Beşalah - Çölde bulunmak

Rav İzak ALALUF Köşe Yazısı
5 Şubat 2025 Çarşamba

Yosef Atsadik ölmeden önce Bene Yisrael’e kemiklerini Erets Yisrael’e götürmeleri konusunda vasiyet etmiştir. Bu vasiyet o kadar bağlayıcıdır ki Yosef’in cenazesi olmadan Bene Yisrael’in Mısır’dan çıkması imkânsızdır. Bunu bilen Mısır halkı da Yosef’in demir tabutunu Nil Nehrinin en derin yerine bırakırlar. Pasuk Moşe Rabenu’nun Yosef’in kemiklerini aldığını belirtir. Böylelikle toplumun Mısır ülkesini terk etmesinde bir sorun yaşanmayacaktır.  Mısır çıkışı ve sonrasındaki çöl yolculuğunda Yosef’in naaşının atalarımıza eşlik etmesi neden bu kadar önemlidir sorusuna yanıt aramaya çalışalım: Sorunun cevabı Yosef’in sıra dışı hayatının ayrıntılarında gizlidir.

Yosef küçükken babasının en sevdiği çocuğu olarak, özel hediyeler alarak harika bir hayat yaşar. Ama öte yandan kardeşleri onu küçümser, kıskanır ve Mısır’a satılmasına sebep olurlar. Yosef’in bu aşamada liderlik hayalleri gerçekleşmez.  

Yosef ancak yıllar sonra, çukura atıldıktan, köle olarak satıldıktan ve asılsız suçlamalarla hapis yattıktan sonra bir lider olarak ortaya çıkar. Hayatı kolay olduğu sürece büyüklüğe ulaşması mümkün olmamıştır. Yosef, zorluklarla yüzleşerek ve bunların üstesinden gelerek tüm potansiyelini ortaya çıkarır ve zamanı geldiğinde lider olarak tarih sahnesindeki yerini alır. 

Bene Yisrael’in Mısır çıkışı sonrasında takip edebilecekleri birkaç yol vardır. Tanrı doğrudan kısa olan yolu tercih etmez. Bununla ilgili olan Midraş, Efrayim oğullarının bu yolda Peliştiler tarafından öldürülmelerinin toplum tarafından görülmemesi konusunu işler. Nitekim Peygamber Yehezkel daha sonra ‘Tehiyat Ametim’ olayını tecrübe ettiği muhteşem vizyonunda onların dirilmelerine tanık olur.  Midraş’ın öğretisini bir kenara bırakırsak Tanrı toplumun uzun, zor ve karmaşık bir yoldan ilerlemesini tercih eder. Ancak bu şekilde büyük bir ulus haline gelmeleri mümkün olacak ve Mısır'dan çıkarılmalarının nedeni olan görev yerine getirilebilecektir.

Peraşanın ilk pasuğu Bene Yisrael’den bir toplum olarak değil bir millet olarak söz eder. Daha sonraki pasuklarda ise Tora yeniden Bene Yisrael ismine döner ve toplum vurgusu yapar. Sadece Mısır’ı terk etmek, Bene Yisrael’i Tanrı ile özel bir bağ kurabilen bir ulus haline getirmemiştir. Bu ancak çöldeki zorlu yolculukları sırasında gerçekleşir. Büyüklüğe, liderliğe ve özel konumlara ancak zorlukların üstesinden gelmek suretiyle ulaşabilmek mümkündür. İşte Yosef’in naaşının sürekli olarak onlarla gitmesinin sebeplerinden birini burada bulmak mümkündür. Öncelikle devamlı bir şekilde Yosef’in hikâyesini anımsamak, göz önünde bulundurmak gerekir. Ulaşılmak istenen büyüklük ve özel konum ancak çöldeki zorlu koşullara dayanmak, sorunlarla yüzleşmek ve onların üstesinden gelmekle mümkün olacaktır.           

Pirke Avot’ta yer alan 6/4 Milna şunları öğretir. Tora’nın yolu şöyledir. Ekmeğini tuza banarak yiyecek, ölçü ile su içecek, yerde uyuyacak ve zor bir hayat yaşayacaksınız. Bu durumda dahi Tora öğrenmeye devam edeceksiniz.  

Elbette bu Mişna Tora hayatı yaşamanın yoksulluk çekmeyi gerektirdiği anlamına gelmez. Ancak bu, zorlukların ve rahatsızlıkların büyüme sürecinin bir parçası olduğunu anlamamıza yardımcı olur. Her zaman istediğimiz her şeye sahip olursak, hayat hep kolay, basit ve anlaşılırsa, o zaman büyümek, gelişmek ve hedeflere ulaşmak daha zor olacaktır. 

Gelin hayatın zorluklarına kızmak yerine onları kucaklayalım. Kendimizi bir ‘çölde’ zor bir duruma göğüs gererken bulduğumuzda, bunun amacının büyümek, potansiyelin farkına varmak ve geleceğini gelişerek inşa eden insanlar olabilmek için bir fırsat olduğunu akıldan çıkarmamak gerekir. Zorluklarla yüzleşmek gelecekteki güzel bir yaşam için anahtar niteliğindedir.

Etiketler:

Siz de yorumunuzu yapın

Tüm Yorumları Görün