Sezon başında “Öyle bir kadro kuracağım ki şampiyonluk sözü vermeme gerek kalmayacak” diyen Ali Koç’u yeniden başkan seçen ve teknik direktörlüğe Jose Mourinho’yu getiren Fenerbahçe, 15. hafta sonunda lider Galatasaray’ın altı puan gerisine düştü bile.
2024 Yazı
Mayıs ayının ortasından itibaren Fenerbahçe’de seçim heyecanı başlamıştı bile. Bir yandan şampiyonluk mücadelesi devam etse de çok fazla umut beslenmediği için haziran ayında yapılacak seçim önem kazanmıştı. Sadettin Saran’ın adaylıktan çekilmesinden sonra, Aziz Yıldırım ile Ali Koç başkanlık için yarışacaktı. Aziz Yıldırım’ın teknik direktör için Jose Mourinho ile anlaştığı haberleri çıkınca Ali Koç gerçekten ünlü teknik direktöre imza attırarak yarışta öne geçti ve seçimi kazandı. Yönetime kattığı Acun Ilıcalı gibi önemli isimlerle de camiaya yine umut verdi ve çok iyi bir kadro kuracağının garantisini verdi.
Jose Mourinho Seçimi
Portekizli teknik adamı takımın başına getirmek, dünyaca ünlü bir teknik direktör olmasından dolayı tabi ki önemliydi. Ancak sırasıyla Porto, Inter ve Chelsea’de yakaladığı başarılar 2015 yılında kalmıştı. O tarihten beri çalıştırdığı Roma, Manchester United, Tottenham gibi kulüplerde şampiyonluk yaşayamadı. Dahası topa sahip olmayı değil, rakibi karşılamayı tercih eden bir oyun anlayışı benimseyen bir teknik direktördü. Sezon başladığında da bu anlayışın devam ettiği, öne geçilen maçlarda bile skoru korumayı düşünen mantalitesinin devam ettiği görülüyordu. Günümüz futboluna pek ayak uyduramadığı, hala oyuna üç forvet alarak gol bulacağını düşünen yapısını koruduğu belli oluyordu. Demeçleri ve iletişimi ile her zaman özel teknik direktörlerden biri olacağını kanıtlasa da; Fenerbahçe’nin beklediği oyunu yansıtamadığı ortaya çıkıyordu.
Kadro Tercihleri
Sezona başlarken de kadroda bazı yanlışlar yapıldığı açıkça görülüyor. Oğuz Aydın, Allan Saint Maximin, Youssef En-Nesyri ve Sofyan Amrabat gibi oyuncular transfer edilmiş olsa da Ferdi Kadıoğlu gibi çok önemli bir oyuncunun gidişi sonrası, sol bek transferi yapılmadı. Üstüne Jayden Oosterwolde de sakatlanınca Filip Kostic mecburen o bölgede görev almak durumunda kalıyor ancak savunma anlamında yetersiz kalıyor.
Fred, Sebastien Syzmanski gibi kritik rollere sahip oyuncuların da performans açısından bekleneni verememesi Fenerbahçe’nin özellikle kritik maçlarda puan kaybı yaşamasına neden oldu.
Beşiktaş Maçı
Geçtiğimiz hafta sonu oynanan Beşiktaş maçında Fenerbahçe sahadan 1-0 yenik ayrıldı. Aslında takımın kötü oynadığını söyleyemeyiz ancak Mourinho’nun tercihleri de bana göre mağlubiyette etkili oldu. Tadic’i pek alışık olmadığı ofansif orta saha rolünde kullanması, Samet’i ilk 11’de sahaya sürmesi hem Oğuz Aydın hem Saint Maximin’e ilk 11’de forma vererek topa sahip olmayı değil de hücuma hızlı çıkmayı düşünmesi bana göre yanlışlardı. Teknik kapasitesi daha yüksek oyuncularla sahaya çıkarak topa sahip olmayı ve organize hücumlarla gol bulmayı tercih etmesi daha doğru olurdu.
Başkanı istifa etmiş, teknik direktörü ile yolları ayrılmış Beşiktaş karşısında alınacak galibiyet hem puan farkını korumuş hem de Siyah-Beyazlılar’ı yarıştan tamamen koparmış olacaktı. Kendine ve kadrosuna daha çok güvenerek, hem de rakibinin iki as stoperi sahada değilken, önde baskı yapmayı ve topa sahip olup rakibi yarı sahasına hapsetmeyi düşünmeliydi.
Sezonun Kalanı
Pazar günü oynanan maçta Sivasspor’u deplasmanda 3-2 yenen Galatasaray, en yakın rakibi Fenerbahçe ile puan farkını altıya çıkardı. Sezonun bitmesine daha çok hafta olsa da, rakip bu kadar az puan kaybederken altı puanı kapatmak ve şampiyonluğa ulaşmak pek kolay gözükmüyor. Devre arası yine yeni transferler yapılacak ve taraftarın gözü boyanmaya çalışılacak. Bu sezon sonunda, eğer şampiyonluk gelmezse, Ali Koç’un ayrılığı da muhtemel senaryo olacak gibi duruyor.
