MÜZİK TERAPİ NEDİR? – V
“Bilinç sesle akar. Konuşma, bilinci veya benliği ifade eder. Benlik, kendi yankılarında kendini ifade eder ki buna ses diyoruz. Ses, fizyolojinin temel bir değeridir. Ses, tüm fizyolojik ifadelerin temelidir, bu yüzden sesle yapılan bir yaklaşım, fizyolojinin her yönü için besleyici ve evrimsel olacaktır, çünkü ses temeldir." Maharishi
Müzik terapi yazı dizimin geçen bölümünde Batı dünyasının müzik terapiyi tekrar nasıl ele aldığının benim de çok etkilendiğim bir örneğinden bahsetmiştim. Bahsettiğim Nordoff-Robbins Müzik Terapi Metodu, sevgi ve ihtiyaçtan doğmuş çok özel bir metot şüphesiz. Üstelik sadece terapi yöntemi olarak değil, yaptıkları titiz kayıt ve değerlendirmeler sayesinde bir metot olarak bir eğitim de olmuş.
Batı dünyası, müzik terapiye psikolojik ve fizyolojik bir mesele olarak ele alırken, Doğu dünyasındaki kadim ses terapisi yaklaşımı bilinci ve ruhu rehber ediniyor. Duyguları ve düşünceleri kapsayan fiziksel bedenin, bilincin fizyoloji olarak görünümü olarak kabul ediyor ki bu benim düşünce şeklim. Çünkü bilinçteki idrak, beyni iyileşme yönünde yeni komutlar verdirtmesini sağlıyor. Şimdiye kadarki tecrübelerime dayanarak söyleyebilirim ki, bu idrak ile bilinç aydınlanmaz ise iyileşme tam anlamıyla gerçekleşmiyor. Tam anlamı ile kastım; zihinsel, duygusal ve fiziksel bedendeki gerçek iyileşme ancak idrakin başlamasıyla yükselen bilincin beyine yeni komutlar vermesiyle başlıyor. Her kişiye göre değişen süreç içerisinde de zihinsel, duygusal ve fiziksel iyileşmesini tamamlıyor.
Bugün Hindistan’a gideceğiz. Transandantal Meditasyonu kurmasıyla ünlenmiş, ayurveda ve başka alanlarda okullar kurmuş Maharishi’nin ‘Vedik Ses Terapisi’ yaklaşımından bahsetmek istiyorum.
Maharishi diyor ki, fiziksel beden, bilincin fizyolojiye dönüşümüdür. Bu dönüşüm sürecinde, bilinç ile fizyoloji arasındaki ilişkinin çok hassas olduğu bir nokta vardır. Bu yüzden, denge ve bütünlük, bu alandan -yani bilincin ve fizyolojinin buluşma noktasından- nazikçe yeniden sağlanabilir. İşte bu nokta da ‘Maharishi Vedik Bütünsel İyileşme’nin odak noktası olarak ele alınıyor.
Yazının başında alıntı olarak yazdığım paragrafta da gördüğümüz gibi Vedik yaklaşımda her şey ses olarak kabul ediliyor. Seslerin oluşturuğu frekanslar olarak kabul ediliyor daha da açmak gerekirse. Bilincin her şeyi şekillendirdiğine inanıyor Vedik yaklaşım. Dolayısıylar bilinçteki bir frekans düşüklüğü, düşüncelerin, duyguların ve en nihayet fiziksel bedeninin frekansını düşürerek hastalık oluşuyor. Yani bilincimiz ne ise biz de o oluyoruz.
Lübnanlı araştırmacı nörolog Dr. Tony Nader’in araştırmalarına göre, fizyolojinin her yönü, Vedik külliyatında bulunan seslerin karşılığıdır. Vedik külliyatındaki sesler, belli mantralar ve seslerden oluşuyor. Peki seslerle olan iyileştirme nasıl sağlanıyor?
Vedik rahipleri ise bir hastanın çevresine bir çember şeklinde oturuyorlar. Hastanın hastalığınınn frekansını çeşitli sesler ve mantralarla söylemeye başlıyorlar. Çok yavaş bir tempo içerisinde bu frekansı gitgitde sağlıklı olan frekansa karşılık gelen ses ve mantralara çıkarıyorlar. Aslında bir kemanı ya da bir piyanoyu akort edermiş gibi bir işlem bu. Akordu bozulmuş bir sesi, yani aslında sesin la notası çıkarması gerekiyor ancak akordu bozulduğu için la çıkması gereken tel fa notası olarak çıkıyor. Akortçu o teli, çok yavaş bir şekilde la sesine kadar çıkarıtr. Fa ve la notası arasında bir çok ses ve frekans vardır. Akortçu eğer çok hızlı bir şekilde bu işlemi yaparsa, akort yaptığı tel atar, kendisini imha eder başka bir deyişle. İyileşme olacağına tamamen ortadan yok olma gerçekleşir. Vedik rahiplerinin yaptığı ses ve frekans iyileştirmesi de aynı prensiple ilerliyor. Bu iyileştirme yaklaşımına Dr. Tony Nader diyor ki; “Fizyolojiyi oluşturan neyse, sadece o, onu yeniden dengeleyebilir (veya dengeyi yeniden sağlayabilir); eğer bir dengesizlik oluşturulmuşsa, etkisini düzeltmek için nedenini hedef al! Bilinç neden oluşmuş ise fizyoloji de o’dur. Bu nedenle, herhangi bir dengesizliğe yönelik ‘bilinç’ yaklaşımı, dengeyi, bütünlüğü ve düzeni tamamen geri getirmek için çok doğru bir yaklaşımdır.” Buradaki “Fizyolojiyi oluşturan neyse, sadece o, onu yeniden dengeleyebilir (veya dengeyi yeniden sağlayabilir); eğer bir dengesizlik oluşturulmuşsa, etkisini düzeltmek için nedenini hedef al!” söylemi işte tam da akortçu metaforu ile anlatmak istediğim şey. Özetle, Vedik rahipler ya da Vedik Ses Terapisi yaklaşımı, hastanın hastalığının ses ve frekanslarından başlayarak çok yavaş bir şekilde sağlıklı olan ses ve frekansları söyleme yöntemiyle hastalığı iyileştiriyorlar. Hastalığın sebebini ise bilincin bozulması olarak görüyorlar.
DİZİNİN ÖNCEKİ YAZILARI
Müzik Terapi Nedir? III - Tarihi şifa yöntemleri
https://www.salom.com.tr/haber/136310/muzik-terapi-nedir-3
Müzik Terapi Nedir? II - Algısal müzik terapi
https://www.salom.com.tr/koseyazisi/136049/muzik-terapi-nedir-2