazla yakın yaşadığında tartışmaların ve gerginliklerin yaşanması beklenen bir durum olarak karşımıza çıkar. Aileler yakın ve birbiriyle kenetlenmiş olmalıdır. Ancak bu durum eğer tartışmaları körüklüyor ve sıkıntılara yol açıyorsa araya biraz mesafe koymak iyi sonuç verebilir. Hatta aile bireyleri içinde bir iş ortaklığı varsa bu ortaklığı bitirmek en isabetli tercihtir.
Tanrı bu aile tartışmasına müdahil değildir. Tora Tanrı’nın Avraam ile “Ahare ipared Lot meimo / Lot ondan ayrıldıktan sonra” konuştuğunu söyler. Raşi Lot Avraam ile yaşarken Tanrı’nın kelamının ona ulaşmadığını bunun nedeninin de Lot’un yaklaşım ve davranışları olduğunu öğretir.
Lot’un varlığı, Avraam'ın Tanrı’nın kendisiyle konuşmasını engelleyecek kadar sıkıntılıdır. Ancak Avraam yine de Lot’u yanında tutmaya devam eder. Çünkü ailenin bir arada olmasının çok önemli olduğunun farkındadır. Ancak ‘küçük’ ölçekli kavgalar Avraam’ı bu ayrılık kararını almaya teşvik eder.
Çok az şey aile içindeki barışçıl ilişkiler kadar değerlidir. Ancak aynı zamanda çok az şey aile içindeki çekişmeler kadar acı verici ve yıkıcıdır. Bazen, biraz mesafe yaratmak için ‘ipared na mealay’ demek uygundur. Ancak bu son çare olmalıdır. Çoğu durumda huzuru korumaya, sıkıntıları unutmaya ve affetmeye yakın bir davranış gerekir. Eğer Avraam yeğeniyle olan ilişkisi uğruna kehanetten vazgeçmeye bile razıysa, o zaman aileyi bir arada tutmak uğruna affedici ve uzlaştırıcı davranmak gereklidir. Çoğu şey kavga etmeye değmez, bir ‘riv’ dediğimiz tartışmanın ‘meriva’ dediğimiz kavgaya dönüşmesi ise gereksizdir. Aile içinde barış her zaman ilk önceliktedir. Bu bazen fedakârlık gerektirebilir. Ancak aile barışı buna değerdir.